Japonya, diş macunu, volatilite
Yapı Kredi Yatırım / Murat BERK
Birkaç haftadır dile getirdiğimiz, "daha güçlü ABD doları ve daha yüksek faizler" temalarının yansıması, geçen hafta piyasaların çoğunda satış baskısı olarak ortaya çıktı.
Hafta içi FED'in varlık alımlarında kısıtlamaya gidebileceğine dair sinyaller, özellikle gelişmekte olan ülke bono ve döviz kurlarında satış baskısının artmasına sebep oldu. Burada önemli olan konulardan biri, FED'in varlık alımlarında gerçekten azaltmaya gidip gitmeyeceği. Öte yandan bir azaltmaya gidecekse, bunun zamanlamasından ziyade, bu konunun gittikçe daha fazla konuşulur hale gelmesi daha önemli bir nokta. Bir anlamda, diş macunu tüpten çıkmış durumda demek mümkün. Dolayısıyla bundan sonraki veri açıklamalarında, özellikle de istihdam ile ilgili olanlarda, piyasalarda volatilitenin artması olası.
Bu tarz düşüşler sonrası, piyasaların dengelenme çabası içerisine girmesi doğal olur.
Geçen haftanın son iki günü ciddi düşüş gösteren Japonya'nın Nikkei endeksi ise dün sabah baskı altına girdi. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi özellikle Japon bono faizlerindeki hızlı artışın beraberinde yenin değer kazandığını ve hisse senetlerinde baskı yarattığını görüyoruz. Bu anlamda BoJ tarafından hafta sonu da devam eden açıklamaların, henüz Japon piyasalarını sakinleştirmeye yetmediğini görüyoruz.
Bu anlamda, Mayıs ayı başından bu yana artan G7 kur volatilitesine rağmen; son bir haftadaki artışıyla birlikte hisse senedi volatilitesinin nispeten düşük seviyelerde olması dikkat çekici. Öte yandan hisse senedi volatilitesinin de artış eğilimine girebileceğini düşündürüyor.
Her durumda da özellikle Japonya piyasalarındaki seyrin, diğer piyasalar açısından önemli olduğunu düşündüğümüzü tekrar iletelim.