Kalkınma ajansları çalışanlarının kadro sorunu

Kasım ayı ortasında Kalkınma Ajansları’nda uzman ve destek personeli olarak çalışanların kadro sorunlarının “Torba Yasa” ile çözüleceği gündeme gelmiş bu süreçte ajans çalışanları gönderdikleri e-maillerle sorunların çözümü için destek olmamı istemişlerdi.

21 Kasım 2013 tarihinde bu köşede “Kalkınma Ajanslarında Kadro Sorunu” başlıklı yazımla kendilerine katkıda bulunmaya çalışmıştım.

Uzunca bir bekleyişten sonra Torba Yasa Tasarısı bugünlerde TBMM’de görüşülmesine başlanıldı.

Kalkınma ajanslarında çalışanlar kadro sorunlarını bu Torba Yasa içinde çözülmesini bekliyorlar.

Bu bağlamda sorunlarını çözümü için, hükümet üyelerine, siyasi partiler ile milletvekillerine sorunlarını bir kez daha anlatabilmek ve çözüm bulunabilmesi için çaba gösteriyorlar.

Ben’den de katkıda bulunmamı isteyen çok sayıda e-mail göndermişler.

Göndermiş oldukları mailin içeriğ aynen şöyle

“Bildiğiniz üzere 23 bin 4/C’linin kadro alması için Mecliste Torba Kanun taslak çalışmaları başlatıldı.

 98 bin 4/B’liye sözleşmeliye kadro verildi, ardından 23 bin 4/C’lilere kadro verilmesi planlanıyor.

Bu esnada sayısı 1000’i bile bulmayan 4/A kamu işçisi statüsünde çalışan, Anayasa Mahkemesi tarafından kamu görevlisi sayılan, Sayıştay denetimine tabi olan, ancak nitelik bakımından A Grubu uzmanları seviyesinde hatta kimi zaman üzerinde olan Kalkınma Ajansı çalışanlarına neden kadro verilmiyor ve kanuni güvenceden yoksun biçimde kamu hizmetine sürülüyor?

Kalkınma Bakanlığı’nın gerekçesi olan “performansları yüksek olsun diye kadro vermiyoruz” savı düşünüldüğünde kadro verilen 100 binden fazla kamu çalışanının çalışma performansı düşünülmüyor mu?375 Sayılı KHK kapsamında bakanlık çalışanlarıyla maaşları eşitlenen ancak diğer sosyal hakları gözardı edilen bu sebepten artık popülerliğini kaybeden ve sürekli kan kaybeden Kalkınma Ajansları’na kadro verilmezken önceki Torba Yasa ile bölgesel kalkınma idarelerine (GAP, KOP, DOKAP) kadro verilmesi çifte standart değilmidir? Son açıklanan rakamlara göre ajanslardaki personel istifaları %35’lere yaklaşmış vaziyettedir. Artık bu kadro çalışmasında kamu güvencesini alabilmek ve huzurlu çalışmak istiyoruz.” Sorunlarını görüldüğü gibi sitem dolu ifadeyle dile getirmişler...

Kalkınma Ajansları’nın özellikle bölgesel kalkınmasında ekonomik ve sosyal yönleriyle ciddi katkıları olacağına inananlardanım, bunu bu yazımda da bir kez daha vurgulmakta yarar görüyorum.

Buralarda istihdam edilmekte olan gerek uzman gerekse destek personeli ülkemizdeki çok sayıda kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam politikalarında belirlenen nitelik ölçütlerinin üzerinde kişiler den oluşmaktadır.

Kalkınma ajansları destek personelleri; 4/D diye tabir edilen ve 657 sayılı Kanun’un 4/D maddesinde belirtilen ve bu kanuna tabi olmayan 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi sürekli (kadrolu) İşçi statüsünde çalıştırılan üniversite mezunu bilgi işlem, insan kaynakları, mali işler gibi ajanslar için kilit noktalarda çalışan kamu personellerdir.

İş Kanunu’na tabi ve geçici işçi statüsünde olan belediye personellerine, il özel idaresi personellerine kadro geldi bununla birlikte GAP İdaresi Başkanlığı, Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Konya Ovası Projesi bölge kalkınma idari başkanlıkları personellerine de kadro verildi ama kalkınma ajansları destek personelleri kapsam dışı bırakıldı.

Uzmanlar da aynı sorunu yaşamakta

Türkiye’in en iyi okullarını bitireceksiniz, en az iki dil bileceksiniz master yada doktora yapacaksınız KPSS ve KPDS en az 90 puan alacaksınız sonra uzmanlık giriş sınavına kabul edileceksiniz..

Bu nitelikleri taşıyarak uzman kadrosunda istihdam edilenlerin kadro sorunlarının çözümünde katkıda bulunmaktan elbette kıvanç duyar sorunlarının çözümünü yürekten isterim.

Kalkınma Bakanı Sayın Cevdet Yılmaz DPT kökenli, uzmanlığın ne olduğunu en iyi bilenlerden.