Kapadokya değil Şangay Balonu

Şant MANUKYAN
Şant MANUKYAN Ekofobi [email protected]

14 Kasım 2014 tarihli yazıma “17 Kasım global borsalar için önemli bir gün olacak. Yabancı yatırımcıların çok az erişimi olduğu Çin hisseleri küçük adımlarla da olsa artık dünyaya açılıyor” cümleleri ile başlamış ve “Ancak Çin-HK linkinin kurulması ile ister benchmarka eklensin ister eklenmesin bu hisselere ciddi bir para girişi kaçınılmaz olacak.” cümlesi ile bitirmiştim. Şayet global piyasaları takip ediyorsanız Shanghai Endeksinin sene başından bu yana dolar bazında yüzde 22.35, Shenzhen Endeksinin yüzde 48.18 ve Hong Kong’un ana endeksi olan Heng Seng’in yüzde 14.33 prim yaptığını görmüşsünüzdür.  Çin teknoloji endeksi ise çok daha sert bir yükselişle 2008 yılı seviyelerine gelmiş durumda. Dahası bu yükselişin geniş katılımla yaşandığını görüyoruz. Mart ayında Çin'de 4 milyon yeni hesap açıldı. Bu tüm Los Angeles nüfusu demek. Aralık 2014'ten bu yana ise ,yani “linkin” kurulduğu tarih, 10 milyon yeni hesaptan bahsediyoruz ki bu da 2012 ve 2013 toplamından daha fazla. Absolut bazda değil de yüzde olarak rakamın düşük olduğunu söylemek mümkün. Çin ve ABD nüfusunu karşılaştırmak çok doğru olmayabilir. Yine de hesap sayısındaki artış  baba Kennedy'nin hikayesinde olduğu gibi "ayakkabı boyacısı çocukların” bile borsaya doğru koştuğunu düşündürüyor. Yükselişin hızı ve değerlemeler (FK’lar 200 civarında)  "son saf" hisse aldıktan sonra çok sert bir geri çekilme olacağını gösteriyor. Geçtiğimiz aylarda Çin hükümetinin kredili hisse alımlarına karşı yatırımcıları uyardığına dair haberler çıkmış ve bunların endeks negatif olduğu yorumları yapılmıştır. Oysa hükümet bir yandan spekülasyon ile mücadele ediyor gibi görünürken diğer bir yandan aldığı ekonomik ve finansal kararlar hisse senedi yatırımını çekici hale getiriyor. Geçtiğimiz hafta zor durumda olan konut piyasasına yönelik talep yaratmak için ikinci konut alımları için getirilen indirim ve avantajlar da kısa vadede olumlu ancak uzun vadede dengesizliği arttıran adımlar. Ve nihayet  Perşembe günü Çin 50 doların altında düşen demir cevheri nedeni ile üretici sektörden aldığı vergileri yüzde altmış azalttı. Oysa küçük Çinli üreticilerin maliyetlerinin 80 dolar üzeri olduğunu ve batmaları veya konsolide olmaları gerektiğini biliyoruz. Ancak kimseyi “üzmeme” politikası dengesizliklerin büyümesine, kar topu halindeki sorunun geleceğe “yuvarlanarak” çığ haline dönüşmesine neden oluyor. Çin kendi liderliğinde yeni bir Asya Yatırım Bankası gibi önemli adımlar atarak sistemi yıkmak değil büyük oyuncularından birisi haline gelmeye çalışıyor ve muhakkak ki bir gün gelecek. Ancak 2020’ye kadar olan dönemde Çin’in yükselme değil krize girerek arınmasına şahit olacağız. Tekrar endekslere dönersek ben Çin’de gördüğümüz tarzda bir yükselişin önümüzdeki iki yıllık dönemde ABD’de de yaşanabileceğini düşünüyorum. İster Nasdaq gibi bir hisse balonu, ister konut balonu isterseniz lale balonu olsun perakende yani küçük yatırımcıların içinde olmadığı bir yükselişte balondan bahsetmek mümkün değildir.  Ve ABD'de henüz bu katılımı görmüş değiliz. Kısa vadede bilançolar veya teknik gerekçelerle gelecek olan satışa rağmen S&P'de zirve çok daha yukarıda olacak.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dijital Paraya Geçiş 27 Eylül 2019
ECB’nin alternatifleri 26 Temmuz 2019