Kabak yiyelim ama özel üniversite modasına da uyalım
İlk kez 2009'da gündeme geldi. Üzerinde çok spekülasyonlar yapıldı, gazete manşetlerine taşındı. Şimdilerde adı paralel yapı diye anılan Gülen Cemaati Eskişehir'e bir üniversitesi kurmak istiyordu ve iddialara göre Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, üniversite arazisi olarak planlanan bölgeyi yeşil alan ilan ederek, üniversite kurulmasını engelliyordu. Hatta ulusal bir gazete, bunu “Eskişehir'e 3. üniversite kabak engeline takıldı” başlığıyla okurlarına duyurmuştu. İddiaya göre Büyükerşen, "Halkımızın hormonsuz sebze ve meyveye ihtiyacı var. Burada hormonsuz sebze üretilsin. Bırakın millet kabak yesin"demişti. Gülen'in Üniversitesi iddialarına göre, 2011 yılında açılacaktı ve 300 milyon dolarlık bir yatırım ile şehre yıllık getirisi 20 milyon dolar olacaktı. Olayı mahkemeye taşıyacaklarını söylemişlerdi ama artık gündemde bile değil.
Ardından Ticaret Odası'nın girişimleri başladı. Önce eski başkan Cemalettin Sarar, Eskişehirli işadamlarını ortak sermaye ile bir üniversite kurmaya davet etti, davetine icabet olmadı. Sonraki başkan Harun Karacan, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu'na Eskişehir'e TOBB Üniversitesi kurulması yönünde çağrı yaptı, sözünü almaya çalıştı ama Hisarcıklıoğlu ince zekasıyla bu talebi savuşturdu. Geldik 2013'e. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan olarak mitingde halka hitap ederken, 2014-2015 öğretim yılında 3. devlet üniversitesi olarak Eskişehir Yüksek Teknoloji Üniversitesi kurulacağını açıkladı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı,”Milli Eğitim Bakanlığı'nın bir Eskişehir milletvekiline tevcih edilmesini hak eden bir çalışma gayretinde olacağız, üniversiteyi kuracağız” dedi. Ama velakin konuyla ilgili bir gelişme henuz ufukta görünmüyor.
Sarar Giyim'in Başkanı Cemalettin Sarar ile konuşuyoruz. Eskişehir'e üniversite kurma hedeflerinden bahsediyor. Özelleştirme kapsamında aldıkları Sümerbank Basma Fabrikası'ndaki üretimlerini organize bölgeye taşıyorlar, boşalan alanı da üniversite kampusu olarak değerlendirecekler. Henüz nasıl bir üniversite olacağına karar verilmemiş ama ciddi bir araştırma ve fizibilite yaptıklarını açıklıyor.
Eskişehir, öğrencilere yönelik yatırımlarını yaptı ve bir öğrencinin her anlamda ihtiyaçlarını karşılayabileceği çağdaş bir şehir haline gelerek, üniversite kenti kimliğine kavuştu. Ailelerinin çocuklarını güvenle gönderdiği, çocukların eğitim ve eğitim sonrası yaşam için tercih ettiği bir şehir olan Eskişehir'de eğitim yatırımcısına kimse hayır demeyecektir. Sonuçta eğitimin girdiği her yerde kalite artmıyor mu?