IMF devreye bir girse
IMF'nin euro krizine müdahale edeceği spekülasyonları devam ediyor. Bu haberler, piyasanın tepkisini ölçme adına bir deneme olabilir. IMF'nin aktif bir rol alması, kısa dönemli rahatlama açısından iyi olur. ABD'nin buna onay verip vermeyeceği ise ayrı bir tartışma konusu. Politik açıdan sıkıntılar çıkabilir.
IMF'nin 540 milyar dolarlık bir cephanesi var. İtalya için konuşulan kredi rakamı çok yüksek. IMF, en büyük kreditörü olan ABD'nin izni olmadan yerinden kıpırdayamaz. Büyük bir likidite krizi sistemi tehdit ederken, ABD niçin destek vermesin sorusu akla gelebilir. IMF kreditör rolünü üstlenirse, ABD'den 100 milyar dolar civarında bir rakam çıkabilir. ABD kendi bütçesinde bile kesinti yapamıyor. Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin oluşturduğu Süper Komite, geçen hafta bu konuda anlaşma sağlayamadı. 2012'de başkanlık seçimi var. Obama'nın popülaritesi iyice düştü. Ekonomi toparlanamıyor. İşsizlik inmiyor. Halk tepki gösteriyor. İtalya'ya yardım için 100 milyar dolar aktarılması, hoş karşılanmayabilir.
IMF denkleme niçin dahil edilmeye çalışılıyor? Avrupa Merkez Bankası(AMB) üzerindeki baskının azalması isteniyor. AMB agresif bir müdahale gerçekleştirirse enflasyon kontrolden çıkar korkusu yaşanıyor. AMB, sorunlu ülkelerin tahvillerini düşük miktarlarda alıyor. Bunun karşılığında, üye bankaların AMB'deki hesaplarına para aktarıyor. Bu 'para basma' olarak algılanıyor. AMB bu durumdan rahatsız oluyor. Para basan merkez bankası olarak görülmek istemiyor. Bu bankaların hesaplarındaki paraya 'kısa dönemli faiz' teklif ediyor. Bunun adı 'sterilizasyon' oluyor.
Bir an için ABD'nin müsaade ettiğini ve IMF yardımının sağlandığını düşünelim. AMB, IMF'den 'Özel Çekim Hakları'nı satın alıyor. Bunun karşılığında; IMF'nin AMB'deki hesabına Euro yatırıyor. IMF bu parayla sorunlu ülkelere kredi açıyor. Bu operasyon, para otoriteleri tarafından 'para basma' olarak sayılmıyor. Kısaca; Euro Bölgesi IMF'yi devreye sokabilirse, enflasyon korkusunu giderebilir. AMB 'hiper enflasyon yaratan merkez bankası' damgası yemekten kurtulur.
Denkleme IMF'nin dahil olmasının sözde avantajlarına devam edelim. IMF'nin görev tanımında, ödemeler dengesini düzene sokmak yer alıyor. Euro Bölgesi'nin ödemeler dengesinde bir problem olmasa da, sorunlu ülkelerde bu sorun var. Bu durumda; 'IMF işini yapıyor' havası verilebilir. Bunun dışında; borçlu ülkelerin kemer sıkması isteniyor. Bu ülkelerin gerçekten kemer sıkmasını, IMF'den başka hiçbir kurum sağlayamaz.
Piyasalar üzerindeki etkiye gelirsek; IMF'nin devreye girmesi güçlü bir ralli yaşatabilir. Ancak sorunlar yine ötelenmiş olur. Aylardır yazıyorum. Ekonomileri zayıf ülkelerden kemerleri sıkmalarını isterseniz, ekonomik durum daha da kötüleşir. Politik açıdan bakarsak; gelişmeler Almanya'nın işine yarar. AMB karışmadan iş halledilmiş olur. Almanya, politikasından ödün vermemiş bir görüntü çizer. Alman halkının hoşuna gider. Merkel'in eli güçlenir. Borçlu ülkelerin ödeme gücünü tartışmak sonraya kalır.
IMF'yi bir kenara bırakıp gerçeklere dönersek; yüksek borçtan dolayı bir kriz yaşanırken, AMB elindeki araçlarla istese de enflasyon yaratamaz. Aksine; kemer sıkma önlemleri uygulanırken deflasyonist etkiler ortaya çıkabilir. Faizleri düşürmekle, tahvil satın alıp bankaların hesaplarına para aktarmakla enflasyon yükselmez. Hesaplar arasındaki hareketlerin, reel ekonomi üzerinde bir etkisi olmaz. Japonya yirmi yıl bu politikayı uyguladı. ABD son üç yıldır yapıyor. İki ülkede de enflasyon kontrolden çıkmadı.