İnsana yakışır iş ve istihdam
Geçen hafta, çalışma hayatının en önemli kurumlarından birisi olan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Direktörü Numan Özcan ILO’nun Türkiye’deki çalışmalarını ve faaliyetlerini paylaştı. ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan’la başta çocuk işçilik, mevsimlik işçiler, iş sağlığı ve güvenliği, sendikalaşma ve kadınlara yönelik ayrımcılığın kaldırılmasına kadar birçok konuyu konuşabilmek çok faydalı oldu.
***
ILO nedir, ne yapar?
- ILO, sosyal adaleti, uluslararası planda tanınan insan ve emek haklarını gerçekleştirmek için çalışıyor. ILO 1919 yılında, Birinci Dünya Savaşı’na son veren Versay Anlaşması kapsamında, evrensel ve kalıcı bir barışın ancak sosyal adalet temelinde inşa edilebileceği inancından hareketle kurulmuştur.
- ILO; hükümet, işveren ve işçi temsilcilerinin yer aldıkları üç taraflı tek BM kuruluşudur. Bu üçlü yapı sayesinde ILO, 185 üye devletin hükümetlerinin ve sosyal ortakların çalışma standartları ve politikalarını serbestçe ve açıkça tartışabildikleri kendine özgü bir forum niteliğindedir. ILO'nun amacı, hükümetleri, işverenleri ve işçileri çalışma standartları oluşturmak, politikalar ve programlar geliştirmek üzere bir araya getirerek çalışan kadınların ve erkeklerin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamaktır. İşçilerin ve işverenlerin hükümetlerle birlikte alınacak kararlarda eşit söze sahip oldukları ILO’nun yapısı sosyal diyaloğu etkin olarak ortaya koymaktadır. Sosyal ortakların görüşlerinin çalışma standartlarında, politikalarda ve programlarda yansıma bulması ILO'nun önceliklerindendir.
- ILO, sosyal, ekonomik ve daha birçok alanda ulusal politikalar geliştirilmesinde ve yerine göre uygulanmasında sendikalar ve işverenler arasında sosyal diyaloğu yaygınlaştırarak üye devletlerde bu üç taraflı yapıyı desteklemektedir.
- Sosyal ve ekonomik ilerlemenin sağlanmasında hükümetlerle işveren ve işçi kuruluşlarının işbirliği, ILO’nun çalışmalarını belirleyen en önemli temel unsurdur.
Bugün ILO insana yakışır işler yaratılmasına; çalışanları ve iş çevrelerini kalıcı bir barış, refah ve ilerlemeye sahip çıkmaya yöneltecek ekonomik koşullarla çalışma koşullarının sağlanmasına yardım etmektedir. Bu hedeflere yönelik çalışmaların desteklenmesinde ILO çalışma yaşamına ilişkin benzersiz bir uzmanlık ve deney birikiminden yararlanmaktadır.
***
ILO’nun Türkiye’deki çalışmaları
ILO Uluslararası koruma altındaki yabancılar ve Türkler için çalışma şartlarını iyileştirmeye dönük çeşitli projeler geliştiriyor.
Toplu İş Sözleşmesi’nden (TİS) yararlanan işçi sayısı Avrupa Birliği ülkelerinde sendikalı işçi sayısından fazla iken, Türkiye’de TİS’den yararlanan işçi sayısı sendikalı işçi sayısından çok daha düşük seviyede. Bu durumun AB ülkelerindeki şekilde genişletilmesi ve TİS’den yararlanan işçi sayısının artırılması önem taşıyor.
ILO tarafından yapılan araştırmalarda çocuk işçiliğinde son yıllarda iyileşme olmakla birlikte Suriyelilerle birlikte çocuk işçiliğinin yine çok önemli oranda arttığı görülüyor.
Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve ILO-Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliğinde 1 Şubat 2018-31.1.2020 tarihleri arasında yürütülecek “Hayata Fırsat” projesi ile Türkiye’de geçici koruma kapsamındaki Suriyeliler ve Türk vatandaşlarının ekonomik ve sosyal olarak güçlendirilmesi, işgücü piyasasına girişlerinin kolaylaştırılması ve desteklenmesi amaçlanıyor.
Türkiye yaklaşık 3.5 milyon Suriyeli ve 500 bin civarında farkı ülkelerden gelenleri barındırıyor. Türkiye’nin en önemli konularından birisi olan Suriyeli işçilerin durumuna ilişkin ILO tarafından proje ve araştırmalar yapılıyor. Suriyelilere verilen Kızılay Kart ve sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmasından dolayı Suriyeliler kayıtlı çalışmayı istemediği anlaşılıyor. Yine işverenler tarafından çalışma izni prosedürü ile işgücü maliyetlerinden dolayı işverenlerin büyük bölümü de kayıtdışı istihdam ediyor. Elbette bunun en önemli sonuçlarından birisi de kayıtlı ve yasal zeminde çalışan işverenlerin haksız rekabete uğramasına yol açıyor.
ILO tarafından SGK’ya 70 milyon TL kaynak sağlayarak Suriyelilerin yoğun olduğu 5-6 kentte yaklaşık 10 bin kişiye yönelik bir pilot uygulamayı altı ay destekleyecek. Suriyelileri kayıt altına alan işverenin 6 ay boyunca sigorta primlerini ILO ödeyecek. ILO buradan elde edilecek bilgiler ışığında Suriyelilere yönelik yeni politikalar üretilebilecek.