İSKİ’nin bir hizmeti: Kartlı sayaç cezası
Elektronik açılım
Bir bahar günüydü. Baktım kapıda bir usta. "İSKİ adına geldik. Su sayacınızın değiştirmesi gerekiyor. Elektronik sayaç takacağız ." dedi. Kendi kendime "Bravo İSKİ'ye. İşte buna elektronik açılım denir" dedim. Demek artık sayacı okuyan da olmayacaktı. Elektronik sayaç su sarfiyatını İSKİ'ye otomatik olarak bildirecekti. Olay bitmişti.
Ancak rüyam çabuk sona erdi. Sayaç elektronikti, ama kartı vardı. Ve karta hep kontür yükletecektik. Yani elektronik sayaç yardımı ile su parasını peşin ödeyecektik. "Ama bu daha geri bir sistem, istemem" diyecek oldum. Usta "Her işyerine takmak mecburi; herkese taktık"dedi.Kartlı sayacı "Oldu da bitti maşallah" şeklinde çok seri biçimde taktılar. Usta giderken şöyle dedi "Bu kartta bir miktar kredi var. Şimdi suyunuz akıyor, ama daha sonra kontür yüklemeniz gerekecek"
"Su ver Leylam, sabunlu kaldım"
Yeni sayacın hayatımıza girişini bir süre hissetmedik. Ancak kartlı yaşam gerçeği ile ilk tanışmamız acı ve sabunlu oldu. Banyoda tam sabunlanmıştım ki, birden su kesiliverdi. O zaman henüz yanımda bir yedek kova su ile banyo yapmıyordum. Silinmek süretiyle sabunlarımdan arınıp bilgisayarıma koştum. İSKİ'nin web sitesinde "Su Kesintisi" sayfasını açtım. Su kesintisi "VAR" ibaresini tıkladığımda "Çalışmanın tahmini olarak …… tarihinde saat 07: 57 civarı bitirilmesi öngörülmektedir" gibi dakikasına(!) kadar verilen tahmini bulacaktım. Hiç de öyle olmadı; su kesintisi yoktu. Şebeke suyu kesilmemişti, ama kartlı sayaç "kart" diye suyu kesmişti.
Kontürlü yaşam
Öğrenmenin maliyeti bazen yüksektir. O gün banyoda sabunlu kaldıktan, randevuma geç gittikten sonra kontür yüklemeyi öğrendim. Şimdi ayda bir kuyruğa girip, karta kontür yükletiyoruz. Kontür yükleyerek su almak, köy meydanındaki çeşmeye gidip su doldurmak gibi bir şey geliyor bana. Bu devirde şaka gibi bir şey. Fakat İSKİ'nin şakaları bitmedi. Derken yine bir gün kapı çalındı. Bir adam "İSKİ; su sayacınızı okuyacağım" dedi. "Ama bu kartlı sayaç, parasını peşin ödüyoruz; okumaya gerek yok ki " diye itiraz edecek oldum. "Olsun, okumamız gerekiyor" diye cevap verdi. "Ama niçin ?" diye sordum. "Sizin iyiliğiniz için" dedi adam. "Ne iyiliği?" dedim; aynı şeyi tekrarladı. Ama slogan şahane idi: "Sizin iyiliğiniz için". Aynı adam her ay gelip bizim iyiliğimiz için kartlı sayacı okumaya devam ediyor.
Bu iyiliğin hikmetini öğrenmek için İSKİ'yi aradım. Bir yığın kamuflaj dumanı arasından asıl amaç ortaya çıktı. "Büyük Birader" kaçak su kullanıyor muyuz diye bizi kontrol ediyordu.
Yanıltıcı reklam?
İSKİ, web sitesinde "Kartlı sayaç sistemine geçin" diye bir reklam var. İşte bu reklamın söyledikleri ve aklıma gelen sorular:
1-"Sayaç ve montaj parası ödemeyin"
Acaba İSKİ Avrupa Birliğinden bu iş için bedava bir fon mu buldu? Yoksa birisi, "su işi sevaptır" deyip bu sayaçları belediyeye bağışladı mı? Sayaçları takan ve okuyan firmalar da para almıyor, bunu hayrına mı yapıyor?
2-"Kademeli olarak su kullandıkça daha ucuza tüketin"
Ama bu başlığın alt tarafındaki açıklamaları okuyunca anlıyorsunuz ki, işyerlerine böyle uygulama yok. O zaman bu ibare yanıltıcı reklam sınıfına girmiyor mu?
3-"Fiyat değişikliklerinden etkilenmeyin"
Akaryakıt zammı gibi su zammı da otomatiğe mi bağlanıyor? Acaba suyu aldığımız ülkeler suya zam mı istiyor? Ama bir dakika, biz suyu petrol gibi dışardan almıyoruz ki…. Allah allah; peki o zaman allahın rahmetini niye bize bu kadar pahalıya satıyorlar???
4-"Kiracınız ile aranızda su faturası ihtilaflarına son verin"
Ama sitenin başka bir sayfasında "Ayrıca su kullanan her müşterinin mukavelesinin kendi adına olması kanuni bir mecburiyettir" deniliyor. Yani kiracılar su mukavelesini kendi adlarına yaptırıyorlarsa ev sahibi ile neden ihtilafa düşecekler ki?
5-"Dilediğiniz zaman, ihtiyacınız kadar su kredisi alın, fatura kuyruğuna girmeyin"
İSKİ'nin sözlüğünde kontür kuyruğu, beklemeden sayılmıyor mu?
Sonuç
Her şeyin kolaylaştığı bir devirde, böylesine ilkel ve insafsız bir sistemi Avrupa Kültür Başkentine yakıştıramıyorum. En zaruri ihtiyaç maddesi, suyu peşin ödemeye bağlayan bir zihniyeti kabul etmesi zor. Bütün bu parlak söylemler arasında, kamu hizmeti yapması gerekenler bize "Paran yoksa, sana su da yok" diyorlar . Allahın nimetini kullarından esirgiyorlar.
Kafamda bir dizi soru daha var: Sırf parayı peşin alalım diye vatandaşa verilen bu kartlı sayaç cezası niye? Her ay aboneyi kaçak su kullanıyor mu diye kontrol etmek, bu güvensizlik neden? Bu yeni sayaçlar ve bu kontrol bize kaça mal oluyor? Son sorum: Acaba bu soruların cevabını bilen veya verecek olan var mı?