İnsan olmak

Dr. Uğur TANDOĞAN
Dr. Uğur TANDOĞAN NOT DEFTERİ [email protected]

DİKKAT ÇEKEN ÖZELLİK

Dartmouth College, Amerika’da (Hanover, New Hamshire) bulunan, 1769 yılında kurulmuş bir özel üniversitedir. Her yıl yüzlerce öğrenci bu üniversiteye başvurur ve bunlar arasından seçim yapılır. Örneğin, 2020 yılında mezun olacak sınıfl ar için kabul oranı yüzde 10,6 imiş. Yani başvuran her bin adaydan ancak 106 kişisi okula kabul edilmiş. İnce eleyip sık dokuyarak yapılan seçimlerde neye bakılır? Adayın SAT sınavından aldığı puan, lisedeki notları, okulun, derslerin dışında yapmış olduğu faaliyetler, tavsiye mektupları ve adayın kendisini anlattığı yazısı.

Rebecca Sabky, bu ü niversitenin yabancı öğrenci kabulünde çalışan bir kişi. New York Times gazetesinde ilginç bir makalesini okumuştum ( Check This Box if You’re a Good Person, 7 Nisan 2017.) Bayan Sabky, 15 yıl içinde, 30 binden fazla başvuruyu değerlendirmiş. Binlerce tavsiye mektubu okumuş. Tavsiye mektuplarında adayların değişik boyutları, başarıları bol bol övülür. Ancak bunca aday içinde bir öğrenci hakkında yazılmış bir tavsiye mektubu dikkatini çekmiş. Bu mektubu yazan yönetici, öğrencinin ne kadar düşünceli birisi olduğunu şöyle dile getirmiş: “Bu genç adam, okuldaki bütün temizlikçilerin adını bilen tek kişidir. Boş odalardaki lambaları söndürür. Arkadaşlarının arkasını toplar. Koridordaki nöbetçi gözetmene her sabah teşekkür eder. Kişinin pozisyonuna, çevresinde yarattığı etkiye, tanınmışlığına bakmaksızın herkese saygılıdır.” Bu öğrenci Dartmouth Koleji’ne oy birliği ile kabul edilmiş. Seçimde ağır basan nokta, kişinin insanlığı (kindness) olmuş.

BİZDEKİ ÖRNEKLER

Bu düşünceli olma ve çevresine saygı konusunda ben de çok değişik örneklere rastlıyorum. Örneğin, öğrenci bir kat çıkmak için asansöre binmiş. Sizden en az 40 yaş genç. Siz de yer var diye asansöre biniyorsunuz. Asansörden “fazla yük” sinyali geliyor. Son binen kişi olarak, tabii ki ineceksiniz. Ama bakıyorsunuz bir öğrenci hemen ses veriyor: “Öttü, Hocam.” Ya da binaya gireceksiniz veya çıkacaksınız. İlle de size yol vermesini istemiyorsunuz. Ama kapıyı açtıktan sonra, en azıdan kapıyı tutup arkasındakine teslim etmesini bekliyorsunuz. Fakat O, “Kapı, arkadaki kişiye çarpar mı?” diye düşünmeden, kapıyı bırakıyor. Bir bakıyorsunuz, gece kafeteryayı kullanan öğrenciler tüm pisliklerini bırakarak gitmişler. Sabahları kafeterya, kargaların eşelediği çöplük gibi görünüyor.

Yukardaki kötü örneklerin yanında güzellerine de rastlıyorsunuz. Örneğin, asansör bekleyen öğrenci, bir hocanın geldiğini görünce hemen merdivenlere yöneliyor. Binalara girip çıkarken, yalnız hocalarına değil, arkadaşlarına da saygı ile kapıyı açıyor. Ders sonrası bakıyorsunuz bir öğrenci arkadaşlarının arkasından çöpleri topluyor. Kafeteryada, bırakın arkasında çöp bırakmayı, kalktığı masanın sandalyelerini düzelten öğrenciler var.

ÇEVRESİNE SAYGI

İnsan olmak, düşünceli bir insan olmak bu çağ için çok önemli bir gereksinimdir. Teknolojinin çok geliştiği, rekabetin şiddetinin her geçen gün arttığı zor bir çağda yaşıyoruz. Bazı işleri becermek için üstün yeteneklere sahip olmak gerek. Bazı işler de sıradan. Ama bütün bu geniş yelpaze içinde bir boyut ortak. Hep çevremizde başka insanlar ve onlarla olan ilişkilerimiz var. İşlerin bu kadar zor olduğu bir dünyada çevremizdeki insanların bizim yaşamımızı kolaylaştırmasını, en azından bize ek bir yük getirmemelerini bekliyoruz. Bu da kişilerin düşünceli olmasına, saygılı olmasına ve insan olmasına bağlıdır.

SONUÇ

İnsanlar, insan olarak doğar. Ama düşünceli insan olmayı, saygılı insan olmayı aileden başlayarak öğrenir. Okullar, sadece bilimin, sanatın ve teknolojinin öğretildiği yerler değildir. Eğitim, okullarda da devam eder. Ama ağaç, yaşken eğilir. Anaokulundan başlayarak çocuklarımıza düşünceli, çevresine saygılı insan olmayı, “insan” olmayı öğretmeliyiz. Eğer eğitimde geç kalırsak, çevremizde bir sürü diplomalı hödük bulacağız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sülale boyu nepotizm 24 Ekim 2019
Müşteriden misafire 12 Eylül 2019