İşsizlik düşüyor, iyi hoş da izaha muhtaç bazı detaylar var

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Geçen yılın mart ayında yüzde 10.6 olan işsizlik oranı bu yıl aynı ayda yüzde 10.1'e düştü. Geçen yılın martında 3 milyon 69 bin olan işsiz sayısı da bu yıl 3 milyon 23 bine geriledi. İstihdam edilenlerin sayısı ise mart ayları itibariyle tam 1 milyon 40 bin kişi artarak 25 milyon 953 binden 26 milyon 993 bine çıktı. 

TÜİK tarafından geçen hafta açıklanan istihdam verisinin özeti böyle. Rakamların yönü iyi... Ne var ki, bazı detaylar dikkat çekiyor. Başka verilere bakıyoruz; örneğin büyümeye, örneğin piyasadaki yakınmalara ve gidişata, istihdam verileriyle pek de uyuşmayan bir tablo çıkıyor gibi oluyor, böyle yorumlar yapılıyor. 

Rakamlar TÜİK'ten, yorumlar piyasadan... Bize de aktarmak, sizlere nakletmek düşüyor.

İstihdam artışının kaynağı

Girişte de belirttik. İstihdam son bir yılda tam 1 milyon 40 bin kişi arttı. Mart 2015 itibariyle ise bir yılda istihdamda 370 bin kişilik bir artış vardı. Toplam istihdam artışı hız kazanabilir, mümkündür; ama bazı detaylar var ki işte onlara yakından bakmak gerekiyor.

Örneğin son bir yılda işveren sayısında 128 bin artış olması... Örneğin, yine bu son bir yılda kendi hesabına çalışanların sayısının 105 bin artması... 

Oysa geçen yıl martta hem işveren sayısında, hem kendi hesabına çalışanların sayısında 2014'ün martına göre düşüş vardı. 

Yani ne oldu; geçen yıl ekonomi adeta küçülüyor, iş yapma arzusu köreliyordu da bu yıl tersine çok büyük bir canlanma mı var. Hemen "Ama büyüme hızlandı" denilecektir. Ona da geleceğiz. 

Mart itibariyle son bir yılda kendi hesabına çalışanların sayısındaki 105 bin kişilik artış neyse de, işveren olarak, yani yanında en az bir kişiyi de istihdam edecek şekilde iş hayatına atılanların sayısında kaydedilen 128 bin kişilik artışa ne demeli...

Ekonomi çok canlıdır, bu artış çok normal bulunabilir. Öyle bir durum da pek gözlenmiyor. GSYH'deki artışın işveren sayısındaki artışı izah ettiği söylenebilir mi, zorlama bir yorum olur gibi. 

İşveren ve kendi hesabına çalışmaya başlayanları tarım ve tarım dışı olarak izliyoruz. Kendi hesabına çalışanların tarımda azaldığı, tarım dışı kesimde ise 143 bin kişi arttığı dikkati çekiyor.

Yani son bir yılda 18 bini tarımda, 110 bini tarım dışında olmak üzere işverenlerin sayısında kaydedilen 128 bin kişilik artış çok dikkat çekicidir ve izaha muhtaç durumdadır.

Büyüme ve istihdam  

Gelelim ilk çeyrekteki büyümeye ve bunun istihdama olan etkisine... GSYH ilk çeyrekte yüzde 4.8 oranında büyüdü. Bu, her ne kadar kimi çevreler için sürpriz bir oransa da, aslında sanayi üretimini yakından izleyenler için hiç de sürpriz sayılacak bir oran değildi. Sanayi üretimi ilk çeyrekte yüzde 5.6 artmıştı, bunun etkisiyle zaten GSYH artışı yüzde 5'e yakın bekleniyordu. Hem zaten TÜİK'in sanayi üretimi artışı yüzde 5.6 düzeyindeyken, GSYH kapsamındaki sanayi sektörü büyümesi yüzde 5.9'u buldu. 

Rakamların detayına inmeden, hemen şu görüş dile getirilebilir: 

"Tamam, bakın istihdam artışının kaynağını arıyordunuz, işte sanayideki büyüme. Sanayideki bu hızlı büyüme istihdama da etki etmiş belli ki..."

Hayır etmemiş! Sanayi sektöründeki büyümenin yüzde 6'ya yaklaştığı ilk çeyrekte sanayideki istihdam ne kadar mı artmış? Artmamış ki... 

İlk çeyrekteki sanayi istihdamı, geçen yılın 12 bin kişi altında kalmış. Dahası var; imalat sanayindeki istihdam düşüşü 41 bin kişi bulmuş. Düşüşün 12 binde kalmasını imalat sanayi dışında kalan madencilik ve elektrik, gaz, su sektörlerindeki istihdam artışı sağlamış. 

Ne olmuş, sanayi üretimi, istihdam gerilerken artmış. Peki verimlilikte mi büyük bir sıçrama gerçekleştirilmiş? Yoksa kapasite kullanımı mı tırmanmış? Ya da üretim biçimimiz değişmiş ve sihirli bir değnek değmişçesine emek yoğun üretimden sermaye yoğun üretime mi geçmişiz bir yılda?

İstihdamın iktisadi faaliyet kollarına göre dağılımında dikkati çeken ayrıntı şu; 1 milyon 40 bin kişilik istihdam artışının tümüyle hizmetlerden geldiğini gösteriyor. Hizmetlerdeki artış tam 1 milyon 20 bin kişi. Bu artışın da üçte bire yakın oranda 289 bini eğitimden kaynaklanmış. 

Kayıt dışındaki artış 

Geçtiğimiz günlerde Betam'ın bir çalışmasından alıntı yaparak asgari ücrete yılbaşında gelen yüzde 30'luk zammın sektör bazında kayıt dışılığı nasıl etkilediğini bu köşeye taşımıştık. 

Bu kez mutlak değer üstünden bakmak istiyoruz duruma. Mart itibariyle son bir yılda kayıt dışı çalışanların sayısında tam 370 bin kişilik bir artış oldu. Bu dönemde istihdam 1 milyon 40 bin kişi artarken, bu istihdamdaki artışın üçte birden fazlası kayıt dışı artıştan oluşmuş durumda. Söz konusu kayıt dışı kavramıyla, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların kastedildiğini belirtelim.

Burada ilginç olan şu. Tarım dışında kendi hesabına çalışanların sayısında 143 bin kişilik artış olduğunu vurgulamıştık. Peki tarım dışında kendi hesabına "kayıt dışı" çalışanların sayısındaki artış ne kadar, tam 150 bin kişi. Yani teoride, son bir yılda kendi hesabına çalışmaya başlayan tarım dışındaki 143 bin kişinin tümüne ek olarak, daha önce yine kendi hesabına çalışan 7 bin kişi de bu son bir yılda kayıt dışı çalışmayı tercih etmiş. 

catsgrrggrgrrg.jpg

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar