İşsizlikte bugünler iyi günler, tadını çıkaralım!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Hani fiyat etiketlerinin çoğu öyledir ya, örneğin 99.9 liradır herhangi bir ürün, 100 değildir; işsizlik de kasım ayında yüzde 9.9 ile etiket gibi duruverdi. Hemen belirtelim, bundan kimse oranın özellikle yüzde 9.9’da tutulduğu gibi bir anlam çıkarmaya çalışmasın. Bizimki yalnızca bir benzetme.

Ama aslında yüzde 9.9 çoktan geride kalmış bir oran. Bir ay sonra aralık verisi açıklandığında çok büyük olasılıkla çift haneyi göreceğiz. Bu da normal sayılmalı. Biliyoruz ki bizde işsizlik oranı mevsimsel etkenlerle çanak eğrisi çizer. İşsizlik, yaz aylarında turizm ve tarımın etkisiyle geriler, bu sektörlerde istihdamın azalmasıyla kış aylarında da yukarı doğru bir dönüş yaşanır. Dolayısıyla aralık verisi çok büyük olasılıkla çift hane olacak.

Çift hane yalnızca aralıkla sınırlı kalmayacak ve öyle görünüyor ki bu yılın en azından ilk çeyreğinde de devam edecek. Geçmiş yıl eğilimleri bunu söylüyor. Ama, başka etkenler, bizi başka yargılara da yönlendiriyor.

Bugünleri arayacağız 

Geçen yılın ilk 11 ayındaki ortalama işsizlik oranı yüzde 9.7 düzeyinde. Aralık ayında gelecek işsizlik oranına göre yıl ortalamasının yüzde 9.7-9.8 dolayında gerçekleşmesi beklenmeli. 

Bu yılın ortalamasındaki işsizlik oranı beklentisi ise yüzde 9.5. Yüzde 9.5’lik bu beklenti, yüzde 4’lük büyüme hedefine göre. Yani, Türkiye bu yıl yüzde 4’ten daha hızlı bir büyüme kaydederse işsizlik oranımız doğal olarak aşağı inecek, yok eğer büyüme yüzde 4’ün çok altında kalırsa bu kez de ters yönde bir gelişmeyle işsizlik oranı yüzde 9.5’in üstüne çıkacak.

Sizce, hangi senaryo gerçekleşebilir görünüyor? Bu yıl yüzde 4’ten fazla büyür ve işsizlik oranını daha da aşağı mı çekeriz, yoksa tersi mi olur?

Kaldı ki, 2013 yılı işsizlik oranı yüzde 9.7-9.8 düzeyinde oluşacak, büyüme ise yüzde 4 dolayında. Oysa bu yıl yüzde 4’ü yakalamak hiç mümkün görünmüyorken, yüzde 9.5’lik işsizlik zaten iddialı bir oran.

Doların 2013 yılı ortalaması 1.90’dı, bu yıl şimdiye kadarki dönemde oluşan ortalama 2.22. Euroda 2013 ortalaması 2.53’tü, bu yılın ortalaması 3.02. Önümüzdeki dönemdeki gelişmeler, yılbaşından bugüne kadar oluşan ortalamayı 2013’e mi yaklaştırır, yoksa makas daha da mı açılır?
Bu kur düzeyi ve beraberinde gelişen belirsizlik, Türkiye’yi daha çok üretime, yatırıma mı yönlendirir, yoksa herkes üretimden, tüketimden, yatırımdan olabildiğince kaçınmayı mı tercih eder?
Yani, bu yıl daha az üretecek, daha az büyüyecek bir Türkiye var. Hem zaten daha şimdiden en yetkili ağızlar bile büyümenin yüzde 4’ün altında kalabileceğini söylemeye başladı. Dolayısıyla 2014’te büyüme daha düşük gerçekleşecek, işsizlik de yüzde 9.5’lik hedefin hatırı sayılır ölçüde üstüne çıkacak; bundan kaçış yok. İşte o yüzden diyoruz ya, “İşsizlikte bugünler iyi günler, tadını çıkaralım” diye…

2014’teki değişiklikler 

Bu arada TÜİK, işgücü istatistiklerinde bu yıl bir dizi değişikliğe gidecek. 

6 Aralık 2012 tarihli Büyükşehir Yasası’na göre belirlenen 2014 idari bölünüşü kent-kır yapısında farklılığa neden olduğu için artık kent-kır ayrımı bazında istatistik açıklanmayacak.

Mevcut durumda, hanehalkı işgücü anketi yılda 12 hafta uygulanıyordu, 2014’le birlikte yılda 52 hafta anket yapılacak. Böylece; elde edilen tahminler seçilmiş bir zaman dilimi yerine, tüm dönemdeki ya da yıldaki durumu yansıtacak ve mevsimsel değişimler daha rahat yakalanabilecek.

aktas_tablo.jpg

aktasss.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar