İtalyan Bankaları ve Avrupa Endeksleri
Uraz ÇAY-SAXO CAPİTAL
Geçtiğimiz hafta açıklanan Fed tutanaklarında global ekonomi vurgusu bir kez daha faiz artışı sürecinde Fed’in karar vermesinde önemli bir faktör olduğu (ilk artışı 2015 Eylül ayında yapmamasının da nedeniydi) anlaşılırken global ekonomide en önemli faktörlerden biri olan finansalların varlık fiyatlamalarında önemli bir yere sahip olduğu hatırlanmalı. Sene başında endekslerde yaşanan (negatif faiz politikaları başlıca) gerilemede başrolü oynayan bankacılık sektöründe ABD finansalları görece pozitif ayrışırken Avrupa tarafında işlerin ne kadar karışık olduğu İtalyan bankalarından anlaşılıyor. Sorunlu/batık krediler AMB’sının genişlemeci politikaları üzerinde oldukça etkili. Merkez bankalarının ekonomik büyüme üzerinde giderek azalan etkisinin (Yen ve Euro fiyatlamalarından net şekilde anlaşılan) şirketler tarafında şubat ortasından itibaren yaşanan rallide tekrardan bir düzeltmeye girilmemesi açısından hükümet politikalarının 2016 ikinci yarasında daha önemli rol oynayacağı söylenebilir. İtalya bankacılık endeksinin önemi tam olarak bu noktada bir risk algısı faktörü olarak karşımıza çıkıyor. İtalya bankacılık sektörü sorunlu kredileri €360 milyar büyüklüğüne ulaşırken bankacılık sektörü kurtarma fonu, finans bakanı Pier Carlo Padoan’ın da gündeminde. Negatif görüşler kamu borcu/büyüme oranındaki yüksek seviye fon hakkında başarı beklentilerini baskılasa da uzun zamandır büyüme sorunlarını nerdeyse tek başına omuzlamak zorunda kalan merkez bankaları açısından oldukça olumlu bir gelişme olduğu söylenebilir.
Bilanço büyüklüğü açısından en önemli iki bankası olan UniCredit ve Intesa Sanpaola şubat ortasında gördüğü 52 haftalık en düşük seviyelere yaklaşırken İtalya gösterge endeksi AMB’sının tahvil alım programına şirket tahvillerini dâhil etmesiyle yaklaşık 10% yukarda. Bu ayrışmanın ne kadar daha devam edeceği sorunlu krediler fonu kadar ABD finansalları öncülüğünde başlayan bilanço sezonuyla da ilgili. Sabit getirili kıymetler alım – satım karları, finansal piyasalarda ilk çeyrek yaşanan volatilite nedeniyle geçtiğimiz sene aynı döneme göre gerileyen yatırım bankacılığı aktiviteleri ve negatif faiz/yatay verim eğrisi nedeniyle net faiz marjları finansallar ve endeksleri etkileyecek önemli gelişmelerden olacak.