İyimserliğin kaderi Avrupa'ya bağlı…

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

UZMAN GÖRÜŞÜ / Serhan Yenigün / Finansinvest

Piyasalar son dönemde makro veriler, şirket bilançoları, para ve maliye politikaları gibi temel argümanları bir kenara bırakmış, Avrupa'da kredi ve bütçe sıkıntısı içindeki ülkelerin kaderine odaklanıyor. Bu nedenle, iki gün boyunca Avrupa'da gerçekleşen AB Liderler Zirvesi kritik bir önem taşıyor. Zirve'den kolektif bir yardım kararı çıkması, Avrupa'nın kendi içinde kendi kurumları ile mali sıkıntılarını çözebildiğine işaret edecektir. Bu durumda son bir kaç haftadır temkinli bir seyir izleyen riskli varlıkların iyimserlik dozunu artırdığını görebiliriz. Bununla beraber, Avrupa'nın gözetimi altında IMF ile ortak çözüm arayışlarının yürütülmesi de olası seçeneklerden biri. Ancak, bu tercihin çok dikkatlice planlanması ve Avrupa'nın mali kurumlarında "kriz yönetiminde başarısızlık" şeklinde algılanacak bir idari zafiyet algılaması yaratmadan yürütülmesi gerekiyor. Bu durumda Avrupa'nın ekonomik gücüne dair şüpheli ve temkinli yaklaşımlar artsa da genel piyasa atmosferinin normal seyrini sürdürmesini bekleyebiliriz. Kredi sıkıntılarının bir süreliğine raftan kalkması ise, piyasaların yeniden makro veriler, bilançolar, para ve maliye politikaları gibi dinamiklere odaklanmasına neden olacaktır.

En karamsar senaryo ise, Avrupa Birliği'nin mali ve ekonomik açıdan güçlü ülkelerinin sorunlu ülkeleri kendi başına bırakması olacaktır. Bu durumda akla gelen ilk seçenek IMF'nin kapısının teslim olmak üzere çalınması olacaktır ki, bu da hem kaynak arayışındaki ülkelere dair belirsizliğin artmasına, hem de Avrupa'nın bu döneme kadar sergilediği sağlam duruşun zedelenmesine neden olur. Piyasalar tarafında ise, hissedilir bir düzeltme dönemine geçişin başlangıcı olarak algılayabiliriz.

Akla ilk gelen bu üç senaryoyu dikkate aldığımızda, ilk ikisinin piyasalar için olumlu, sonuncusunun ise olumsuz bir manzara çizdiği görülüyor. Yatırımcıların bu manzara karşısında temkinli kalması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Biraz da yurtiçine ve TL cinsi varlıklara baktığımızda, özellikle İMKB'de son dönemde dikkat çeken yükselişin devamının ağırlıklı olarak yurtdışına bağlı olacağını düşünüyoruz. IMF ile anlaşma beklentilerinin ortadan kalktığı, siyasi tansiyonun yüksek seyrinin sürdüğü, seçim, referandum, kapatma davası gibi her biri birer demir leblebi olan gündem başlıklarının devam ettiği bu dönemde, TL ve TL cinsi varlıkların kırılganlığı risk yaratıyor. Yatırımcıların, yurtdışı gelişmeleri yakından izlenmelerini, ancak yurtiçinde de son dönemin en etkin piyasa dinamiklerinin vuku bulduğunu dikkate almalarını öneriyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017