İşverenler tarafından ücretliler adına...

Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK VERGİNİN GÜNDEMİ [email protected]

 

İşverenler tarafından ücretliler adına Bireysel Emeklilik Sistemi'ne ödenen katkı paylarının ticari kazancın tespitinde indirimi

 

 
29.06.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 6327 sayılı "Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile bireysel emeklilik tasarruf ve yatırım sistemine katılanlara sağlanan vergi avantajları artırılmış, ayrıca devlet desteği sağlanmıştır. Anılan düzenlemelerle ilgili 12 Temmuz 2012 tarihinde DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanan "Bireysel Emeklilikte Vergi Avantajları Artırıldı Devlet Katkısı Sağlandı" başlıklı yazımızda gelir vergisi avantajı ve devlet katkısı üzerinde durulmuştu. Bugünkü yazımızda ise işverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı paylarının ticari kazancın tespitinde indirimi ile ücret matrahından indirimi konularına değinilecektir.
 
Bilindiği üzere; Gelir Vergisi Kanunu'nun 40'ıncı maddesinde, işverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı paylarının madde 63'te belirtilen hadler çerçevesinde gider yazılmasına müsaade edilmişti. Keza, 63'üncü madde uyarınca; ücretlilerin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigortaları için "hizmet erbabı tarafından ödenen" primler ile bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı paylarının gelir vergi matrahından indirimine izin verilmişti. Ancak, indirim konusu yapılacak prim, aidat ve katkıların toplamının, ödendiği ayda elde edilen ücretin %10'unu yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacağı hükme bağlanmıştı.
 
6327 sayılı Kanun ile 193 sayılı Kanunu'nun 40'ıncı maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı bendi değiştirilmiş ve %10 olan oran %15'e yükseltilmiştir. Öte yandan, anılan hüküm, işverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı paylarının, ücretle ilişkilendirilmeksizin, ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilmesine imkan tanımaktadır.
 
Bu madde kapsamda indirim konusu yapılabilecek tutarın toplamı, ödemenin yapıldığı ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacaktır. Gerek işverenler tarafından bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları, gerekse Gelir Vergisi Kanunu'nun 63'üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi kapsamında indirim konusu yapılacak hizmet erbabı tarafından ödenen şahıs sigortaları prim ödemelerinin toplam tutarı, ödemenin yapıldığı ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını da aşamayacaktır. ( 1/1/2013 tarihinden itibaren, 63' üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi kapsamında vergiye tabi ücret matrahının tespitinde dikkate alınacak şahıs sigorta primleri; sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla;
 
- Ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait birikim priminin alındığı hayat sigortası poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50'si ile
 
- Ölüm, kaza, sağlık, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerden müteşekkildir. Bireysel emeklilik için hizmet erbabı tarafından ödenen primler ise ücretin matrahından indirilememektedir.)
 
Gelir Vergisi Kanunu'nun 40'ıncı maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı bendi kapsamında yapılacak indirim, işverenler tarafından hizmet erbabına yönelik olarak sadece bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı paylarını içermekte olup, şahıs sigorta primlerini içermemektedir. 
 
Öte yandan, işverenlerce bireysel emeklilik dışında hizmet erbabı için diğer şahıs sigorta primleri ödenirse, ödenen şahıs sigorta primleri, işle ilgili olarak ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen ücret kapsamında olduğundan, brütleştirilmiş bu tutarlar da Gelir Vergisi Kanunu'nun 40'ıncı maddesinin (1) numaralı bendi çerçevesinde genel gider olarak her hangi bir tutar ve oran sınırlaması olmaksızın indirim konusu yapılabilecektir. (Ancak, işveren tarafından ödenen bu şahıs sigorta primleri ücretin gelir vergisi hesaplanırken gelir vergisi matrahından indirilemeyecek ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacaktır. Dolayısıyla, üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacak bu primler net kabul edilecek ve ilgili dönemde o kişinin ücretine uygulanan gelir vergisi tarifesi dikkate alınarak brütleştirilecektir. Bulunan bu brüt tutarlar ise ücret kapsamında giderleştirilecektir.)
 
Hem işveren tarafından bireysel emeklilik sistemine katkı payı ödenmesi hem de ücretli tarafından şahıs sigortalarına prim ödemesinin bulunması ve bunların toplam tutarının yukarıda belirtilen sınırı aşması halinde, indirimin öncelikli olarak ücret matrahının tespitinde mi yoksa ticari kazancın tespitinde mi yapılacağı konusu taraflarca, mükerrer indirime izin verilmeksizin, serbestçe belirlenebilecektir.
Örnek: Ücretlinin Kasım 2013 döneminde şahıs sigortalarına yaptığı prim ödemelerinin tutarı 200 TL'dir. Bu tutara ilave olarak ücretli tarafından 150 TL, işveren tarafından 150 TL olmak üzere bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payı tutarı 300 TL'dir.
 
Ücretli tarafından bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payı tutarı olan 150 TL hiçbir surette vergiye tabi ücret matrahından indirilemeyecektir.
Bu verilere göre;
 
- Aylık brüt ücret 2.000 TL
 
- Şahıs sigortalarına yapılan prim ödemesi (ücretli) 200 TL
 
- Bireysel Emeklilik Sistemi katkı payı ödemesi (işveren) 150 TL
 
- Önceki dönemlerde (Ocak-Ekim/2013) indirim konusu yapılmış toplam tutar (varsayılan) 600 TL
 
- Brüt ücretin %15'i 300 TL
 
İşverence ödenen katkı payı ile ücretli tarafından ödenen primlerin toplam tutarı 350 TL olmasına rağmen brüt ücretin %15'inin 300 TL olması nedeniyle, işçi ve işveren tarafından toplam indirilecek katkı payı tutarı 300 TL olacaktır.
 
İndirimde ücret matrahının tespitine öncelik verilmesi durumunda, ücretli tarafından ödenen prim tutarı 200 TL Gelir Vergisi Kanunu'nun 63/3'üncü maddesi uyarınca, ücretin safi tutarının tespitinde indirim konusu yapılacaktır. Aynı dönemde işveren tarafından ödenen katkı payı tutarının ise sadece 100 TL'lik kısmı ücretle ilişkilendirilmeksizin ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilecektir. İşveren tarafından ödenen ancak Gelir Vergisi Kanunu'nun 40/9'uncu maddesi uyarınca indirilemeyen 50 TL ise ücret olarak stopaj yoluyla vergilendirilmek suretiyle ticari kazancın tespitinde dikkate alınabilecektir. Asgari ücretin yıllık tutarı ayrıca dikkate alınacaktır.
 
Katkı paylarının ticari kazancın tespitinde dikkate alınabilmesi için; bireysel emeklilik şirketlerinin 4632 sayılı Kanunun 8'inci maddesinde yer alan hüküm uyarınca emeklilik branşında ruhsat almış şirketlerden olması gerekmektedir.
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Aramalı vergi incelemesi 26 Eylül 2019