İyi gidiyor dediğimiz işsizlik geçmiş yıl ortalamalarının hala üstünde
İşsizlikte bu yıl klasikleşen çanak eğrisi oluşmadı. Genellikle mayıs ayında başlayan ve yıl sonuna kadar süren çıkış eğrisi bu yıl farklı seyrediyor.
Temmuzda yüzde 10.7 olan işsizlik, klasik eğilimini sürdürse ağustosta artacaktı; oysa söz konusu ayda çok az da olsa bir gerileme yaşandı ve işsizlik yüzde 10.6’ya indi. Eylül ayı da ağustos gibi yüzde 10.6’lık işsizlik oranıyla geçildi.
İşsizlik oranının bu yıl geçmiş yıllardan farklı bir eğilim göstermesinde temelde iki etken rol oynadı. Bir yandan istihdamı artırmak amacıyla uygulamaya konulan teşviklerin katkısı görüldü. Diğer yandan da özellikle turizmde geçen yıla göre daha parlak bir sezon yaşanmasının hizmetler sektörüne olan etkisiyle istihdam görece yüksek seyretti.
Sonuçta da biraz önce belirttiğimiz gibi işsizlikte artış yaşanması normal karşılanan yaz aylarında bu kez farklı bir eğilim ortaya çıktı.
Eğilim yön değiştirince eylül sonrasına ilişkin tahmin yürütmek de zorlaştı. Normal koşullarda ekim ayındaki işsizliğin eylülden daha yüksek gelmesi beklenirdi. Her ne kadar bazı yıllarda ekimdeki oran eylüle göre gerilemişse de genel eğilimin artış yönünde olduğu biliniyor. Ne var ki bu yıl istihdam teşviklerinin etkisinin ekimde de görülmesi bekleniyor. Bundan dolayı da işsizlik oranında eylüle göre belirgin bir düşüş beklenmemekle birlikte en azından hızlı bir artışın söz konusu olmayacağı sanılıyor.
Geçen yıllara göre durum
TÜİK’in 2008-2016 dönemine ilişkin işgücü istatistiklerini dikkate alarak ortalama bir işsizlik oranı hesapladık. Ortaya çıkan oranlar gösterdi ki, bu yılın tüm aylarındaki işsizlik, söz konusu dokuz yılın ortalamasında oluşan oranların üstünde bulunuyor.
Dokuz yıl ortalaması ile bu yılki işsizlik oranı arasındaki makas ilk iki ayda çok açıktı, ama fark giderek kapandı.
Zaten yılın ilk beş ayında, 2008- 2016 döneminin en yüksek üçüncü işsizlik oranları görüldü. İşsizliğin zirveye çıktığı yıllar, küresel kriz yaşanan 2009 ve 2010 yıllarıydı. Bu yıllardan sonra en kötü dönemi, ilk beş ay itibarıyla bu yıl yaşadık.
Bu yıl ancak ağustos ve eylül aylarında geçen yılki oranın altına inebildik. Bu da, işsizliğin bu yıl çok gerilemiş olmasından değil, geçen yılın ağustos ayından itibaren bir tırmanış başlamasından kaynaklandı.
Hem zaten bu yılın ocak ayında yüzde 13’lük gerçekleşmeye doğru gidildiği geçen yılın ağustos verisi açıklandığında görülmüş ve istihdam seferberliğine dönük adımlar ta o aylardan itibaren dile getirilir olmuştu.
Bu yıl tek hane yok
İşsizlik oranını eylülden sonraki dönemde belirgin bir şekilde aşağı çekmek neredeyse olanaksız. İstihdamın mevsimsel etkenler yüzünden azalacak, dolayısıyla işsizliğin artacak olması, tek haneyi mümkün olmaktan çıkarıyor.
Yeni işgücü istatistiklerine göre son on yıllık dönemde ikinci kez işsizlik oranında tek haneyi görememiş olacağız. Daha önce 2009 yılında da işsizlik yüzde 12’nin bile altına indirilememişti. Bu yıl da yüzde 10’un altında bir oran öyle görünüyor ki söz konusu olmayacak.
OVP’deki tahmin yüzde 10.8
2018-2020 dönemine ilişkin orta vadeli programda bu yılın işsizlik oranı yüzde 10.8 olarak tahmin edildi. Aynı programda 2018’in işsizlik oranı yüzde 10.5 olarak öngörülmüş durumda.
İşsizliğin tek haneye düşeceği yıl olarak ise 2019’a işaret ediliyor. Söz konusu programda işsizlik oranının 2019’da yüzde 9.9, 2020’de ise yüzde 9.6 düzeyinde gerçekleşeceği öngörülüyor.