İş, güç, enerji. Peki sonuç?
Lise yıllarımda Fizik dersinde hafızama kazınmış olan minik formül iş yaşantımda çoğu zaman ana rehberim oldu. İş nedir, sorusunun cevabı fizikte basittir, kat edilen mesafe ve harcanan enerji. Daha kısa deyimi ile kuvvet ile mesafeyi çarptığınızda yapılan işi bulursunuz. Fizik hocamın, temelleri anlattıktan sonra bu formülün aklıma kazınmasına sebep olan o vurucu sözü, "Yani arkadaşlar, koca bir kayayı günlerce itip yerinden bir santim kımıldatamazsanız, iş yapmış olmazsınız".
Buradan saygılarımı ilettiğim değerli hocam devamını getirmedi ancak ben tamamlayayım, evet fizik kanunlarına göre iş yapmış olmazsınız ancak muhtemelen ciddi bir çaba harcamışsınızdır. Ancak günümüz iş yaşantısında üstün çaba, iyi niyet, özveri veya muazzam gayret pek anlam ifade etmiyor. Yani iş yapmış sayılmanız ya da bir başarıdan söz edebilmek için yol kat etmeniz gerekiyor. Gerisi iyi niyetli bir çabadan öteye gitmez.
2011'e girdiğimizden bu yana GSM operatörleri arasında hemen hemen her alanda ciddi bir rekabet başladı. Bu güne kadar herkes reklamlarında işin bir ucundan tutup liderliğini, en önde olduğunu göstermeye çalışıyordu. Ancak artık daha önceden olmadığı kadar reklamlar üzerinden birbirlerine cevap vermeleri ve kimi zaman atışmanın dozunu artırdıklarını görüyoruz.
2011'in ilk kıvılcımı kuşkusuz Turkcell ve Vodafone arasındaki anayasa - bildirge kapışması ile oldu. Her ikisi hemen hemen aynı zamanlarda benzer bir reklam çalışması yapınca Avea bu fırsatı kaçırmadı ve her ikisini de tiye alan reklamını sundu.
Aslında reklamlar üzerinden atışmalar çok önceden bu yana devam ediyordu. Örneğin yine Vodafone'un "kımızı" sloganı ile biten Şafak Sezer'li reklamlarında devamlı inceden bir iğneleme yaptı. Turkcell'in yeni ÖzTürkcell reklamlarında nasıl bir tavır takınacağını şimdilik bilmiyoruz ancak atışmalara cevap verme olasılığı yüksek.
Peki, cam ekranda bu kadar atışmanın sonucu ne oldu? Madem meselemiz çabadan ziyade, iş yani harcanan kuvvet ile gidilen yolu bulmak. O halde özellikle numara taşımadan sonra operatörlerin abone sayılarına bir bakmak gerekiyor. BTK'nın raporlarına göre 2008 yılından bu yana abone sayısı anlamında pazar paylarında ciddi bir değişiklik yok. 2008'in birinci döneminde abone rakamları şu şekilde: Turkcell 35,2 milyon, Vodafone 17,2 milyon, Avea 10,5 milyon. Numara taşınabilirliğinden sonra aradan 3 yıl geçmiş ve 2011 yılının ilk çeyrek rakamları açıklandı. Buna göre operatörlerin abone sayılarındaki yeni dağılımları şu şekilde: Turkcell 33,05 milyon, Vodafone 16,84 milyon ve Avea 11,82 milyon. Numara taşıma konusundaki rakamlarda ise Vodafone liderliğini ilan etti, 10 milyon kişi. Yani bu üç yıl içerisinde 10 milyon kişi Vodafone'a geçmiş ancak gördüğünüz gibi abone sayısında artış yerine düşüş olmuş. Abone sayısını 1,3 milyon kişi ile artıran ise yalnızca Avea olmuş.
Ben tüm bu olaylardan ve atışmalardan sonra rakamlara bakarak çıkardığım sonuç şu ki, son üç yıl içerisinde operatörlerin pazar paylarında ciddi bir değişim olmadığına göre bu reklam tarzları başarılı olmamıştır. Hatta yıllardır kavgası yapılan numara taşıma bile rekabette ciddi bir değişim yaratmamıştır. Fizik kanunlarına göre ise ortada ciddi bir çaba ancak elde edilen iş yoktur.