İşiniz ile ilgili küresel düşünün

Dr. Bertan KAYA
Dr. Bertan KAYA YENİ DÜNYADA YÖNETİM bertan.kaya@dunya.com

Son birkaç yazımda özellikle orta ve bü­yük ölçekli şirketler için büyük düşün­menin gerekliliğine vurgu yaptım. Büyük düşünmek derken, önce kurumsallaşma, sonra küresel iş vizyonunu kast etmiştim.

Küçük olsun, güvenli olsun, bilindik olsun anlayışının doğru olmadığını düşünüyo­rum. Bir iş insanı dostum bundan seneler önce yatırım konusunda sohbet ederken, “yabancıların yatırım yapmakta istek­siz olduğu bir ortamda, yerlilerin yatırım yapması ne derece mantıklı?” diye sor­muştu. Üzerinde düşünmek gerek.

Küresel düşünmek bir zorunluluktur

Basiretli bir iş insanı duygusal değil ras­yonel karar verir. Yatırımlarını, faaliyetle­rini tüzel kişilik ve paydaşları açısından en doğru getiriyi sağlayacak şekilde plan­lar, yürütür.

Bu anlamda, ürün ve hizmetleri açısın­dan en doğru yatırım ortamı neresi ola­caksa oraya yönelir. Örnek olarak Mısır ve tekstilcileri verebiliriz. Konuya milliyetçi bir perspektiften bakabilmek için, rasyo­nalitenin de bu duygusallığı desteklemesi gerekir.

Akıl ve duygunun örtüştüğü dönemler, ki böyle dönemler yaşadık, iş insanı içe­ride yatırım yapar. Ancak bunların örtüş­mediği dönemlerde, küresel düşünmek zaruridir.

Eğer ürün ve hizmetlerimize güveni­yor, bunların dünyanın farklı ülkelerin­de üretilebileceğine ve satılabileceğine inanıyorsak, küresel bir vizyon ile hare­ket etmeliyiz. Küresel vizyon bir pakettir. Bunun içinde kurumsallaşma, yetkin ve yabancı dili iyi olan yeteneklerin istihda­mı, doğru ülkelerin hedeflenmesi, bu ül­kelere yönelik mevzuat ve pazar araştır­ması yapılması, bu ülkelerde nitelikli ma­li ve hukuki danışmanlık alınması, şirket kurulması, doğru organizasyonun oluştu­rulması, yatırım yapılan ülkeden insanla­rın da içinde bulunduğu doğru bir ekip ku­rulması, faaliyete geçilmesi ve tüm bunlar için yeterli finansman ayrılması gibi şart­lar söz konusudur.

İlk aşama

İlk aşama bu konuda bir kararlılık gös­terilmesidir. Doğrudan veya aracılı ihracat, temsil­cilik gibi adımlar atmış şirketlerin zaten ürünleri için bir pazar olup olmadığını ko­laylıkla anlarlar. Ancak ülke sınırları için­de başarı ile faaliyet gösteren ve yurt dışı pazarlara dair fikri olmayan firmaların da bu konuda kararlı bir duruşla işe başlama­ları gerekiyor.

Siz belirli bir ürün veya hizmeti dünya­da rekabet edilebilir kalitede yapıp yap­madığınızı araştırıp, olumlu bir görüş sa­hibi olursanız, sonraki adımlar daha hızlı atılabilir. Belki bir rakibiniz bunu başar­mıştır, bu size de bir sinyal verir. Ya da yurt dışında yerleşik benzer bir firma çok başarılı oluyordur, bu size bir sinyal verir. Kararlı şekilde ürün ve hizmetinizin, he­def ülkelerde bir karşılığı olup olmadığını tespit etmelisiniz.

İkinci aşama

Sonrasında, bu ülkelerde nasıl bir orga­nizasyon ile faaliyet göstereceğinizi plan­lamalısınız. Öncelikle bu ülkelerde bir ofis açmalı, tespitlerinizi bu ofis aracılığı ile doğrulamalısınız. Tavsiyem finansman gücünüz varsa dahi, hemen yatırıma giriş­meyin. Ülkeyi mevzuatı, pazarı ve rekabe­ti ile bir süre daha tanıyın. Danışmanlık alın. Oradaki ekibe yatırım yapın. Kapa­site oluşturun. Belki bu ülkeye ihracat ve bayilik bazlı girişler sizin için güvenli ola­bilir. Hizmet sektöründeyseniz, birkaç pi­lot proje yürütebilirsiniz. Bu projeler o ül­keye dair müthiş deneyim kazandırır.

Üçüncü aşama

Bu aşamada artık, ikinci aşamadan öğ­renmiş ve büyük yatırıma hazır hale gel­mişsinizdir. İyi fizibiliteler yaparak (yine doğru danışmanlar ile çalışmanız şartıy­la), finansmanı optimize ederek (borç-özkaynak), yatırıma yönelebilirsiniz. Bir diğer önerim, yatırım yapılacak olan ül­keden güvenilir ve sağlam ortaklar ile bu işi yapmaktır. Riski dağıtır. Sektörden ve­ya finansman sağlayabilecek potansiyel ortakları ikinci aşamadan araştırmanız faydalı olur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Business potpori 18 Mart 2025
Büyümek zorundayız 11 Şubat 2025