İlk seks işçileri yasası

Fikret AYDEMİR
Fikret AYDEMİR [email protected]

Efes antik kentini dolaşırken bir bina ka­lıntısının önünde bir yetişkine ait ayak izini görürsünüz. Tarihi milattan önce 6 bin yılına kadar dayanan ve milattan önce bin yı­lında inşa edilen Efes antik kenti elbette kü­tüphanesi, açık hava tiyatrosu ve Artemis heykeliyle aklımızda kalır.

Efes’te bir bina kalıntısının önünde bulu­nan yetişkine ait ayak izi o yerin ‘aşk evi’ ol­duğunu hatırlatır ziyaretçilere. En azından rehberler bu şekildeki rivayeti dile getirir…

İnsanoğlunun en eski mesleklerinden biri olan ‘aşk evi’ çalışanları tarihte ilk defa yasal bir statüye kavuştu. Belçika hükümeti, seks işçilerine annelik izni ve emeklilik hakkını da öngören ‘çalışma hayatlarını düzenleyen’ yasayı kabul etti.

Belçika’daki, dünyada türünün ilk örneği olan yeni yasa, seks işçilerine; kontratlı ça­lışma, sağlık sigortası, emeklilik, doğum izni ve hastalık izni alma hakkı tanıdı. Bu yasa ile seks işçiliği de ekonominin içindeki diğer iş­ler gibi yasal statü kazandı.

Uluslararası Seks İşçileri Birliği’ne göre dünya çapında yaklaşık 52 milyon seks işçisi olduğunu ileri sürüyor.

Türkiye’de fuhuş 26 Eylül 2004 tarihinde çıkartılan Türk Ceza Kanunu’nun 5237 sayılı yasanın 227. maddesi ile suç olmaktan çıkar­tılmıştı.

Yasal statüleri olmadığı için hamilelik dö­neminde bile çalışmak zorunda kalan ‘hayat kadınlığı’ Belçika’da 2022 yılında suç olmak­tan çıkartıldı. Türkiye’den 18 yıl sonra Belçi­ka’da suç olmaktan çıkartılan ‘hayat kadınlı­ğı’, haklar anlamında bir ilke imza attı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nde (HRW) araştırmacı Erin Kilbride, “Bu radikal bir adım ve şu ana kadar dünyanın herhangi bir yerinde gördüğümüz en pozitif ilerleme. Her ülkenin bu yönde hareket gitmesi gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Ancak seks işçiliğinin bir sektör olarak ya­sallaşmasını eleştirenler, bu yasa ile kadınla­rın insan ticareti ve istismara açık hale geti­rildiğini savunuyor. Belçika’da seks işçilerine yardım amaçlı kurulan Isala isimli sivil top­lum kuruluşunda gönüllü olarak çalışan Ju­lia Crumière, yasanın ‘doğasında şiddet olan bir işi’ normalleştirme tehlikesi olduğunu sa­vundu.

Covid-19 hızlandırdı

Belçika hükümetinin kabul ettiği yasanın Covid-19 pandemisi döneminde ‘hayat ka­dınları’nın tamamen korunmasız kalmaları süreci hızlandırdı. Pandemi döneminde bü­tün mesleklere devlet desteği sağlandı ancak ‘hayat kadınları’ hiçbir devlet desteği alama­dı. Salgın sırasında seks işçileri devlet deste­ği alamamıştı.

Belçika Seks İşçileri Sendikası’nın başkan­lığını 10 yıldır yürüten Victoria, seks işçiliği­ni bir sosyal hizmet olarak görülmesi gerek­tiğini ve cinsel ilişkinin tüm hizmetin yüzde 10’unu oluşturduğunu savunuyor. Victoria, “İnsanlara ilgi gösteriyoruz, hikayelerini din­liyoruz, beraber pasta yiyoruz, vals müziğiy­le dans ediyoruz. Sonuçta, bu yalnızlığı gider­mekle ilgili diyor” diye açıklama yaptı.

‘Kadın tüccarları’ da etkilenecek

Yeni yasanın hayatlarını iyileştireceği­ne inandığını belirten Victoria, “Seks işçili­ğinin yasallaşması öncesi zorluklarla karşı karşıyaydık. Güvenli bir çalışma ortamı yok­tu. Müşterileri seçemiyorduk ve aracı ajans­lar kazancından büyük pay elde ediyordu. Eğer işiniz yasadışıysa, size koruyacak hiç­bir kural bulunmuyor. Bu yasa, ilgili kişilere, bizi daha güvenli hissettirmek için çalışma imkânı sağlayacak” diyor.

Sektörde seks işçiliğini organize eden ‘ka­dın tüccarları’ da yasal bir statü kazandı. Bu kişilerin sıkı kurallara uymaları koşuluyla, yasal olarak faaliyet göstermelerine izin ve­rilecek. Yeni yasaya göre, ciddi bir suçtan hü­küm giymiş olanların seks işçisi çalıştırma­sına izin verilmeyecek. Bir erotik masaj sa­lonu işleten Kris Reekmans “Bence birçok işletme kapanmak zorunda kalacak, çünkü birçok işverenin sabıka kaydı var” diye tep­ki gösterdi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Erin Kilbride, işverenlerin de yasal sorumluluğu olmasının ‘seks işçileri üzerindeki güçlerini önemli ölçüde azaltacağını’ savunuyor.

En eski sömürü işi

Yeni yasanın, cinsel ilişkinin gerçekleştiği her odaya alarm düğmesi konulması zorunlu­luğu getirdiğine dikkat çeken yardım kurulu­şu Isala gönüllüsü Julia Crumière, yardım et­tiği kadınların, hak arayışında değil, ‘normal bir iş’ arayışında olduklarını dile getiriyor.

Dünyanın ilk ‘seks işçileri yasası’nı hayat kadınları “Belçika’nın bu kadar ileride olma­sından çok gurur duyuyoruz. Artık bir gele­ceğimiz var” deseler de Julia, “Başka hangi işte panik düğmesine ihtiyacınız olur? Seks endüstrisinin nasıl düzenleneceği küresel olarak ayrıştırıcı bir konu olmaya devam edi­yor. Dünyanın en eski mesleği değil, bu dün­yanın en eski sömürü işi” değerlendirmesi yaptı.

En çok istismar edilen mesleklerin bel­ki de başında gelen ‘hayat kadınlığı’na yasal düzenleme getirilse de sömürülmeye devam edileceği kesin…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
AB’nin takımyıldızı 13 Kasım 2024