Kadının yeri, toplumun yeri
Bir araştırma
Bu da bir başarı sayılır. 7 ülkeyi geride bırakmışız. En azından bu ülkelerin ilerisindeyiz. Hangi ülkeler diye merak ederseniz hemen söyleyeyim. Mısır, Fas, Benin, Pakistan, Suudi Arabistan, Çad ve Yemen. Tamı tamamına 130 ülke arasında 123. sıradayız. 2007 yılında 121. ve 2006 yılında ise 105. sırada imişiz. Şimdi 123. sıradayız. Bir komplo teorisi ile de karşı karşıya değiliz. İki saygın üniversiteden, Harvard Üniversitesi ve California Üniversitesi - Berkeley'den iki öğretim üyesi bu çalışmayı yapmış. Araştırmayı yaptıran kurum da hatırı sayılır bir yer, devlet büyüklerimizin de boy gösterdiği ünlü Davos zirvelerini yapan World Economic Forum.
Bu iki bilim adamı ve sözkonusu kurumdan bir araştırmacı, Küresel Cinsiyet Farkı Endeksi (The Global Gender Gap Index) diye bir endeks geliştirmişler. Bu endekse göre ulusları sıraya dizmişler. Endeks, kadın ve erkek arasında nasıl bir eşitsizlik olduğunu ölçüyor. İşte bu endekse göre 123. sıradayız. Ama "hamdolsun" yukarıdaki 7 ülkeden ilerdeyiz. Kadın erkek eşitliği konusunda diğer uçtaki ülkeler ise şunlar: 1-Norveç 2-Finlandiya 3-İsveç 4-İzlanda 5-Yeni Zelanda 6-Filipinler 7-Danimarka.
Endeksi ne oluşturuyor?
Küresel Cinsiyet Farkı Endeksi'ni oluşturan dört boyut var: Ekonomik katılım ve fırsat, eğitimde erişim, politik güçlenme, sağlık ve yaşam.
1-Ekonomik katılım ve fırsat
Endekste birinci boyut olan ekonomik katılım ve fırsat, üç değişkenle ölçülmekte. Birincisi, işgücü pazarında kadın ve erkek katılım oranları arasındaki fark. İkinci değişken ise ücretler arasındaki farka dayanıyor. Bu fark için de kadınların kazancının erkeklerinkine oranı ile World Economic Forum "Yönetici Kamuoyu Anketi" sonuçlarının derlenmesinden ortaya çıkan bir ölçüm kullanılıyor. Üçüncü değişken ise kadının yükselmesi. Bunda da kanun yapıcılar, üst düzey bürokratlar ve yöneticiler arasında kadınların erkeklere oranı ile teknik ve profesyonel çalışanlar arasında kadın sayısının erkeklere oranına bakılıyor.
2-Eğitimde erişim
Burada da iki boyuta bakılıyor. Birincisinde; ilk, orta ve yüksek öğretimde kadın sayısının erkek sayısına oranlarına. İkinci boyutta da kadın okur-yazar oranının, erkek okur-yazar oranları ile karşılaştırılmasına.
3-Politikada kadın gücü
Bu kategori ise, yüksek seviyede politik karar verme konusunda kadın ve erkek farkını ortaya koymaktadır. Parlamentolardaki kadınların erkeklere oranına bakılmaktadır. Buna ek olarak, son 50 yıl içinde başbakan veya cumhurbaşkanı olarak kadınların başta kalma süresinin erkeklerinkine oranı hesaba katılmaktadır.
4-Sağlık ve yaşam
Kadın ve erkek sağlık açısından karşılaştırılmaktadır. Bunda da iki değişken kullanılmaktadır. Birincisi, Dünya Sağlık Organizasyonu'nca hesaplanmış kadın ve erkeğin sağlıklı yaşam beklentisi sayıları karşılaştırılmakta. İkinci değişkende de doğuştaki farka bakılmakta; kız çocuğu doğumu sayısının erkek çocuğu doğumu sayısına oranı.
Bir yorum
Kadın erkek eşitliğinde sınıfta kalmışız. 130 ülke arasında 123. sıradayız. Şimdi bizim bu erkeksi toplumda bazı yansımaları duyar gibiyim. "Ne olmuş yani, kadın erkek eşit değilse? Kıyamet mi kopar? Tanrı isteseydi kadın ve erkeği eşit yaratırdı. Eşit değil. Erkek dışarıda avlanacak, kadın evde onun avladıklarını pişirecek. Zaten dememişler mi, "Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır" diye. Gördüğünüz gibi kadın hep arkadadır."
Aslında bu sonuç hiç şaşırtıcı gelmedi bana. Bu toplumda kadın hep ikinci planda olmamış mı? Kafes arkasında tutmamış mıyız kadını? Şimdi kadına üç çocuk doğurma görevini de verdik; doğursun ve çocuğa baksın(!)
Kadının toplumdaki yeri çok önemli. Kadın, toplumun anası. Onu geri bıraktığınız zaman tüm toplum geri kalıyor. Kadının yeri, toplumun da yerini gösteriyor.