İnşaat sektöründe güven artışı fiyatlara yansıyor mu?
İnşaat sektörünün güven endeksi artışı, fiyatlarına aynı ölçüde ulaşmıyor. Fiyatların güven artışlarıyla her zaman birebir hareket etmeleri beklenmez. Ancak gelişmeler ve beklentiler dahil edildiğinde, makasın hızla açıldığı ortaya çıkar. Grafiğimiz son dönemdeki yıllık değişimlerin karşılaştırmasını içerir. TUİK’in “inşaat sektörü güveni” ile Merkez Bankası’nın kalite etkisinden arı “Hedonik Konut Fiyat Endeksi (HKFE)” yer alır. İnşaat sektörü güveni, 2017 Mart-Mayıs periyodunda önemli bir sıçrama yaşar. Oysa fiyat 2017 Ocak-Mart döneminde yataya kilitlenmiştir. Kilitlenmiştir diyorum çünkü, gelecek dönem projeksiyonları fiyatlar için farklı bir şeyler söylemiyorlar. İnşaatlardaki maliyet-fiyat çarkının sektörel yansımaları incelendiğinde gerçek tablo ortaya çıkmaktadır.
ATO Başkanı Gürsel Baran, “enfl asyondan yüksek artan demir fiyatlarının sektörü gerdiğine” işaret ediyor. Sektördeki kâr marjı hızla daralıyor. Sektör daralan kar marjlarına karşı; daha çok borçlanmak, daha az yatırım yapmak, daha düşük istihdam sağlamak tepkisini veriyor. Küresel ve ulusal ölçekli demir fiyatları arz-talep dengesinde belirlendiğine göre, ancak işyeri ve konut fiyatlarını yükseltmek marjları koruyabilir. Maliyet artışlarının inşaat sektöründe ürünlere yansımaması sorunlar biriktirmektedir. Firma, sektör ve makroekonomi; tüm kesimler olumsuz etkilenmektedir. Nitekim salı günü TÜİK’in açıkladığı takvim etkilerinden arıtılmış 2017 I. çeyrek inşaat istihdamı, önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 12.6 daralmaktadır.
Öyleyse sektörünün güven artışı, temelde yatan fiyat-maliyet çelişkisinin gölgesinden kurtarılmalıdır. Sektörün yüreğini kemiren maliyetler, ya fiyatları yukarı itekler ya da sektörel güveni aşağı çeker. Önümüzü görmenin ön şartı, yönümüzü görmek olacak gibi görünüyor. Ne dersiniz?