“Kadınların istihdamdaki payı çok düşük. Kadın işgücü ekonomiye öncelikle kazandırılmalı”
OECD’nin raporunda yer alan, ülkemizde kadınların istihdamdaki payının düşük olması, kadının işgücüne öncelikle ekonomiye kazandırılması önerisi üzerine, istihdam rakamlarına baktım. Bu önerinin ne kadar önemli olduğunu ve bu alanda yeni projeler üretilmesi gerektiğini n altını çizmek istedim.
Başlıkta yer verdiğim değerlendirmeyi OECD Türkiye raporundan aldım. Raporda ayrıca, çalışma ortamında kadın erkek arasındaki eşitsizliğin de giderilmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Bunu görünce çalışma çağındaki 15 yaş üstü nüfusumuzda kadın/erkek yapısına ve işgücüne katılımlarına baktım. Gördüklerimi sizinle paylaşırken, kadınların istihdama katılmasının önemini bir de ben çizme ihtiyacı duydum.
2018 Eylül’ünde 15 yaş üstü çalışma yaşındaki toplam nüfusumuz 60 milyon788 bin. Bu kadın erkek arasında kadın nüfusu çok az fazla olarak hemen hemen eşit dağılıyor. Kadın nüfusu 30 milyon 729 bin, erkek nüfusu ise 30 milyon 59 bin. Erkek nüfusun 22 milyon 87 binlik bölümü işgücüne katılabilecek durumdayken, 19 milyon 349 bini, yüzde 73.5’i istihdam edilirken, işsizlik oranı ise yüzde yüzde 9.7 oranında kalıyor. Kadın nüfusunda ise işgücüne katılabilecek bölümü 10 milyon 726 yüzde ile 34.9. seviyesinde. Bunların 9 milyon 114 bini istihdam edilirken oran yüzde 29.4 seviyesinde kalıyor. İşsizlik oranı ise yüzde 15. İşgücüne dahil olmayan kadın nüfusu ise 20 milyon 3 bin ile 15 yaş üzerindeki kadın nüfusunun yaklaşık yüzde 64’ü işgücüne katılmıyor. 15-24 yaş işsizlik oranına baktığımızda erkeklerde oran yüzde 18.6 iken, kadınlarda oran yüzde 27,2’ye yükseliyor. Bu yaş diliminde en eğitimde, ne istihdamda olmayan erkek nüfusu, yüzde 18.2 iken ,kadınlarda bu oran bunun iki katına yüzde 36.9’a yükseliyor.
Bu veriler çalışma hayatına katılımda kadın erkek eşitsizliğini çok net şekilde ortaya koyuyor. Kadın istihdamını artırıcı çalışmalar yapılması gereği ortaya çıkıyor.
Kadınlara istihdam teşviklerine baktığımızda kadın istihdamı konusunda işverenlere 24 ila 54 ay bazı teşvikler verildiğini görüyoruz, ama sonuçlar bunlarında yeterli olmadığını gösteriyor.
Şimdi ekonomi yönetiminin bu tabloyu ele alarak, nüfus oranları eşit olan kadın erkek istihdamı konusundaki uçurumu sona erdirmek için yeni projeler geliştirmeleri gerekiyor.
Eğer çalışma yaşamında kadın erkek eşitsizliği ne oranda azaltılabilirse, o oranda üretime katkısı olan bir kadın nüfusu devreye girecektir. Bu da hem üretimi hem büyümeyi artıracak bir sonuç ortaya çıkaracaktır. Bunun için ilk atılması gereken adım eğitimde kadın/erkek eşitliğinin sağlanması olmalıdır. OECD raporunda yer alan kadın işgücünün ekonomiye öncelikle kazandırılması gereğinin önemini sizlerle paylaştığım rakamlar açıklıkla ortaya koyuyor.
Yapılması gerekenler olduğu görülüyor…