İtalyan Spagettisi

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

 

İtalyan seçimleri spagetti gibi sonuç verdi. Aynen spagetti gibi karmakarışık bir görüntü çıktı ortaya. Bu görüntü farklı mesajlar da içeriyor. Mesajları olumlu bulanlar olduğu gibi ortaya çıkan sonuçtan  memnun olmayan çevreler de var.

İtalyan halkının oyları dört parti arasında dağıldı.  İktidarın belirlendiği alt mecliste çoğunluğu merkez-solun kazandığı anlaşılıyor. Ancak merkez solu seçimin birincisi yapan çoğunluk marjı  tek başına  iktidar olmasına ya da  güçlü bir koalisyon kurmasına yetmeyecek kadar düşük.

Senatoda çoğunluğu kazandığı anlaşılan merkez- sağın çoğunluk marjı da düşük. Ama bu bağlamda marjın küçük olması çok önemli değil. Zira senato çoğunluğu merkez sağa kendi dışında kurulacak hükümetlerin icraatını engelleme, öteleme imkanı veriyor. İtalyan siyasetinin bilinen özellikleri bu imkanın sonuna kadar kullanılabileceğini  gösteriyor.

Bu durumda önümüzdeki dönemde İtalya'da güçlü ve etkili bir hükümetin  kurulup, koşulların gerektirdiği yönde icraat yapma olasılığı yok denecek kadar düşük. Tersine,  İtalyan siyasetinin belirsizlik üreten siyesi çekişmelerle dolu etkisiz bir dönem geçireceğine ve kısa sürede yeni bir seçime gidileceğine kesin gözüyle bakılıyor.
                                            *                 *                  *
Seçimlerin bu tür sonuçlar üretmesi ekonomi çevrelerinde genel bir memnuniyetsizlikle karşılandı. Memnun olmayanların başında  mali piyasalar geliyor. Daha seçim sonuçları  kesinleşmeden  piyasalar tepki verdiler. Piyasalarda  oynaklığın artmış olması  bu memnuniyetsizliği gösteriyor.

Piyasaların  seçimde ortaya çıkan İtalyan  spagettisinden  memnun  olmamalarının üç temel nedeni olduğu söylenebilir. Seçim sonuçları ileriye dönük ciddi bir belirsizlik yarattı. Mali piyasalar  belirsizlik  sevmez. Bu bir. Avrupa'nın büyük ekonomilerinden birisi olan İtalya'nın ciddi bir siyasi güçsüzlük sorunu yaşaması muhtemel.  Mali piyasalar siyasi karar  zafiyetini sevmez. Bu iki. Bir süredir uygulanan istikrar politikalarının uygulanma şansının kalmadığı gibi bir sonuç çıktı ortaya. Mali piyasalar yerine iyi tanımlanmış, koşullarla uyumlu yeni bir politika tasarımı konmadıkça  uygulamadaki politikaların değiştirilmesini sevmez. Bu da üç. 

Genel olarak Avrupa Birliği'nin  iktisadi zafiyet içinde olduğu bir dönemde büyük üyelerden birisi olan İtalya'da bu koşulların ortaya çıkmasının bulaşıcı etkileri olması kaçınılmaz. Dolayısıyla,  İtalyan seçim sonuçları  dünya ekonomisi açısından da sorun yaratma potansiyeline sahip.  Tam da Avrupa sorunu  çözülme yoluna girdi derken böyle bir durumun ortaya çıkmasının memnuniyetsizlik yaratması pek şaşıracak bir durum değil.
                                                  *                  *                    *                                               
Genel memnuniyetsizliğe karşılık seçim sonuçlarından  memnuniyet duyanlar da var. Kriz süresince Avrupa ülkelerine kemer sıkma (austerity) politikaları dayatılmasından, bu ülkelerin fakirleşerek dengelenmeye zorlanmasından hoşlanmayan, bunu yanlış  bulan  çevreler seçim sonucundan memnun olduklarını gizlemiyorlar. 

Bunlar seçmenin ne yaptığına değil ne yapmadığına bakıyorlar. Seçimde de kime oy verildiğinden çok kime oy verilmediğini önemli buluyorlar.

Aslında spagetti gibi karmakarışık bir sonuç üreten İtalyan seçimlerinde en net sonuç da bu bağlamda ortaya çıkmış sayılır.  Siyaset  dışından  gelip kemer sıkma politikaları  uygulayan  bürokrat kadro  (Monti ve arkadaşları)  siyasete soyunarak girdikleri seçimi çok düşük bir oy oranı  (yaklaşık yüzde on) ile son sırada tamamladı. Kemer sıkma politikası uygulayıcılarına seçimde hiç prim verilmedi anlayacağınız. Bu sonuç İtalyan halkının kemerlerin  sıkılmasına ve istikrar amacıyla fakirleştirilmeye önemli bir oy marjıyla karşı çıkmasının işareti olarak değerlendirildi.

Seçim sonuçlarının  kemer sıkma (austerity) programlarının  İtalya'da uygulanmasını zorlaştırdığı açık. Bu tür uygulamalara meraklı öteki ülkelere de güçlü bir mesaj verildiğini  söylemek de yanlış olmaz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018