İkna çabalarının tehlikeli halleri

İzel BATU
İzel BATU Farklı Bak Farklı Gör [email protected]

Liderlerin kendilerini halkı ikna etmek için kullanması zaman zaman riskli ve trajikomik sonuçlar doğurabiliyor. Paris Be­lediye Başkanı Anne Hidalgo’nun 2024 Olim­piyatları öncesinde Sen Nehri’ne girmesi, halkın nehrin temizlendiğine dair güveni­ni artırmayı amaçlayan bir hareketti.

Ancak nehrin kirli olduğu gerçeği, bu sembolik ha­reketin etkisini sorgulanır hale getirdi. Ben­zer bir olay, 1986’da Türkiye’de yaşanmıştı. Çernobil faciasının ardından dönemin Sana­yi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral, radyasyonun Türk çaylarına zarar vermediğini göstermek için televizyon kameraları önünde çay içti.

Ancak yıllar sonra kanser vakalarının artı­şıyla bu hareketin radyasyonun tehlikelerini örtbas etme çabası olarak algılandığı ve hal­kın güvenini sarsan bir olay olarak hatırlan­dığı görüldü. Söz konusu kitleleri ikna etmek olunca zaman, ülke vb farklar ortadan kalkı­yor. Hidalgo’nun yaklaşımı vesilesiyle gelin çok sayıda örnekten bazılarını anımsayalım:

Halk arasında yanlış bilgi yayıldı

Donald Trump ve COVID-19 tedavisi: 2020 yılında COVID-19 pandemisi sırasın­da dönemin ABD Başkanı Donald Trump, hidroksiklorokin adlı ilacın COVID-19’a karşı etkili olduğunu iddia etti ve bunu ken­disinin de kullandığını belirtti. Ancak, bu ilacın etkili olduğuna dair bilimsel kanıtlar eksikti ve bazı çalışmalarda ciddi yan etki­ler rapor edildi. Trump’ın bu hareketi, halk arasında yanlış bilgi yayılmasına ve potan­siyel olarak tehlikeli sonuçlara yol açtı.

Ford Pinto ve güvenlik skandalı 1970’ler­de Ford’un başkanı Lee Iacocca, Ford Pin­to’nun güvenli olduğunu vurgulamak için halka açık test sürüşleri yaptı. Ancak, kı­sa süre sonra Pinto’nun yakıt tankı ile ilgi­li ciddi güvenlik sorunları ortaya çıktı. Araç, arka tampondan alınan darbelerde kolayca alev alabiliyordu. Bu skandal, Ford’un itiba­rına ciddi zarar verdi ve Iacocca’nın güveni­lirliğini sorgulattı.

Sürdürülebilirlik konusunda eleştiri aldı

Fiji Water ve CEO’sunun promosyonu Fi­ji Water CEO’su David Gilmour, şirketin şi­şelenmiş suyunun doğallığını ve saflığını kanıtlamak için Fiji’deki su kaynaklarından bizzat su içti. Ancak, daha sonra Fiji Wa­ter’ın çevresel etkileri ve su kaynaklarının yerel halk için ne kadar sürdürülebilir oldu­ğu konusunda eleştiriler aldı.

Dilma Rousseff ve Zika virüsü: Brezil­ya’nın eski Cumhurbaşkanı Dilma Rousseff, 2016 Olimpiyatları öncesinde Zika virüsü salgını sırasında halkı sakinleştirmek ama­cıyla açık alanlarda yürüyüş yaparak ve halk­la temas kurarak virüsün kontrol altında ol­duğunu göstermek istedi. Ancak, salgınla il­gili belirsizlikler ve endişeler devam etti.

Subway'ın imajını zedeledi

Subway ve Jared Fogle: Subway, 2000’lerin başında Jared Fogle’ı sağlıklı beslenme ve kilo kaybı hikayesiyle marka­sının yüzü yaptı. Fogle, Subway sandviçleri yiyerek büyük miktarda kilo verdiğini iddia etti ve bu kampanya büyük ilgi gördü. An­cak, Fogle’ın daha sonra suçlu bulunması, Subway’in imajına ciddi zarar verdi.

BP ve Deepwater Horizon felaketi: BP CEO’su Tony Hayward, 2010 yılında yaşa­nan Deepwater Horizon felaketinin ardın­dan şirketin durumu kontrol altında tuttu­ğunu ve denizin temizleneceğini açıkladı. Ancak, felaketin boyutları ve çevresel etki­leri daha da büyüdü, bu da BP’nin itibarına ve güvenilirliğine büyük zarar verdi.

Boeing ve 737 MAX krizi: Boeing CE­O’su Dennis Muilenburg, 737 MAX uçak­larının güvenli olduğunu ve sorunların çö­züldüğünü belirtti. Ancak, uçakların tekrar kazalara karışması ve ciddi güvenlik sorun­larının ortaya çıkması Boeing’in güvenilir­liğini ve itibarını sarstı.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar