İzin veriniz de el halısını da üretecek yerde ithal etmeyelim
El halısı ithalatına kapıyı açın,100 bin kişi iş bulsun. Geçen hafta Hürriyet'te İHİB Başkanı İbrahim Yılmaz'ın, Sadi Özdemir ile yaptığı söyleşinin manşeti bu cümle idi.
Söyleşi, bütünü ile son yıllarda Türk ekonomisinin üretimden ithalata nasıl yöneldiğini veya yöneltildiğini gösteriyordu.
El halısı üreterek 500 bin kişiye 1 milyon kişiye iş bulmaktan vazgeçildiğini, dışarıdan getirilecek halıları satacak mağazalarda 100 bin kişiye iş imkanı yaratma peşinde olduğumuzu açık şekilde ortaya koyuyordu.
İHİB Başkanı İbrahim Yılmaz diyordu ki, "El halısı ithalatı serbest bırakılırsa, ihracatı 1 milyar doları aşar. 100 bin kişiye iş sağlanır."
İbrahim Yılmaz'a göre "Türkiye'de el halısı üretimi, 'el halısı üretimi yok' denecek kadar azaldı. Bu ekonomik gelişmenin sonucu. Eğer el halısı ve eski halı ithalatını serbest bırakırsak, Afganistan, Pakistan ve İran eksenindeki el halısı ticareti İstanbul'a döner ve bizim sadece el halısı ihracatımız çok kısa sürede 1 milyar doları aşar"
2010 yılının ilk 6 ayında yapılan 553.5 milyon dolarlık ihracatın 481.8 milyon dolarlık kısmı makine halısı ihracatıdır. Makine halısı üretiminde özellikle Gaziantep büyük aşama kaydetti.
El halısı ihracatı sadece 71.7 milyon dolar tutarında.
İbrahim Yılmaz diyor ki, "Yılda 200 milyon dolarlık el halısı ve eski halı ithalatı yapılıyor. Devlet ithalatı engellemek için elinden geleni yapıyor. Oysa Türkiye aynı zamanda turizm ülkesi ve el halısıyla eski halı ticaretinde çok büyük katma değer yaratabiliriz. Halı ihracatçıları olarak, el halısı ve eski halı ithalatının serbest bırakılmasını istiyoruz. Bu yapılırsa 2023 yılında 3.5-4 milyar dolarlık halı ihracatı yapan ülke olabiliriz. Büyük bir halı hastanesi de kurulursa sektöre önemli katkı sağlar. El halısı üretim merkezlerimizi de eski değerli halıların tamiri için yeniden canladırabiliriz. El halısı ve eski halı ithalatının serbest bırakılması 100 binin üzerinde yeni istihdam sağlayabilir."
Trakya ve Anadolu halıları dünyada desenleri ile,boyaları ile ve işçiliği ile ün yapmıştır. Osmanlı döneminde de Cumhuriyet döneminde de devlet halıcılığı teşvik etmiştir.
Özellikle Planlı dönemin başlarında Doğu Anadolu'da istihdam ve gelir yaratıcı ekonomik faaliyet olarak halıcılık teşvik edilmiştir. Halı ipliği temini yolu ile ve halıcılık kursları ile insanlar ve özellikle kadınlar el halıcılığına yöneltilmiştir.
Bir çok yerleşim biriminde kaymakamlar bölge kadınına gelir getirici ekonomik faaliyet olarak el halıcılığı konusunda yoğun çaba göstermiştir ve göstermektedir.
Bu tabloda , ekonomik nedenlerle el halıcılığı öldü, el halısı ithalatını teşvik edelim demek yanlış olur.
Ayçiçeğini,mısırı,eti ithal eder hale geldik. Hiç olmaz ise el halılarını ithal etmeyeli. Onları bizim kadınlarımız,kızlarımız dokusun da ellerine üç beş kuruş para geçsin