İşletmeler dikkat! Bu da kurumsal sazan sarmalı

Ömer EKİNCİ
Ömer EKİNCİ Dönüşüm Rotası omer.ekinci@desnet.com.tr

Yeni olmayan ama sürekli güncel şekilde ticaret hayatımızı tehdit eden bir dolandırıcılık türü. Bu ya­zı da hem belki ticaret yapanlara bir uyarı olur hem de başta hukuk siste­mimiz olmak üzere ticareti düzenle­yen devlet kurumları da bu duruma bir çare bulur.

Bir firma kapınızı çalıyor. Gayet ku­rumsal bir havaya bürünüp, arkası­na bir hikaye yazıp kurumsal olduğu­na inandırıyor. Birkaç milyon liralık adetli bir siparişi olduğunu söylüyor. Satıcı rakamları duyunca heyecanla­nıyor. Dip fiyatlar veriyor sırf iş olsun diye. Yaz ayları, işler de sakin...Fiyat konusunda hiç pazarlığa girmiyorlar, aslında bu noktada bir anlamda ifşa da oluyorlar ama bunu herkesin gör­me şansı olmuyor.

Muhtemelen “Pa­zarlık edersek satıcıyı işten soğutu­ruz” düşüncesiyle fiyat kısmını he­men geçiyorlar. “Ödeme konusunda bize nasıl olanaklar sunuyorsunuz?” diye soruyorlar fiyatlardan sonra. “Si­parişle birlikte havale” dediğinizde de “O kadar ürün alıyoruz biraz vade ya­parsınız artık, ticaret bu” gibi sözlerle vade yapmazsanız kötü hissettiriyor­lar bir de.

Hikâye yazıyorlar

Bazı olaylarda da “Ürünleri getirin, havalenizi yapalım” diyorlar. Ürünle­ri koca koca araçlarla firmanın depo­suna kadar taşıyan, çok tedarikçi ol­muş maalesef. Gittiğinizde de çaylar, yemekler. O arada milyon dolarların havada uçuştuğu yalandan telefon gö­rüşmeleri, düzmece toplantılar. Göz boyamaya aralıksız devam ediyorlar.

Tam ödeme yapılacağı anda yepye­ni bir hikaye yazıyorlar. Daha bugün "100 milyon liralık bir yatırım yaptık, o yüzden de nakdimiz kalmadı ama çeki al, bizi de artık tanıdın, yerimizi gördün" deyip zihninizi bulandırıyor. “Çeki sordurayım” diyorsunuz. Ban­kacıdan gelen yanıt; “Çok eski, köklü firma, çeki de hiç yazılmamış.” Banka­cı çek yaprağı başına ödemek zorunda olduğu (bu yıl için 9 bin 270 TL) tutar kadar sorumlu.

Arka planı farklı

Oysa hikayenin arka planı farklı. Bu şebeke, kapatılmak üzere olan, sahibi oldukça yaşlanmış ya da atıl durum­da kalmış olan bir firmayı 50-100 bin liraya satın alıyor. Elbette kendileri ortaklar arasında yok; ya çok yaşlı ya akli dengesi bozuk birini bulup onu ortak gösteriyorlar. Bankadan çek def­teri alınıyor ve başlanıyor operasyo­na. Çeklerin hepsi aynı aya yazılıyor, o ay gelene kadar da adamlar ortada, hatta sizi iyi niyetli buldularsa arada "Nasılsa ticaretimiz var artık sizinle" deyip birkaç alım daha yapıyorlar. Da­ha da acısı, eğer şüpheye düşerseniz “Ürünlerin burada istersen gel al” di­ye sizi aptal yerine koymaktan da hiç çekinmiyorlar.

Ortada hırsızlık yok, elinizle vermişsiniz malı…

Çeklerin yazıldığı ay gelince de ta­sı tarağı toplayıp kayboluyorlar. Ma­lınızın yerini bilseniz bile polis gidip alamıyor çünkü ortada hırsızlık yok, elinizle vermişsiniz malı. "Çek öden­mezse arkasını yazdırıp avukata ver" diyorlar savcı ya da polise gittiğiniz­de. Çeki tahsil edemediğinizde gidip şikayetçi oluyorsunuz ve hukuk siste­mi bunu "Alıcı çekini ödeyemedi" gibi algılıyor. Malınızın yeri belliyse bile gidip elinizi sürseniz siz suçlusunuz.

Avukatınız bile "dava açma boşuna, yıllarca uğraşırsın, beş kuruş alamaz­sın" diyor ve milyonlarca liralık sto­kunuzu ellerinizle hediye edip bir de üstüne bir ay sonra da o faturanın ver­gilerini ödüyorsunuz.

Ticaret Bakanlığımıza açık çağrım­dır. Bu konuda önlem alınmalıdır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar