Kalkınma için, yönetim kurullarında daha fazla kadın
Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından hayata geçirilen Bağımsız Kadın Direktörler Projesi'nin hedefi de kadınların yönetim kurullarındaki payını artırmak. Kadınların güçlendirilmesi Birleşmiş Milletler'in insani kalkınma programının da öncelikleri arasında yer alıyor. Rio+ 20 Bildirgesi'nde ise sürdürülebilir kalkınma için kadınların güçlendirilmesinin şart olduğu belirtiliyor.
Birleşmiş Milletler Genel Meclisi iş dünyasında kadın erkek eşitsizliğini ele almak ve ortadan kaldırmak amacıyla 2010 yılında Kadın Erkek Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi "BM Kadın"ı kurdu. Rio+20 bildirgesinde "kadınların karar mekanizmalarındaki güçlerini artırma" hedefi yer aldı.
Bugün Norveç, kadınların yönetim kurullarındaki ağırlığı açısından yüzde 40 ile dünya lideri. İkincilik yüzde 25 ile İsveç'e, üçüncülük ise yüzde 25 ile Finlandiya'ya ait. Norveç'in liderliği 2003 yılında yürürlüğe giren ve yönetim kurullarında yüzde 40 kadın olmasını öngören kota yasasına dayanıyor. Avrupa Birliği de şu anda Norveç deneyimine dayanarak şirketlerin kadın erkek eşitliğini sağlama konusunda engelleri kaldıracak bir yasa tasarısı üzerinde çalışıyor. Aralarında İngiltere ve Hollanda'nın da bulunduğu dokuz AB üyesi, borsaya kayıtlı şirketlerin yönetim kurullarına getirilmesi planlanan yüzde 40'lık kadın kotasını kabul etmiyorlar. Bu ülkeler kadın-erkek eşitliğini savunduklarını ifade etseler de, kota kararının AB düzeyinde verilecek bir karar olmadığını ifade ediyorlar. AB 2012 rakamlarında göre borsada kayıtlı en büyük şirketlerin yüzde 86.4'ünün yönetim kurullarında en az bir kadın üye var. Fakat yönetim kurullarında kadınların oranı ortalama yüzde 15.6 ile sınırlı.
Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından hayata geçirilen Bağımsız Kadın Direktörler Projesi de, halka açık şirketlerde üçte bir oranında bağımsız yönetim kurulu üyesi kotası getiren Sermaye Piyasası Kurulu tebliğlerinin uygulanmasında kadın üyelere öncelik verilmesi ve her yönetim kurulunda en az bir kadın üye hedefine ulaşılmasını hedefliyor.
Profesyonel kadın yöneticilerin yönetim kurullarında yer almalarını teşvik etmeyi amaçlayan proje, İsveç Başkonsolosluğu'nun sağladığı hibe yardımı ve Egon Zehnder International'ın stratejik desteği ile hayata geçiriliyor.
Veri tabanı oluşturulacak
Proje kapsamında yönetim kurullarında yer alacak niteliklere sahip kadınlardan oluşan bir veri tabanının oluşturulması ve talepte bulunan şirketlerle kadın direktör adaylarının eşleştirilmesi yer alıyor. Çalışmaların ilk aşamasının Aralık ayında tamamlanması ve 2013 genel kurullarında kadın adayların bağımsız üye kontenjanlarında yer almasına olanak sağlanması hedefleniyor.
Forum, Türkiye'deki yönetim kurullarında bağımsız üye olarak görev yapabilecek yetkinlik ve yeterlilikte kadınların bulunduğunu ancak bu kadınların erkek ağırlıklı ilişki ağları içinde yer almadıkları için yok sayıldıklarına dikkat çekerek, şirketlerin başvurabilecekleri bir veri tabanı hazırlanmasının önemine inanıyor.
Proje, 2012 yılında yürürlüğe giren ve İMKB şirketlerinin yönetim kurullarında 1/3 oranında bağımsız üyenin yer almasını zorunlu kılan ve en az bir kadın üyenin bulunmasını öngören SPK düzenlemesine uyumu oda kolaylaştıracak.
Türkiye, Avrupa ortalamasının gerisinde
Bugün İMKB 100 içinde yönetim kurulu kadın üye sayısı 80. 2012 itibariyle Türkiye'de yönetim kurullarında kadın olan şirket oranı yüzde 59. Bu oran 2008'de yüzde 53, 2011'de yüzde 58 oldu.
Yönetim kurullarındaki kadın oranı ise 2012 yılında yüzde 10.9 olarak gerçekleşti. Bu oran 2008 yılında yüzde 10.1; 2010'da yüzde 11.2; 2011'de ise yüzde 12.3 idi.
Yönetim kurullarında profesyonel kadın oranı ise 2012'de yüzde 5.9 oldu. Bu oran 2010'da yüzde 5.4; 2011'de yüzde 5.8 idi.
Avrupa'ya baktığımızda ise rakamlar şöyle: Yönetim kurullarında kadın olan şirket oranı Norveç, Danimarka, Finlandiya ve İsveç'te yüzde 100; İngiltere'de yüzde 94.6; Almanya'da yüzde 87.8. Avrupa ortalaması ise yüzde 86.4.
Yönetim kurullarında kadın oranlarına bakarsak, Avrupa ortalamasının yüzde 15.6 seviyesinde olduğunu görüyoruz.
Kadın erkek eşitliği, sosyo-ekonomik sonuçları açısından çok önem taşıyor. İsveç'te bin 800 yönetim kurulu üyesi ve CEO arasında yapılan bir araştırma, kadın yönetim kurulu üyelerinin, erkek meslektaşlarına göre riskleri daha iyi yönettiklerini, daha bağımsız düşündüklerini ve değişikliğe daha açık olduklarını ortaya koyuyor. Erkekler güçlü konumlarını korumaya önem verdikleri için soru sormaya ve bilgi talep etmeye daha az eğilimli oluyorlar.
Kadınların güçlendirilmesi Birleşmiş Milletler'in insani kalkınma programının öncelikleri arasında yer alıyor. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Melsa Ararat'ın dediği gibi; "Kadınların güçlendirilmesi verimliliği, sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez bir unsuru."