İklim mücadelesinde umut verici ilerleme sağlandı

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

Dünya genelinde aşırı hava olaylarının hızla arttığı bir dönemde, bir iklim zirvesi daha geride kaldı. Polonya’nın Katoviçe şehrinde yaklaşık 15 gün önce gerçekleşen İklim Zirvesi’ne, "1.5 derece hedefinin tutturulabilmesi için 12 yılımız kaldı” uyarısı ile gelen ülkeler, zirveyi umut verici kararlar ile terketti. Neydi bu önemli gelişmeler, bakalım;

Her şeyden önce; ülkeler, 2020 yılına kadar yeni ve daha iddialı iklim planlarını sunmak konusunda uzlaşmaya vardı. Bu sayede, iklim eylemini hızlandırmak için, ülkeler ile yurttaşlar, iş dünyası ve yatırımcılar arasındaki güven tazelenmiş oldu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Eylül 2019’da iklim değişikliği konusunda düzenlenecek özel toplantıda, bu konudaki ilerlemeleri değerlendirecek.

Paris Anlaşması’nın Kural Kitabı kabul edildi. Kural Kitabı ile birlikte 2020 öncesi iklim hedefl erini yenileme kararı, küresel düzeyde sera gazı emisyonlarını azaltmak için çok önemli bir adım olarak kabul ediliyor.

Geçtiğimiz aylarda Türkiye’de görüştüğümüz Avrupa İklim Fonu CEO’su Laurance Tubiana, küresel politik durumun getirdiği karşı rüzgara rağmen, Paris Anlaşması’nın COP24’de yolundan şaşmadığını ve ne kadar dayanıklı bir anlaşma olduğunu ortaya koyduğunu söylüyor. Tubiana, Paris Anlaşması Kural Kitabı’nın güven tazelemek ve küresel düzeyde dönüşümü hızlandırmak için önemli bir temel dayanak oluşturacağını ifade ediyor.

UNFCCC eski sekreteri Christiana Figueres’in yorumları da aynı yönde. Figueres’e göre, anlaşmanın temelini oluşturan kurallar ve dayanaklar artık daha güçlü ve 2019 ise çok önemli bir yıl olacak. COP25’in Latin Amerika’da Şili ve Kosta Rika ortaklığı ile düzenlenecek olması ise, sürece yeni bir heyecan getirecek nitelikte.

Türkiye’nin talepleri sonuçsuz

Türkiye’nin taleplerinde bu sene de somut bir sonuç alınmadı. Birleşmiş Milletler Çerçeve Sözleşmesi’ne göre Türkiye EK-I ülkesi, kalkınmış ülke olarak sınıflandırıyor. Paris Anlaşması kapsamında ise “kalkınmakta olan ülke” olarak sınıflandırılmayı talep ediyor. Türkiye’nin EK-1'den çıkma talebinin sonuçlandırılması için Avrupa Birliği adına Fransız Büyükelçi Bridgette Collet görevlendirilmişti. Collet, Türkiye’nin sorunu çözmek için gösterdiği iyi niyete ve çabalara dikkat çekerken, tarafların uzlaşamadığını iletti. Bu talebe özellikle kalkınmakta olan ülkelerden itiraz geldiği belirtiliyor.

Ülkeler ve özel sektör tarafından atılan somut adımlar

● 32 trilyon dolar değerinde varlık yöneten 415 yatırımcı, Polonya’daki BM İklim Konferansı’nda yayımladıkları bildiride, tüm hükümetleri “Paris Anlaşması emisyon azaltım hedeflerinin gerçekleştirilmesi için, ulusal katkı beyanlarını 2020’ye kadar hazırlamaya” çağırdı. Bildiride ülkelerden iklim taahhütlerini artırmaları da isteniyor.

● ING, BBVA, BNP Paribas, Standard Chartered ve Société Générale olmak üzere 5 banka, portfolyolarındaki kredilerin iki derece ile uyumunu denetleyeceğini taahüt etti. Bu bankalar toplamda 2.4 trilyon euroluk krediyi yönetiyorlar.

● Dünyanın en büyük gemicilik şirketlerinden Maersk, 2050’de sıfır emisyon hedeflediğini açıkladı. Amerikan enerji devi Xcel Enerji 2050’de sıfır emisyonlu şirket olacağı sözünü verirken, IKEA 2016'ya göre 2030 yılında en az yüzde 80 azaltım hedefi verdi.

● Dünya Bankası 2021-2025 arasında 200 milyar dolar ile iklim eylemine yatırımlarını iki katına çıkaracağını duyurdu.

● FİFA ile Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin de aralarında bulunduğu 17 büyük spor kurumu, Spor İklim Eylem Çerçevesi’ni duyurdu. Bu kapsamda emisyon azaltımı için çalışma grupları 2019 yılında kurulacak.

FİNANSMAN TAAHHÜTLERİ

● Adaptasyon Fonu: COP24 öncesi toplam taahhüt miktarı 538 milyon dolardı. COP24 sırasında bu rakama 129 milyon dolar daha eklendi. En büyük taahhüdü 70 milyon euro ile Almanya yaparken, İtalya 7 milyon euro, Fransa 16 milyon euro, AB Komisyonu ise 10 milyon euro taahhüt etti.

● Yeşil İklim Fonu: COP24 ile beraber yeşil iklim fonuna yapılan katkılar 10.3 milyar dolar seviyesine yükseldi. Almanya ve Norveç kendi katkılarını, bir sonraki döngüde iki katına çıkaracaklarını ifade ettiler. Böylece, Almanya’nın toplam katkısı 1.5 milyar euro, Norveç’in toplam katkısı ise 516 milyon dolar seviyesine çıkmış oldu.

● Az Kalkınmış Ülkeler Fonu: COP24 sonu itibari ile bu fonun büyüklüğü de 1.33 milyar dolar seviyesine ulaştı. COP24 sırasında fona en büyük katkı, 5.5 milyon dolar ile İsveç’ten geldi.

DEKLARASYONLAR

● İklim değişikliğinden en çok etkilenen 48 ulusun oluşturduğu En Kırılgan Ülkeler Forumu, küresel eylemi artırmayı talep eden ve ülkelerin iklim planını 2020 yılına kadar yenilemeye davet eden çağrısını tekrarladı.

● Gelişmekte olan Pasifi k Küçük Ada Devletleri “iklim değişikliği ile mücadeleyi artırmanın aciliyeti" hakkında bir deklarasyon yayımladı. Metinde OECD üyesi ülkelerden 2030 yılına kadar kömürü terk etmeleri talebinde bulunuldu.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar