İnternette görüp kampanya ile alıyor

Bu hafta yazımı Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) tarafından yapılan bir araştırmaya ayırmak istedim. OYDER’in GfK Türkiye ile yaptığı araştırma, Türk otomobil tüketicisinin profilini ortaya koyması açısında oldukça önemli. 2013 yılının ilk dört ayında sıfır araç satın alan yaklaşık 500 tüketici ile yapılan araştırmanın birçok verisi olmasına rağmen benim en çok dikkatimi çeken noktayı başlığa taşıdım.

Her 100 tüketiciden 25 tanesi, alacağı otomobili internet reklamında görüp beğeniyor. İkinci önemli unsur ise arkadaş tavsiyesi. Her kişiden 21’i kararını, arkadaşlarına danışarak vermiş.

Peki aracı görüp beğendikten sonraki satın alma adımı nasıl gelişiyor. Burada da 10 müşteriden 3’ü kampanyaların etkisini vurgulamış. Firmaların satışlarına olan ilgiyi sıcak tutabilmeleri açısından düzenledikleri kampanyalar, belki karlılıkları azaltıyor ama müşteriyi cezbettiği de bir gerçek.  Gelir artışının otomobil alım kararına dönüşü ise yüzde 23.4 oranında kalmış. Otomobil sahipliği ile gelir arasındaki bir diğer orantı da ev sahipliği konusunda ortaya çıkmış. Yeni araç alanların yüzde 83’ü oturduğu evin sahibi konumunda. Otomobil sahipliğinde evlilerin oranı da yüzde 78 düzeyinde.

Araçların yarıya yakını, yüzde 52’si taşıt kredisi kullanılarak satılıyor. Tüketicilerin yüzde 37’si ise mevcut otomobillerini takas ediyor.

Bununla birlikte bir diğer sonuç da otomobil üreticilerinin yıllardır vurguladıkları tezi savunuyor. Belki dikkatinizi çekmiştir. Firmaların yüksek vergilerin indirilmesine yönelik yaptıkları açıklamaların temeli “Otomobilin lüks ya da yatırım aracı olmadığı, bir ihtiyaç olduğu” üzerine oturtulmuştu.

Nitekim tüketici de bu tezi destekliyor. Yapılan ankete katılanların yüzde 56’sı, otomobili bir yatırım aracı olarak görmüyor.

Bu bana göre oldukça önemli bir veri. Zira, Türkiye’deki araç fiyatlarını artıran en önemli unsur, Özel Tüketim Vergisi. Hoş adı özel de olsa her şeye konduğu için zaten amacını çoktan aştı ama Ankara’nın bu önemli kaynak üzerine bir değişiklik yapması çok da ihtimal dahilinde değil. Yine de insanların otomobili bir ihtiyaç olarak görmeleri, önümüzdeki dönemlerde pazarın normalleşmesi açısından önemli bir temel oluşturacaktır.