İşte gelir dağılımında yıllardır değişmeyen çarpık tablo!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Gelir dağılımındaki çarpıklık yıllardır neredeyse aynı. İyiye gidiş sağlayamıyoruz, hatta bazı yıllarda gelir dağılımındaki bozukluğun daha da belirginleşmesini önleyemiyoruz. 2018 de bu yıllardan biri.

Aslında bırakın geri gitmeyi, yerimizde sayıyor olmamız bile çok kötü ama durumumuz yıllardır düzelmiyor.

TÜİK dün 2018 yılının gelir dağılımı ve yaşam koşulları istatistiklerini açıkladı. Açıklamada yüzde 20’lik grupların gelirden aldıkları paya yer verildi. Biz biraz daha detaya inip yine TÜİK verilerinden hareketle yüzde 5’lik grupların toplam gelirden nasıl pay aldıklarına bakmak istiyoruz. Üstelik yalnızca son birkaç yıla değil, son on yıla bakacağız.

Zengin giderek daha zengin

2009-2018 dönemini kapsayan on yılın verileri gösteriyor ki en yoksul yüzde 5’lik kesimin toplam gelirden aldığı pay yüzde 1’i hiç aşmıyor. Bu kesimin payı yüzde 0.9-1.0 düzeyinde seyrediyor.

En yoksul yüzde 5’lik kesim 2018 yılında toplam gelirden ancak yüzde 0.9 pay alabilirken, en zengin yüzde 5’lik kesimin aldığı pay yüzde 21.5 düzeyine çıktı. En zengin yüzde 5’in payında 2017’deki yüzde 21.3’e göre bir miktar artış var.

Bu grubun payı 2014 yılındaki yüzde 18.4’e göre ise tam 3.1 puan artmış durumda.

Yani zengin, giderek zenginleşiyor.

Yüzde 5=Yüzde 50!

En zengin yüzde 5’in toplam gelirden aldığı payın yüzde 21.5 olduğunu belirttik.

Peki, en yoksuldan başlayarak nüfusun acaba yüzde kaçı toplam olarak yüzde 21.5’e yakın gelir elde ediyor dersiniz...

Yaklaşık yarısı kadar! İnanılmaz değil mi!

Nüfusun yarısı toplam gelirden yüzde 23.6 pay alabiliyor. Yani nüfusun yüzde 5’in elde ettiği gelir neredeyse nüfusun yarısının gelirine eşit.

Birkaç karşılaştırma daha yapalım.

Toplam gelirin yarıdan biraz fazlasını, yüzde 53’ünü nüfusun yüzde 80’i paylaşıyor. Kalan yüzde 47 ise en zengin yüzde 20’lik grubun.

Nüfusun yüzde 90’ı toplam gelirden ancak üçte iki kadar pay alabiliyor. Kalan üçte bir ise nüfusun yüzde 10’una gidiyor.

2019’da daha da bozulabilir

Gelir dağılımına ilişkin 2019’un gerçekleşmesi bir yıl sonra açıklanacak. Muhtemeldir ki gelir dağılımının daha da bozulduğunu göreceğiz.

Buna yol açacak en büyük etken herhalde işsizlikte yaşanan artış olacaktır. İşsizliğin artması ister istemez gelir dağılımındaki bozulmayı daha belirgin hale getirecektir.

Yaşam koşullarındaki zorluklar da hep aynı

TÜİK’in yaşam koşullarıyla ilgili açıklamasına da satır başlarıyla değinelim. Ama önce şunu belirtelim, bu sorunlar da yıldan yıla öyle ne çok artıyor, ne de hafifliyor.

Yaşam koşulları verilerinde neler mi dikkat çekiyor:

- Okuryazar olmayanların yüzde 27.5’i, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 23.6’sı, lise altı eğitimlilerin yüzde 12.1’i, lise ve dengi okul mezunlarının yüzde 5.8’i, yüksek öğretim mezunlarının ise yüzde 2.2’si yoksul.

- Nüfusun yalnızca yüzde 59’u kendi konutunda oturuyor. Yüzde 39.6 konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu, yüzde 36.2’si sızdıran çatı, nemli duvar, çürümüş pencere çerçevesi gibi sorunlar yaşıyor.

- Nüfusun tam yüzde 70.4’ünün konut alımı ve konut masrafları dışında taksit ödemesi ve borcu var.

- Nüfusun yüzde 58.3’ü evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını karşılayacak durumda değil. Yüzde 11.5’lik kesim de konut masraflarının çok yük getirdiğinden yakınıyor.

Konut satışlarında canlanma

Konut satışları bu yıl ilk kez ağustos ayında geçen yıla göre arttı. Bu toparlanmada en büyük etkiyi konut kredisi faizlerinin düşürülmesi yaptı.

Zaten veriler de artışın kredi faizleri kaynaklı olduğunu somut biçimde gösteriyor. Ağustosta ipotekli konut satışında geçen yıla göre tam yüzde 168 oranında artış görüldü.

Toplam konut satışındaki artışın oranı ise yüzde 5.1 oldu.

Konut satışına ilişkin verilere daha sonraki bir yazımızda detaylı olarak yer vereceğiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar