IMF mi haklı piyasalar mı?

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

Global piyasalardaki yükseliş devam ediyor. ABD Hazine'sinin hazırladığı banka kurtarma planı ile başlayan, G20 toplantısında açıklanan destek paketi ile ivme kazanan iyimserlik dalgası ekonomik verilerin ve şirket karlarının beklentilerden iyi gelmemesine rağmen Nisan ayında da devam etti.

Piyasalardaki bahar sevinci Uluslararası Para Fonu'nun yeni yayınladığı "Dünya Ekonomisinin Görünümü" raporuyla tam bir tezat oluşturuyor. IMF raporunda 2009-2010 yılları için büyüme tahminlerini aşağı çekiyor ve küresel durgunluğun ağırlaşması riskinin devam ettiği konusunda dünya ekonomisine yön veren karar vericileri uyarıyor. 

Uluslararası Para Fonu, küresel bankacılık sistemi güçlendirilemez ve genişleyici maliye ve para politikaları uygulanmaya devam edilmezse dünya ekonomisindeki daralmanın şiddetinin artabileceğine işaret ediyor.

IMF dünya ekonomisinin 2009 yılında %1,3 küçüleceğini,  2010 yılında ise yalnızca %1,9 büyüyeceğini tahmin ediyor.  Kurum, Ocak ayında yaptığı çalışmada dünya ekonomisinin 2009 yılında %0,5, 2010 yılında %3 büyüyeceği tahmininde bulunmuştu.  Tahminlerin aşağı çekilmesinde 2008 yılı son çeyreğinde gelişmiş ülkelerin %7,5, gelişmekte olanların %4 küçülmesinin yanı sıra, küresel mali sistemde oluşan zararın 4 trilyon doları bulacağının anlaşılması da etkili oldu.

IMF'ye göre yaşanan krize rağmen gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinden aldığı pay artmaya devam edecek.  IMF 2009 yılında gelişmiş ülkelerin %3.8 küçülmesine karşı gelişmekte olan ülkelerin %1.6  büyüyeceğini tahmin ediyor. Benzer şekilde 2010 yılında gelişmiş ülkelerin büyümesi 0  alınırken  gelişmekte  olan ülkelerin %4 büyümesi bekleniyor.

Mevcut krizi önceki dönemlerde yaşanan krizlerden ayıran önemli bir fark var. Bu dönemde ABD ve Çin gibi bazı ekonomiler aktif ve eş anlı olarak genişleyici maliye ve para politikaları izlediler. Buna karşı AB ülkeleri para ve maliye politikası ile krize karşı savaşmakta geç kaldılar.

IMF'nin yaptığı tahminler uygulanmakta olan ekonomi politikalar arasındaki farklılıkları yansıtıyor. Krizin merkezi konumunda olan ABD'nin Avrupa'ya göre 2009 yılında daha az küçülmesi (ABD -2.8, Avro Bölgesi -4,2), ve durgunluktan daha çabuk çıkması  (ABD %0, Avro Bölgesi %-0,4) bekleniyor.

Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda krizi iyi yönetemeyen Rusya'nın 2009 yılında %6 küçülmesi, 2010 yılında %0,5 büyümesi bekleniyor. Buna karşı krize karşı daha çabuk önlem alan Çin ve Hindistan'ın 2009 yılında %6,5 ve %4,5, 2010 yılında %7,5 ve %5,6 büyümeye devam edeceği tahmin ediliyor.

Söz konusu gelişmelerden Türkiye'de payını alıyor. Ekim ayındaki raporunda Türkiye'nin 2009 yılında %3 büyüyeceğini tahmin eden IMF Nisan raporunda tahminini %5,1 küçülme olarak değiştiriyor.  IMF'nin Türkiye ile ilgili beklentilerindeki kötüleşmede ticaretimizin %60'ının yaptığımız Avrupa ekonomisindeki durgunluğun ağırlaşmasının yanı sıra, geçtiğimiz yıllarda büyüme hızımızı artıran sermaye girişinin tersine dönmesi etkili oldu.

IMF'nin gerek dünya ekonomisi gerekse Türkiye ekonomisi için yaptığı tahminler piyasa oyuncularının tahminlerine göre çok daha karamsar. IMF'nin tahminlerinde haklı çıkacağının anlaşılması durumunda piyasalardaki iyimserlik dalgasının tersine döndüğünü görebiliriz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019