İsmail Çoban ile Şölen sohbeti....
1990’ların ortalarından bu yana tanıdığım ve izlediğim İsmail Çoban ile bir araya gelip, üretimleri ve yatırımları konusunda sohbet ettik.
Çoban ile ilk sohbetimizde yıllar önce çikolatacılığa girişlerinin ilginç öyküsünü dinlemiştim. Sivas’ta hayvancılık yapan aile soğukta hayvanlarının kırılıp telef olması sonucu, hayvanlarını satıp, Gazientep’e göçüp üç katlı bir ev yapıp ilk iş olarak orada alt katta kozmetik üretimine başlamışlar, bir süre sonra ailenin büyük oğlu İsmail, babasını herkesin kullandığı bir ürün olan çikolata üretimine başlamaya ikna etmişti. Bu ikna da bir arkadaşının yanında İzmir’de çikolata üretimini öğrenebileceği bilgisi de ikna edici olmuştu...
Gaziantep fabrikalarını 1990’ların ortalarında gezdiğimde yakın çevre ülkelerine ihracat yapmaya başlamışlardı.
Şimdiki büyüklüklerini sorduğumda, önce dünyada ve ülkemizde çikolata tüketim rakamlarından söz etti. “Almanya’da kişi başına tüketim 10, İngıltere’de 11, İsviçre’de 12 kilo, Avrupa ortalaması da 5 kilo, bizde ise henüz 1.5 kilo” dedi. Bunun yarattığı imkanla her yıl yüzde 20 büyüme gösterdiklerini açıkladı. 2015 yılında 800 milyar lira olan cirolarını bu yıl 1 milyara ulaştırmayı hedeflediklerini belirtti. “Hem yurtiçinde gideceğimiz yol çok, hem de yurtdışında” dedi.
İhracatlarını sorduğumda, “Yaklaşık 100 ülkeye 200 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz. 10 milyon dolar üzerinde ciro yaptığımız ülkelerde raf yönetimini de kendimiz yapıyoruz. Turqualiti destekleri bu alanda önümüzü açtı/açıyor. Ar-Ge bölümümüzü sürekli geliştiriyoruz, yabancı uzmanlardan da destek alıyoruz.Ürün yelpazemizde 200 çeşit var. Çocuklar için Ozmo, büyüklerde Biskolata'da iki marka ile büyüyoruz” bilgisini veriyor.
Benim fabrikalarını ziyaret ettiğim dönemde 1800-2000 çalışanla 700-800 ton üretim yaptıklarını, bugün artık teknolojilerini çok geliştirdikleri için bir işçinin üretiminin o döneme göre üç kat arttığını açıklıyor. İsmail Çoban, ”Üretimde verimlilik kalite ve insan sağlığını önde tutuyoruz. Bu alanda bir Japon firmasıyla iş birliği içersindeyiz. 300 milyon liralık teknolojiyle fabrikalarımızı teknolojiyle donattık. ABD ve Kanada pazarlarına girebilmek için de yeni yatırımlara ihtiyacımız var. Onun çalışmasını yapıyoruz. Önümüzdeki 5 yıllık planımızda bu ülkeler var. Ama daha hızlı sonuç alabiliriz” diyor.
Üretimlerinde pazarlara göre farklılıkların söz konusu olduğunu anlatan Çoban, Ortadoğu coğrafyası için ürettikleri ürünlerde tatlının, Avrupa için ürettiklerinde ise kakao yağının arttığını söylüyor. Çoban, “Bir yandan ülkemize döviz kazandıran üretim üssü olmayı amaçlıyoruz, bir yandan da satın alabileceğimiz bizi o pazarlarda büyütecek bir Avrupalı markayı satın alma arayışındayız” diyerek gelecekle ilgili düşüncesini de ortaya koyuyor.
Başka alanda yatırımları olup olmadığını sorduğumda, son dönemin moda yatırım alanı gayrimenkulde yatırımlarının 83 bin metrekarelik ofis binası Balans Güneşli olduğunu açıklıyor. “Ben gayrimenkulü bilmem. O nedenle uzmanlardan danışmanlık alarak, kaliteli bir sonuç ortaya çıkarabildik sanıyorum” diye o alandaki yatırımını değerlendiriyor.