Irak algısındaki olumsuzluk

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

 

 

Mersin'de katılıp panellerden birini yönettiğim "Irak iş fırsatları zirvesi" ndeki konuşmalar sınır komşusu iki ülke arasındaki işbirliğinin özellikle Kuzey bölgesindeki fırsatlar nedeniyle ne denli geliştiğini ve daha da gelişebileceğini ortaya koyuyordu. Ama buna karşılık toplum genelindeki  olumsuz Irak algısının pozitif kılınması için çaba gerektiğini ortaya koyuyordu.lgısının pozitif kılınması için çaba gerektiğini ortaya koyuyordu.lgısının pozitif kılınması için çaba gerektiğini ortaya koyuyordu. 
 
Gazeteniz DÜNYA'nın Mersin'de TÜRİYAD ile birlikte düzenlediği "Irak'ta iş fırsatları zirvesi" ne konuk olarak katılan açılışta ve katıldığı panelde Türkiye-Irak ilişkileri konusunda değerlendirmeler yapan  Kuzey Irak Bölgesel Kürt yönetimi Ticaret ve Ekonomi Sinan Çelebi Irak'la artan ticareti ve yeni dönemde Kuzey Irak'ta Türk işadamları için doğan ve erken davranılmazsa kaçabilecek fırsatları anlattı. DEİK Türk Irak İş Konseyi Başkanı Ercüment Aksoy ise 30 yıldır işadamı olarak Irak'ın güneyinde iş ilişkileri içersinde olan ülkenin o bölgesini bilen, iş yapan bir işadamı olarak, bu 30 yılda bütün dönemlerde çalışmalarını sürdürdüğünü anlattı. Birbiri ardından düzenlenen biri Kuzey Irak'taki, biri Güney Irak'taki iş fırsatlarının değerlendirildiği iki panelde diğer konuşmacıların anlattıklarıyla da ortaya çıkan tablo Irak konusunda gelişen ve gelişebilecek bir ekonomik işbirliğini ortaya koyuyordu. Bu da doğrudan iş ilişkisi içersinde olmayan vatandaşlarımızın kafasındaki yanlış Irak algısından gerçek tablonun çok farklı olduğunu ortaya koyuyordu. Konuşmalarda sadece "Pembe tablolar" ortaya konulmadı. Sorunlar ve değişmesi gereken konulara da değinildi. Bu toplantının ikincisinin Erbil'de yapılması da karar altına alındı.
 
Bakan Çelebi, "Ben 2009 yılında bakan olduğum da 485 Türk firması bizim bölgemizde iş yaparken bugün sayıları 1150'ye ulaşmış durumda. Buna yerel ortakla iş yapanları da eklersek sayı 1500'e ulaşıyor. Bakan olduğum dönemde iki ülke arasında ekonomik hacim 4 milyar dolar iken bugün 8 milyar dolara yükseldi. Türkiye'nin Almanya'nın ardında ikinci sıradaki partneri olduk. Bu durum güzel ama sağlıklı değil. Benim Arzum Türk Firmalarının Kuzey Irak'ta yatırım yaparak üretime geçmeleri. Yatırım için her alanda fırsat var. İnşaatte, eğitimde, sağlıkta yatırım için kapı ardına kadar açık. Sanayide kim hangi alanda bilgi sahibiyse gelsin yatırımına yardımcı olalım. Tarımda yüzde 99 ithalata bağımlıyız. O yüzden bu alanda yatırım yapacak Türk firmaları için büyük fırsatlar var. Irak'ta 20 milyon dolar üzerinde yatırım yapanlar, teşvik sistemine göre, karlarının 20 milyon dolara varan bölümünü vergisiz transfer etme hakkına sahipler. Kuzey Irak'ta Türk ürünlerine büyük önem veriliyor. Her evde en az 5-6  çeşit Türk ürünü bulursunuz. Ama son zamanda sadece Türkiye'den ürün girmiyor. Çin'den İran'dan farklı ülkelerden ürün giriyor. Kısa süre sonra gümrük duvarları yükseltilebilir. Bu nedenle bugün gümrük duvarları yokken Türk firmalarını bölgemize yatırım yapmaya bekliyoruz" dedi.
 
Çelebi, hiç kimsenin "Hemen köşeyi dönerim" diye bölgelerine gelmemesini, Türk yatırımcıların uzman oldukları yatırım alanlarında sürekli kazanç sağlanacağından emin olarak gelmelerini istedi. Bölgelerinde güvenlik sorunu yaşanmadığını, Amerikalıların girmesinden bu yana tek bir yabancının bile burnunun kanamadığının altını çizdi. Bugün 3.4 milyon varil petrol üretiminin yakın gelecekte 12 milyon varile çıkacağını, bugün 2500 kamyonun giriş, 2500 kamyonun çıkış yaptığı ve sıkışıklık  yaşanan Habur'da bu sayıların 7500'lere çıkacağını, o nedenle iki köprüye bir üçüncüsünün eklenmesi çalışmalarının başlatılması gerektiğini, bunun için Bağdat yönetiminin rezervinin siyasal girişimlerle aşılması için çaba gösterilmesini istedi.
 
DEİK Türk-Irak İş Konseyi Başkanı Ercüment Aksoy, Kuzey Irak'ta güzel çalışmalar yapıldığını, ama Güney'in de ihmal edilmemesi gerektiğini, o bölgede de çok büyük fırsatlar bulunduğunu açıkladı. Son dönemdeki siyasal söylemler nedeniyle Güney'de Mersinli işadamlarının birlikte hareket etmelerinin önemli olacağının altını çizdi. Bölgeye Ankara tarafından daha fazla önem verilmesi gerektiğini vurgularken "Türkiye 2.5 milyon vatandaşımızın yaşadığı Almanya'ya ihracatımızla Irak'a ihracatımız arasında niteliksel fark var" dedi. Aksoy, Mersin limanının yüksek navlun fiyatlarının Basra ve Unkasr limanlarının düzgün işlemeye başlamasıyla büyük kayba uğrayabileceğini öne sürdü. Irak'ın iş yapmak isteyen Kobiler için bir cennet olduğunu belirterek, Mersinli işadamlarının birlikte hareket ederek Irak'a iş için girmelerinin önemini de vurguladı.          
"Irak'ta iş fırsatları zirvesi" sonrasında, Irak'la ilgili yanlış toplumsal algımızdan kurtulmak ve Irak merkezi hükümetiyle yaşanan olumsuzluğu gidermek için, çaba sarfedilmesi yolundaki düşüncelerim daha da pekişmişti…
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar