“Kamutay bugün doğdu, karanlıkları boğdu”
Cumhuriyet’ten 3 yıl önce kurulan TBMM Hükümatinin kuruluş günü 23 Nisan Atatürk tarafından 1935’te Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı olarak çocukların bayramı ilan edilmişti. 1979 yılında TRT Ulslararası Çocuk Şenliğini başlatarak çocukların “Dünya Barışına” sahip olmasını gündeme getirmişti.
İlkokulda okurken coşkuyla boyun damarlarımızı şişirerek bağırarak bir marşı söylerdik:” Bugün 23 Nisan,/ neşe doğuyor insan/ Kamutay bugün doğdu, / karanlıkları boğdu.”
Aslında o dönemde “Kamutayın“, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu demek olduğunu pek bilmezdik.
Oysa, 23 Nısan 1920 tarihinde Cumhuriyetin ilanından 3 yıl önce TBMM Hükümeti kurularak Cumhuriyetin temeli atılmıştı. 1930’ların öz türkçecilik akımı sırasında “Kamutay” TBMM’nin Genel Kurulu yerine kullanılan bir sözcük olunca, marşın dizeleri arasında yer almıştı.
Atatürk 1935’te 23 Nisan’ı “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” ilan etti yıllar sonra bundan esinlenen Ho Şi Min’de Vietnamlı çocuklara bayram armağan etti. Ülkemizde 23 Nisan edince ondan on yıllar sonranın çocukları olarak bizler, bizim olduğuna inandığımız “23 Nisan bayramları” sırasında tam anlamını bilmesekte, Kamutay’ın “Karanlıkları boğan” çok önemli bir şey olduğuna inanarak, marşı coşku ile söyledik...
Aslında Mustafa Kemal, 1920’de Büyük Millet Meclisi Hükümetinin önemini ortaya koyarken kuruluşunun birinci yıldönümünde şöyle diyordu:
“Efendiler! Büyük Millet Meclisi Hükümeti Türkiye ve Türkiye halkının beka ve istiklalini temine çalışıyor. Çünkü, Türkiye’nin asıl sahibi, meşru ve gerçek sahibi olan Türkiye Halkının kati arzu ve iradesi bu yoldadır.”
1979 yılında dünyadaki tek çocuk bayramı olan 23 Nisan’a uluslararası boyut katıldı. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk şenliklerini başlattı. O şenliğe bir çok ülkeden çocuklar katılırken, Aziz Nesin’in görevlendirmesiyle ben de hazırlık komitesinde Türkiye Yazarlar Sendikası adına yer aldım. Yazarlar Sendikası adına katıldığım için, “Dünya çocuklarına sunulacak bildiriyi” bana yazdırdılar. Bildiri şöyle başlıyordu:”Biz çocuğuz akılız/ Bizim kuracağımız yarında/ Dostluk var, kardeşlik var/Güzellik var, barış var.../ Bu bildiriyi stadyumda okuyan çocuğumuz yanına başka ülkelerin çocuklarını da alarak, çimler üstünde yer alan dünya küresini açarak, içinden aldıkları beyaz barış güvercinlerini uçurmuşlardı.
O ilk şenliğin 8-10 yaşındaki yabancı misafirleri artık 40’lı yaşlarında ülkelerinde birçok önemli görevi üsleniyorlar. Ancak 1979’dan bu yana dünyada barışın hakim olmamasını benim gibi üzüntüyle karşılıyorlardır. Belki de aralarında ülkeleri ve dünya barışı için mücadele edenler vardır.
74 milyonluk nüfusunun yüzde 29.7’si çocuk yaşta olan, 40 milyonluk çocuk nüfusa sahip ülkemizde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı da, ona 1979’da yüklenen barış görevi de bugün, dünden daha önemli olarak ortada duruyor...
Yazıma noktayı izninizle Adnan Ardağı’nın 23 Nisan şiiri ile koymak istiyorum:
“Bugün bir başka aydınlık yeryüzü/Bir başka, ağaçların ve evlerin yüzü/Bugün çocuklar güzel/Bugün sokaklar güzel.../ Elinizden tutan her el/Daha sağlam./Daha bir mavi gökyüzü,/Bayraklar daha yakın./Bakın, geçiyor yarının büyükleri/ Şarkıları tutuyor gökleri./
23 Nisan bayramı 40 milyon çocuğumuza ve dünya çocuklarına armağan olsun. Onların yarının daha yaşanır, daha sağlıklı, doğaya saygılı, daha barışçı bir dünya kurmalarına olan inancımızı tekrarlayalım...