Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu değişiyor

Hasan AKDOĞAN
Hasan AKDOĞAN GÜMRÜK VE DIŞ TİCARET hakdogan@akddenetim.com
5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu değişiyor. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yeni bir mantıkla değişiklikleri içeren kanun tasarısı taslağını ilgililerin görüşlerine sundu.
Ekonomik suça ekonomik ceza mantalitesinin günümüz iktisadi hareketlerine uymakta olduğu birçok çevre tarafından dillendiriliyordu. Esasen bu yönde tarihsel sürece bakıldığında zaman zaman çalışmalar yapıldığı görülebiliyor.
Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda yer alan kabahat fiillerinin birçoğu ya da bu kabahat fiillerinin benzerleri aynı zamanda 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nda kabahat olarak düzenlenmiş ve ayrı cezalar öngörüldüğü için bir düzenlemenin yapılması elzem hale gelmişti. 
Esasen Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda yer alan kabahatlerin ancak kasten işlenebileceği hükme bağlanmışken, Gümrük Kanunu'nda idari para cezası verilebilmesi için söz konusu fiillerin taksirle işlenmesi yeterli görülmüştür.
Gümrük idareleri, fiilin Gümrük Kanunu'nda da yer alması halinde, hem bu kanun hükümleri uyarınca idari para cezası veriyordu hem de fiilin kasıtla işlenip işlenmediği hususunu mahkemelerin takdirinde görüyordu. Bu durumda fiilde kasıt unsuru bulunup bulunmadığı yönünden araştırma yapmaksızın konu Cumhuriyet Başsavcılıkları'na intikal ettiriliyordu. 
Doğal olarak Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'ndaki idari para cezalarını Cumhuriyet Savcısı, Gümrük Kanunu'ndaki idari para cezalarını da gümrük idareler amirleri veriyordu. İtiraz yolları da buna paralel düzenlenmişti.
Yani, aynı fiil için birden fazla kanunda hüküm bulunması, aynı fiil için iki ayrı ceza uygulanmasına ve iki ayrı dava açılmasına, gümrük idarelerinin yanı sıra yargının yükünün de artmasına neden oluyordu. Birde hem yükümlüye hem de gümrük müşavirine aynı ceza kararları tebliğ edilmekte idi. Kısacası tam bir karmaşa ortamı oluşuyordu.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan ve gerekçeleri yukarıdaki gibi belirtilen taslak ile hem 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda "kabahat", hem de 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nda "kabahat" olarak düzenlenen fiillere ilişkin düzenlemeler Kaçakçılık Kanunu'ndan çıkarılmış oluyor
Ayrıca;
Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda "gümrük işlemlerine tâbi tutmaksızın Türkiye'ye eşya ithal eden kişiye hapis cezası bir yıldan beş yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Eşyanın, belirlenen gümrük kapıları dışından Türkiye'ye ithal edilmesi halinde, verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar artırılır." denilmekte iken Bu tasarı ile "Eşyanın gümrük vergilerinden muaf olması halinde, verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar indirilir" hükmü getiriliyor.
Taslakta; kaçak eşyanın müsaderesi-eşyanın muhafazası ve tasfiyesi konularında yeni ve hızlandırılmış uygulamalar bulunuyor. 
Kaçakçılık Kanunu'nun 3'üncü maddesinde yer alan suçlar ve kabahatlar arasından maddenin altıncı, sekizinci, dokuzuncu, onuncu, onbirinci, onbeşinci, onaltıncı ve onyedinci fıkralarında yer alan;
"Özel kanunları gereğince gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyayı, ithal amacı dışında başka bir kullanıma tahsis eden, satan veya devreden ya da bu özelliğini bilerek satın alan veya kabul eden kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Antrepo veya geçici depolama yerlerindeki serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, gümrük idaresinin izni olmadan kısmen veya tamamen çıkaran veya değiştiren kişiye, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idarî para cezası verilir.
Geçici ithalat, dahilde işleme ve gümrük kontrolü altında işleme rejimi çerçevesinde ülkeye getirilen eşyayı, gümrük işlemlerini gerçekleştirmeksizin serbest dolaşıma sokan kişiye, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idarî para cezası verilir. 
Genel düzenleyici idarî işlemlerle ithali yasaklanan eşyayı ithal eden kişiye, eşyanın gümrüklenmiş değerinin dört katı idarî para cezası verilir. Eşyanın değersiz, artık veya atık madde olması durumunda, idarî para cezası; dökme halinde gelen eşya için ton başına 20 bin Türk Lirası, ambalajlı gelmesi halinde kap başına 400 Türk Lirası olarak hesaplanır.
İthali, lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tâbi olan eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla ithal eden kişiye, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idarî para cezası verilir. 
Eşyanın değersiz, artık veya atık madde olması durumunda, idarî para cezası; dökme halinde gelen eşya için ton başına 5 bin Türk Lirası, ambalajlı gelmesi halinde kap başına yüz Türk Lirası olarak hesaplanır.
Gümrük vergileri ödenmek suretiyle ihraç edilebilen eşyayı, gümrük işlemlerine tâbi tutmaksızın veya aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin Türkiye'den ihraç eden kişiye, eşyanın gümrük vergilerinin iki katı idarî para cezası verilir.
İhracatın, aracı şirket üzerinden gerçekleştirilmesi halinde, iştirake ilişkin hükümler saklı kalmak üzere bu madde hükümlerine göre ceza yaptırımı, imalatçı veya tedarikçi ihracatçılar hakkında uygulanır. Ancak bu kanunun gerekli kıldığı nezaret görevini yerine getirmeyen aracı şirket yetkililerine, malın gümrüklenmiş değerinin yarısı kadar idarî para cezası verilir.
Şeklindeki suç ve kabahatler suç ve kabahatler Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nu kapsamından çıkarılmış oluyor. Bunlarla ilgili düzenlemeler Gümrük Kanunu'nda yapılıyor. Keza; Yolcu beraberi getirilen eşya ile ilgi düzenlemeler de Gümrük Kanunu'na aktarılmış oluyor.
Esasen, bu taslak ile getirilen değişikliklerin Kabahatler Kanunu çıkarılırken dikkate alınması gerekirdi. Sonuçta geç de olsa doğru yol bulundu. Ancak; Kaçakçılık Kanunu yeniden ele alınırken kuşkusuz çeşitli dernek ve kuruluşların görüşlerinin önem taşıdığını kabul etmek gerekir. Özellikle "Teşebbüs" kavramının yeniden tüm yönleri ile gözden geçirilmesi konusu dolaylı temsil suretiyle iş yapanların bir ihtiyacı olarak ortada duruyor.
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar