İnovasyon liderleri 6 özellikle öne çıkıyor
Başarılı bir şirketin temelinde inovasyon vardır. Bu Henry Ford’dan, Elon Musk’a radar değişmeyen bir gerçek.
Mapping Innovation isimli kitabın yazarı Greg Satell, inovasyonu, “İnsanların önemli sorunlara yeni çözümler üretmesi” olarak tanımlıyor ve “Tabi ki, inovasyona giden ‘tek bir doğru yol’ yok” diyor.
1991 yılından bugüne Türkiye’nin teknoloji geliştirme ve inovasyon ekosistemine hizmet eden Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV), Satell’in kitabını Optimist Yayın Grubu işbirliği ile “İnovasyonu Haritalamak” başlığı ile Türkçe’ye kazandırdı.
TTGV’nin toplantısında dinlediğimiz Greg Satell, dev organizyonlardan start-up’lara inovasyon temelli tüm şirketlerin 6 ortak özelliğinin olduğunu söylüyor ve bu özellikleri şöyle tanımlıyor:
1. Sorunları ortaya koyun
Çoğu insan inovasyonun büyük bir fikirle başladığını düşünür, oysa gerçek olan, inovasyonun büyük bir sorunla başladığıdır. Çözüme ihtiyaç duyan büyük bir sorunla. İnovasyon liderleri de sorunları beklemeyen; ama sorunları arayıp bulan insanlardan oluşuyor. Dolayısıyla akıllı insanları işe alıp, yaratıcılığı desteklemek yeterli değil. Bir organizasyonun inovatif olması için, sorunları bulmak için ne yaptığınız önemli.
2. Yeteneklerinize, stratejinize ve kültürünüze uyumlu sorunlar seçin
İnovasyon stratejilerinizin yeteneklerinize, şirket stratejinize ve kültürünüze uygun olması gerekir. Başka biri için başarılı olan bir yaklaşım, sizin için de başarı getirecek anlamına gelmiyor. Sizin kendi inovasyon senaryonuzu yazmanız gerekiyor.
3. Karşılaştığınız sorunlara çözüm üretebilecek inovasyon stratejilerini belirleyin
Genellikle, sanki her sorun aynıymış gibi, inovasyonu tek bir bütün gibi düşünürüz, ama aslında durum böyle değil. Laboratuarlardan şirketlere, üniversiteden sokaklara herkes yaptığı işi daha iyi yapmanın yollarını arıyor. Yaratıcı düşüncede tekel olamaz. Fakat bu noktada bir sorunla karşılaşıyoruz: İnovasyon nasıl gerçekleşecek? Bilim insanlarıyla mı çalışmalıyız? Kendimize uzman ortaklar mı aramalıyız? İhtiyacımız olan karar vermek için net bir çerçeve belirlemek ve doğru soruları sormak. Sorunu ne kadar iyi tanımladık? Alanımızı ne kadar iyi tanımladık? Önemli olan çözüm üretmek istediğiniz soruna cevap veren bir strateji oluşturmak.
4. Yetenek, teknoloji ve bilgi ekosistemlerine ulaşacak platformları güçlendirin
Geleneksel olarak strateji, yöneticilerin değer zincirlerini optimize ettiği, alıcı ve tedarikçiler arasındaki dengeyi kurduğu, pazarın yeni oyuncularının yaratacağı tehditleri ortadan kaldırdığı bir satranç oyunu gibi görülür. Oysa bugün, gücün doğası değişti ve avantaj sahibi olmak, kontrol ettiğiniz varlıklara değil, ulaşabildiğiniz varlıklara bağlı. Bu nedenle şirketlerin yetenek, teknoloji ve bilgi ekosistemlerine ulaşacak platformları güçlendirmesi gerekiyor. Şunu unutmayın, ‘kim olursanız olun, dünyanın en akıllı insanlarının birçoğu başkaları için çalışıyor’.
5. İşbirliği kültürü oluşturun
Bir çok kişi, dijital çağın yalnızlığı getirdiğini düşünüyordu. İstediğiniz herşeye internetten ulaşabilirken, ofise neden gidesiniz ki? Oysa tam tersi oldu. Uzaktan çalışma hayatımıza girdiğinden bu yana, yalnız başına iş yapmak daha da zorlaştı. İş birliği ise en büyük rekabet avantajı olarak yükseldi. Bunu anlamak için biliminsanlarına bakmak yeterli. Artık her biri, takım halinde çalışmayı tercih ediyor. Bilimsel makalelerin yazar sayısı 1950’ye oranla dört kat daha fazla.
6. İnovasyonun karmaşık bir iş olduğunu anlayın
İnovasyon son derece karmaşık ve zorlu bir süreç; çünkü başarıları çok sık duysak da, bunların arkasında uzun süreli başarısızlıklar saklanıyor. Çok az sayıda şirketin inovasyon konusunda başarılı olmasının nedeni de bu. İnovasyon, kestirme yollardan ulaşılan, ya da sihirli çözümlere dayanmıyor. Gerçek inovasyonlar ne tek bir olaydan kaynaklanıyor, ne de tek bir insanın ürünü. Düşünceler önemli bir sorunu çözmek için bir araya gelebildiklerinde, gerçek bir inovasyon ortaya çıkmış oluyor.