İşe şimdiden başlayabiliriz
Tuhaf bir ülkede yaşıyoruz. İktidarıyla, muhalefetiyle herkes yeni bir anayasa yapılması gerektiğini düşünüyor. Sonra, bu yolda adımlar atmak yerine, iktidar partisi anayasanın sadece bazı maddelerini değiştiriyor, doğrudan kabul için yeterli çoğunluk sağlayamadığından halkoylamasına sunuyor. Bu süreçte, muhalefetin çoğu maddeyi doğrudan onaylama önerisini de benimsemiyor. Halkoylaması yapılmasına kadarki dört aylık süre içinde, siyasi liderlerimiz ülkenin dört yanını, eşi görülmemiş bir yaz sıcağında dolaşıp, nutuklar atıyorlar. Cefakar vatandaşlarımız gidip onları dinliyor. İktidarımız, anayasa değişikliklerinin kabulünün ülkemizi bir siyaset cennetine çevireceğini, muhalefetimiz, siyasi bir cehennemin kapılarının açılmak üzere olduğunu savunuyor.
Kimse bu siyasi kutuplaşmanın dışında değil. Bazı yazarlar, evet oyu vermemeyi ihanetle bir tuttular.
Beyfendiliği ile tanınan bir sendika başkanı kendisinden beklenmeyen, zerafeti tartışmalı benzetmeler yaptı. "Heyecanla uygun olmayan sözler söyledim," diyerek sözünü geri almak yerine, tutumunda ısrar etti.
Bir bakanımız tasarıya karşı çıkanların aklı melekelerine ilişkin olumsuz değerlendirmelerde bulundu. Muhalefetten de, aynı yoğunlukta olmamakla birlikte, hoş olmayan sesler yükseldi.
Görülüyor ki, toplum olarak derin düşünce farklarımız var. Siyasi liderlerimiz bunları gidermek bir yana, keskinleştirerek siyasi kazanç sağlamayı umdular. Tutumlarının uzun vadeli sonuçlarını kestirmek zor, ancak şu anda keskin bir siyasi ayrışma yaşadığımız açık. Bunun giderilmesi şarttır.
Hepimizin anahatlarını benimsediği bir çerçevenin oluşturulması, bu çerçevenin sağladığı bütünlük içinde, aramızdaki farklılıkları demokratik yarışma aracılığıyla ifade edebilmemiz gerekiyor. Bunun yolu aşikar: Başlıca siyasi partilerimizin ve sivil toplumun katılacağı bir anayasa yapımı sürecini başlatmak.
Sert ve gerilimli bir kampanya yaşanmış olmasına rağmen, başbakanımız ve ana muhalefet liderimiz, yeni anayasa yapımına istekli olduklarını beyan ettiler. Sayın Kılıçdaroğlu halkoylaması sonrasında, yaşanan olumsuzlukları unutarak yeni bir anayasa için işbirliği yapmaya hazır olduğunu söyledi.
Sayın Başbakanımız da yeni anayasa gereğini zaten her fırsatta dile getiriyor. Acaba sözlerini hayata geçirebilirler mi? Maalesef bunun pek muhtemel olduğunu düşünmüyorum. Halkoylamasında evet-hayır farkının yüksek olması beklenmiyor (Bu yazı sonuçlar belli değilken yazıldı).
Bir süre sonuçların değerlendirilmesi, bunun genel siyaseti nasıl etkilediğinin tartışılması ile geçecektir. Hemen ardından da seçim sathı mailine girilecek. Anayasa tartışmalarından yeni kurtulan kamuoyu, bir ihtimal konunun yeniden gündeme gelmesini de istemeyecektir.
Yapılacak birşey yok mu? Bana göre var. Bir sonraki seçimde kimin iktidar kimin muhalefet olacağını şimdiden bilmiyoruz ama bugün parlamentoda temsil edilen partilerin seçim sonrasında varlıklarını parlamentoda veya dışında sürdüreceklerini biliyoruz.
Bu partilerin belirli esaslara göre görevlendireceği uzmanlardan bir komisyon teşkil olunsa, uzmanlar sessiz sedasız yeni bir anayasa taslağı üzerinde çalışsalar, hazırladıkları taslak seçimlerden sonra yasa yapımı sürecine girse, yeni anayasa yapımına tez elden başlanmış olur.
İşe neden şimdiden başlamayalım? Ne dersiniz?