Kahve Yemen’den para Avrupa’dan gelir

Önce haberi aktarayım. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) uluslararası piyasalarda ‘Sermaye Benzeri Sürdürülebilir Tahvil’ ihracı gerçekleştirdi.

Citigroup, Standard Chartered, HSBC, JP Morgan ve Societe Generale CIB olmak üzere beş bankanın koordinatörlüğünde gerçekleşen 300 milyon dolarlık 10 yıl vadeli ‘TSKB Sermaye Benzeri Sürdürülebilir Tahvil’ ihracı, uluslararası piyasalardan dört kat talep gördü.

Yaklaşık 1.1 milyar dolarlık talebin 300 milyon dolarlık kısmı karşılandı. Buna göre tahvil yatırımcılarının coğrafi dağılımı, yüzde 63 Birleşik Krallık, yüzde 20 Avrupa, yüzde 7 Asya, yüzde 3 Ortadoğu ve 7 off-shore Amerikan merkezli olarak gerçekleşti.

Tahvil ihracından sağlanan fonla, iklim değişikliğine çözüm üreten yenilenebilir enerji ve kaynak verimliliği yatırımları ile toplumsal faydaya yönelik sağlık ve eğitim gibi alanlardaki projeler desteklenecek. Dikkat buyurunuz: Küresel şartlardaki dalgalanmaya, Türkiye’nin iç ve dış politikadaki sorunlarına rağmen, bir Türk bankası küresel finans piyasalarında borçlanabiliyor.

Toplam kaynak temininde, Avrupa ülkelerinin payı % 83 oranında. Ortadoğu ülkelerinin payı % 3 oranında.

Görülüyor ki bize para gelir ise Batı piyasalarından gelir. Avrupa ülkelerinden gelir.

Politikacılarımız, Batı’ya alternatif olarak Ortadoğu finans piyasalarından kaynak bulunabileceğini tekrarlarlar.

Gerçekçi olalım. Ortadoğu ülkeleri kaynaklarını Batı’ya aktarıyor. Bu kaynakları doğrudan kullandırmıyor. Bizim gibi ülkelerin Batı ile ilişkilerini keserek Ortadoğu ülkeleri kaynaklarından doğrudan yararlanması, Ortadoğu ülkelerinden doğrudan borçlanması imkanı çok çok az. Hatta yok.