İyi beyinin erkeği dişisi olmaz /
Bir soru
"Vay be, 5 yılda 100 milyon dolar alacakmış. Ne para ama! Şirketin başına getirmişler kadını. Kuş konduracak sanki. Hem bir de kadın hamileymiş yahu!!!!"
Sizce böyle bir konuşma nerede geçer?
a) Köy kahvesi
b) İnternet kafe
c) Kuaför
d) Bir kamu kuruluşunun Ankara'daki yemekhanesi
e) Yukardakilerin hepsi
Hangi şirket
Söz konusu şirket YAHOO! ("yahu" okunur), merkezi California Sunnyvale'de olan çok uluslu bir Amerikan internet şirketi. Hizmet sunduğu alanlar: web portalı, arama motoru, Yahoo direktörü,
Yahoo! mail, Yahoo! Haberler, Yahoo! Finans, Yahoo!, Yahoo! Grupları, Yahoo! Cevaplar, reklamlar, video paylaşımı, fantezi sporları ve sosyal medya. Verilen istatistiklere göre ayda 700 milyon kişi Yahoo sitelerini ziyaret ediyormuş. Yahoo'nun hizmetlerinden yararlananlardan birisi de benim. Her dersim için bir Yahoo e-mail hesabı alırım.
Ve de her dersim için bir Yahoo grubu açar, ders notları ve makaleleri bu gruplara yüklerim. Şu ana kadar Yahoo'dan yana bir sorunum olmadı, çok iyi çalıştı. Öğrencilerimin hepsinin çalıştığını söyleyemem ama Yahoo çok iyi çalışıyor.
Kim bu kadın?
Peki, Yahoo'nun başına geçen bu kadın kim? Bu kişi, Marissa Mayer; 37 yaşında anne adayı bir beyin. Yapay zeka" (artificial intelligence) okumuş. BS ve MS derecelerini Stanford Üniversitesi'nden kazanmış. Bu alanda çeşitli patentleri mevcut. Okuldan mezun olduğunda, 1999 yılında, 14 iş teklifi almış. Yaptığı sıkı değerlendirmeler sonucu Google'un parlak geleceğini görerek orayı seçmiş. Google'un 20'nci çalışanı olan Marissa, Google için çok şeyler yapmış. Örneğin, "Google. com" sayfası yalınlığını ona borçlu diyorlar. Marissa, 2005 yılında Fast Company'ye verdiği bir demeçte şöyle demiş "Google, çok fonksiyonlu bir "Swiss Army" bıçağı gibi; her şeyi yapıyor, üstelik çok kullanışlı; katlayınca cebinize koyabiliyorsunuz."
Marissa, Wal-Mart yönetim kurulunda imiş. Bunun yanında bir sürü ticari olmayan kuruluşun da yönetiminde yer alıyor. Örneğin, San Fransisco Modern Sanat Müzesi, San Fransisco Balesi ve New York Balesi.
Marissa'nın bir de moda tutkusu var. Örneğin, moda tasarımcısı Oscar de la Renta. ile yemek yemek için hayır kurumları adına açılan bir ihaleye katılarak 60.000 dolar ödemiş. Marissa San Fransisco'da Four Seasons Oteli'nin tepesinde, bir "fly penthouse" da oturuyor. New York Times'ın haberine göre, bu dairenin değeri 5 milyon dolarmış. Marissa, rakamlarla barışık birisi. Ortaokulda iken bir markette kasiyer olarak çalışmış. "İş etiğini orada öğrendim" diyor. O dönemde henüz ürünün etiketini elektronik göze okutmak yok. Ürünün kodunu ya ezbere bileceksiniz ya da elinizdeki kod defterine bakacaksınız. Marissa şöyle demiş "O markette 20 yıldır çalışanların hızı dakikada 40 idi. Yani 40 parça malı kasadan 1 dakikada geçirebiliyorlardı. Benim ise hızım 38 ile 41 arasında değişirdi."
Marissa, ekim ayında doğum yapacakmış. "Doğum iznimi kullanmayacağım" diyor. Yahoo, hamile bir kadını şirketinin başına geçiriyor. Hamilelik ve doğum sonrası bir kadının iş üretkenliğinin azalacağı ortada. Ancak buna rağmen Yahoo ona dümeni vermiş. Çünkü Marissa'nın potansiyeli ve ondan bekledikleri çok yüksek.
Esnek çalışma ve teknolojinin de yardımıyla Marissa bu yoğun dönemi de atlatacaktır. Sanırım Marissa hakkında daha çok şeyler yazılacak. Bunlar benim dış basından derlediklerimdi.
Bir yorum
Yazıya başlarken sorduğum sorunun cevabını nasıl verdiniz? Bu herkese göre değişebilir. Benim cevabım, "yukardakilerin hepsi", yani e şıkkı. Çünkü ülkemizde hala kadını sadece kadın olarak, sadece doğurgan bir makina olarak görme hastalığından kurtulmuş değiliz. Kadın, bizde politikacının sadece nutuklarında var. "Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz" diyen Ziya Paşa'nın ne kadar haklı olduğunu görmek için uygulamalara bakın. Örneğin, millet meclisindeki kadın milletvekili ya da kamudaki kadın yönetici sayısına bakın. Beyin değerli ise bunun kadını erkeği ayırımı olmamalıdır. Bu ayırımı yapan beyinler eksik beyinlerdir.