İş akdini haklı nedenle fesheden taraf diğer taraftan ihbar tazminatı is
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 12.05.2005 tarihli 2004/26938 E. sayılı kararında iş akdini haklı nedenle fesheden işçinin, açtığı davada ileri sürdüğü ihbar tazminatı talebinin geçerliliğini değerlendirmiştir.
Bu karar, özellikle işçinin haklı nedenle feshi halinde işveren açısından ihbar tazminatı ödemek gibi bir yükümün doğup doğmayacağı noktasında önemli değerlendirmeler içermektedir.
Uygulamada sık sık görüldüğü üzere iş akdini çeşitli sebeplerle haklı nedenle fesheden işçiler açtıkları davalarda kıdem tazminatı yanı sıra ihbar tazminatı da istemektedirler.
İncelememize konu kararda; davacı işçi, ihbar, kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai ile maaş alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı işveren ise davacının iş akdinin işçi tarafından feshedildiğini belirterek davacının ihbar tazminatı hakkının doğamayacağını, davanın reddini talep etmiştir. Yerel mahkeme kararında davacının davasını kısmen kabul etmiştir.
Dosyanın Yargıtay tarafından temyizen incelenmesi neticesinde ise yerel mahkemenin ihbar tazminatının kabulüne dair kararı bozulmuştur. Yargıtay; yerel mahkemenin ihbar tazminatı talebini
kabul ettiğine ilişkin kararını bozarken gerekçe olarak iş akdinin, işçi tarafından feshedildiği olgusuna dayanmıştır. Yargıtay; kararında davacı işçinin Bölge Çalışma müdürlüğüne verdiği dilekçelerde, iş akdinin işverence feshedildiğine yönelik bir beyanı olmadığını, fazla mesai ücretinin ödenmediğini ve yakınmasının buna ilişkin olduğunu belirtmiştir. Yine işverence dosyaya sunulan tutanakta, davacı işçinin haklarını istediğine, aksi takdirde çalışmayacağına dair beyanının yazılı olduğu ve bu tutanağın içeriğinin tanıklarca doğrulandığı belirtilmiştir. Netice olarak
Yargıtay dosyadaki mevcut yazılar doğrultusunda ortada işçinin haklı nedenle feshinin söz konusu olduğunu belirtmiş ve yerel mahkemenin ihbar tazminatının kabulüne ilişkin hükmünü bozmuştur.
Görüldüğü üzere Yargıtay en başta feshin kim tarafından yapıldığını tespit etmiş ve kararını da bu değerlendirmeye göre şekillendirmiştir. Yargıtay; işçinin feshinin haklı nedene dahi dayansa
ihbar tazminatı hakkı doğurmayacağını açık şekilde ifade etmiştir. Bu karar iş akdinin işçi tarafından haklı nedenle bile olsa feshedilmesi halinde işçi lehine ihbar tazminatı hakkı doğmayacağını belirtmesinin yanı sıra, iş akdinin feshinin kim tarafından yapıldığının tespitine yönelik kriterler içermekte ve fazla mesai ücreti ödenmemesinin sonuçlarını da ortaya koymaktadır. Kararda da görüleceği üzere işçi iş akdini kendisi, fazla mesai ücreti ödenmediği için feshetmesine rağmen, iş akdinin işverence feshedildiğini iddia ederek ihbar tazminatı istemiştir. İşveren ise feshin işçi tarafından yapıldığını, ihbar tazminatı hakkının doğmadığını savunmuştur. Yargıtay iş akdinin işçi tarafından yapıldığını belirterek ihbar tazminatı talebini ret etmiştir. Yargıtay feshin işçi tarafından
yapıldığı sonucuna ulaşırken davacı işçinin Bölge Çalışma’ya verdiği dilekçelerin içeriğini ve en önemlisi işverence sunulan, tanık ifadeleri ile desteklenen tutanağı baz almıştır. Dolayısıyla işçi tarafından iş akdinin feshi anlamına gelecek tarzda tavır ve davranışların tutanakla tespit edilmesi büyük önem taşıyacaktır. Yargıtay kararında fazla çalışma ücretinin ödenmemesinin haklı neden sayılması da önemli bir veridir.