İstanbul ve Antalya turizmini zor günler bekliyor

Terörizmin sıradanlaştığı bir ülkede, ne turizm hesapları yapılabilir, ne iş hayatı normal seyrinde devam edebilir, nede günlük hayatın düzeni kalır. 12 Ocak Sultanahmet,17 Şubat Bakanlıklar,13 Mart Kızılay ve 19 Mart Taksim bombalı eylemleri sonucunda insanlarımız adeta şoka girdi. Kendi şehrinde sokağa çıkmaya işine, alış verişe gitmeye korkmaya başladı. Taksim saldırısından sonra cumartesi ve pazar günü adeta sokaklar eskiden yapılan nüfus sayımlarını hatırlattı. Turizm sektöründe baş gösteren sıkıntılı günler 2015 yılının başlarında görülmeye başlanmıştı. Suriye ve Irak’ta baş gösteren iç savaş ülkemizi de tehdit etmeye başladı. Sınırlarımız adeta yol geçen hanına dönmüştü. Güneydoğu sınırlarımızdan kimin gelip kimin geçtiğini belli değildi. Diğer ülkelerden gelen cihatçı ve savaşçı gruplar adeta ülkemizde cirit atıyordu. Avrupa’dan gelen ziyaretçiler bu yüzden tatillerini diğer Akdeniz ülkelerine kaydırmaya başlamıştı. Birde buna Kasım ayında ortaya çıkan Rusya savaş uçağı krizi, ardından Sultanahmet’te Alman turistlerin canlı bomba saldırı ile yaşamını yitirmesi, yine Taksim İstiklal Caddesi’nde canlı bomba eylemi ile 3 İsrail ve 1 İran vatandaşının yaşamını kaybetmesi tüm bu olaylara tuz biber oldu. Eğer bu saldırılar yaz sezonuna doğru turizm bölgelerine kayacak olursa ülke ekonomisi, otel sahipleri, çalışanlar ve tedarikçiler için bir krize dönüşebilir. Son günlerde ortaya çıkan süt alımlarına dikkat ettiğimizde ciddi anlamda bir düşme söz konusu bunun sebebi olarak yaz sezonunda gelecek turistlerin rezervasyonlarında ciddi düşüşler olması bunun doğal sonucu olarak tedarik şirketlerinin yaz sezonu için stok yapmayarak alımlarını durdurması söz konusu olmuştur. Ülkemiz için turizmde iki önemli şehir var. Yurt dışından gelen turistlerin en çok ziyaret ettikleri şehirler İstanbul ve Antalya. Yaz sezonu olmadığı için Antalya ile ilgili verileri değerlendirme şansımız şu an için yok. Ama İstanbul için ocak-şubat aylarını geçmiş yıllara göre değerlendirelim. Grafikte görüldüğü gibi Sultanahmet’teki canlı bomba saldırısı ile birlikte şubat ayında gelen turist sayısında ciddi bir düşüş var. Eğer şubat ayının geçen yılki gibi 28 gün olduğuna göre hesap edecek olursak %12 lik bir düşüş gözüküyor. 19 Mart Cumartesi günü meydana gelen canlı bomba eyleminden sonra bundan sonraki aylar için ortaya ciddi boyutta bir düşüş meydana gelebilir. 

2012-2015 Ocak-Şubat döneminde İstanbul’a gelen turist sayısında her yıl ortalama %15’lik bir artış söz konusu iken 2016 yılında %4’lük bir düşüş söz konusu. İstanbul’a gelen turist sayısını aylara göre incelediğimizde en düşük sezon olarak kış ayları. Yaz aylarında ise gelen turist sayısında kış aylarına göre iki kat artış olmaktadır. Ülkelere göre birinci sırada Almanya ikinci sırada İran üçüncü sırada Rusya’ dan gelen turistler oluşturmaktadır. Rusya ile yaşanan krizden dolayı Rus turist sayısı 2016 yılında yarı yarıya azalmıştır. Son saldırı ile ölen turistlerin İsrail (Amerika) ve İran vatandaşı olması en çok ziyaretçi aldığımız ülkelerden ciddi kayıplar ortaya çıkacak. Kış döneminde Türkiye’ye gelen her 100 turistten 55’i İstanbul’a gelmekte, kişi başı turist harcamalarında en yüksek şehir olmakla birlikte, aynı zamanda kültür, kongre turizmi faaliyetleri olmaktadır. 2015 yılında İstanbul 12 milyon 415 turist ağırlayarak ülkemize gelen yabancı turistlerin %35’ini, Antalya ise 10 milyon 870 bin turist ile gelen yabancı turistlerin %31’ini ağırlamakta. Antalya’ya gelen turistlerin %29’unu Almanlar %26’sını Ruslar oluşturmakta. Son bomba saldırıları ile Alman ve Avrupalı turistleri, uçak krizi ile de Rus turistleri kaybedebiliriz. 

Yukarıdaki grafikte ise terör eylemleri veya iç karışıklıklar sonucu Tunus’a gelen turist sayılarının değişimini göstermektedir.