İlerleme Raporu’nda artılar ve eksiler

Fikret AYDEMİR
Fikret AYDEMİR [email protected]

Türkiye’nin yıllık ‘Avrupa Birliği karne­si’ olarak da nitelendirilen AB Komisyo­nu’nun hazırladığı İlerleme Raporu yayım­landı. AB Komisyonu Türkiye’nin de yer al­dığı 10 ülkedeki gelişmelerle ilgili hazırladığı geniş kapsamlı ‘genişleme raporu’nu yine bir kasım ayı başında açıkladı.

Türkiye’nin ‘ar­tan jeopolitik rolü’ne vurgu yapılan İlerleme Raporu’nda özellikle ‘temel haklar ile dış gü­venlik’ alanlarında ilerleme sağlanamadığı, hatta gerileme kaydedildiği belirtilerek, “AB müktesebatı ile uyum oranının düşük oldu­ğu” görüşüne yer verildi. Ayrıca hukukun üs­tünlüğü, yargı bağımsızlığı, demokratik stan­dartlar ve temel haklarla ilgili “ciddi endişe­lerin devam ettiği” ifade edildi.

AB İlerleme Raporu’nda, özellikle Kıbrıs konusu başta olmak üzere dış güvenlik ile hu­kuk devleti, insan hakları ve demokrasi ala­nında ‘ilerleme kaydedilmemesi’ eleştirildi. Temel haklar ve hukukun üstünlüğü gibi ko­nularda ‘ciddi endişelerin sürdüğü, gazeteci, akademisyen ve insan hakları savunucuları­nın terörle bağlantılandırılarak, yargılanma­ya devam edildiği’ belirtildi.

Ekonomideki gelişmeler

İlerleme Raporu’nda, ekonomik alanda atı­lan adımlar ‘olumlu gelişmeler’ olarak nite­lendirildi. Merkez Bankası’nın enflasyonist baskıya karşı faiz indirim kararlarıyla nor­malleşme ve yolsuzlukla mücadele gibi alan­larda atılan adımlar İlerleme Raporu’nda ‘po­zitif gelişmeler’ olarak yer aldı. Ekonomide, “daha sıkı bir para politikası duruşuna doğru geçişin olumlu karşılandığı, bunun dış den­gesizlikleri azaltmaya yardımcı olduğu; halen yüksek olmakla birlikte enflasyon ve enflas­yonist baskıların azaldığı” ifadesi kullanıldı.

AB’nin tavsiyeleri

AB Komisyonu’nun 2023 yılındaki ekono­mi tavsiyeleri Türkiye tarafından tam olarak uygulanmadığı ve piyasa ekonomisinin işleyi­şini iyileştirmek için Türkiye özellikle odak­lanması gereken noktalar şu şekilde sıralandı raporda: “Dezenflasyon süreci tamamen ba­şarıya ulaşana kadar sıkı para politikası du­ruşu sürdürülmeli”, “Bütçe açığının daha da azaltılması amacıyla gelir artışları ve harca­ma tarafındaki mali tamponlardan yararla­nılmalı” ve “ fiyat belirleme mekanizmaları­na devlet müdahalesini azaltarak iş ortamı­nın iyileştirilmesine devam edilmeli, rekabeti bozan devlet yardımları önlenmeli ve devlet yardımlarının saydamlığı artırılmalı” denildi.

Türkiye’nin 2023 yılında yatırım faaliyet­lerini önemli ölçüde artırdığı, dijitalleşme ve yeşil ekonomiye geçiş alanlarında ilerleme kaydedildiği ve AB ile ekonomik entegrasyon yüksek seviyede olduğu belirtilen İlerleme Raporu’nda, “AB Komisyonu’nun 2023 yılın­daki önerileri kısmen uygulanmış olup geçer­liliğini korumaktadır.

Rekabet gücünü artır­mak ve uzun vadeli büyümeyi desteklemek için Türkiye önümüzdeki yıl özellikle, eğitim ve öğretimi işgücü piyasasının ihtiyaçlarına daha uygun hale getirmeli, mesleki eğitim ve öğretim kalitesini ve bunlara erişimi artırma­lı ve okuldan çalışma hayatına geçişi destek­lemeli, enerji arzını çeşitlendirme çabaları­nı sürdürmeli ve enerji karmasında yenilene­bilir enerjinin payını artırmalı ve KOBİ’lerin uzun vadeli finansmana erişimi iyileştirilme­sine odaklanmalıdır” ifadelerine yer verildi.

Rekabetçi politikalarda sınırlı ilerleme

İlerleme Raporu’nda, “Türkiye AB içinde­ki rekabetçi baskılarla ve piyasa güçleriyle başa çıkma kapasitesi açısından iyi bir hazır­lık seviyesine sahiptir. Raporlama dönemin­de bu alanda sınırlı ilerleme kaydedilmiştir. Ekonomi, çeşitliliğe sahiptir. İyi gelişmiş bir hizmet sektörü ile güçlü bir imalat ve tarım sektörü bulunmaktadır. İnsan sermayesini geliştirme çabaları sürdürülmüştür ancak, işletmelerin ihtiyaçları ile işgücünün yetkin­liklerinin uyumsuzluğu önemli sorun olmaya devam etmiştir” denildi.

10 milyar euroluk yardım

AB ile Türkiye arasında 2016 yılında imza­lanan ‘Göçmen Geri Kabul Anlaşması’nın so­nuç vermeye devam ettiği ve göç konusunda iş birliğinin temel çerçeve olmayı sürdürdü­ğü belirtildi. “Türkiye’nin Suriye ve diğer ül­kelerden 3,6 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapma konusundaki olağanüstü çabaları”nın takdir edildiği ifade edilen İlerleme Raporu’n­da, “AB’nin Türkiye’ye mültecileri destekle­mek için 2011 yılından sonra toplam 10 milyar euro finansal destek sağladığı” vurgulandı.

AB Komisyonu’nun 96 sayfalık Türkiye Ra­poru’nda en çok karşılaşılan ifade ise “AB Ko­misyonu’nun geçen yılki tavsiyeleri yerine ge­tirilmemiş olup geçerliliğini korumaktadır…”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Göç edebiyat taşır 18 Aralık 2024
AB’nin takımyıldızı 13 Kasım 2024