İkinci çeyrekte ön plana çıkanlar
Serdar PAZI / Finansinvest
Yılın ilk çeyreği geride kalırken, ikinci çeyrekte ekonomik ve politik gelişmeler piyasalara yön vermeye devam edecek. İçeride 7 Haziran’da yapılacak olan genel seçimler, dışarıda ise Fed’in faiz artırımına yönelik mesajları, Yunanistan’a dair gelişmeler ön planda olacak. Son dönemde yayımlanan seçim anketleri AKP’nin tek parti iktidarını koruyacağına işaret ediyor. Ancak seçimler öncesinde siyasi haber akışları TL ve TL varlıklarda volatilitenin artmasına neden olabilir. Risk priminde zaman zaman artış görebiliriz; bu durum da seçimler öncesi yabancıların TL varlıklara yatırım için daha temkinli olmasını sağlayacaktır. Ek olarak içeride PPK’nın kararları ve ekonomik aktivitenin seyri önemli olacak. ABD’de istihdam piyasası beklentilerin üzerinde iyileşme gösteriyor. Ancak enflasyon güçlü dolar ve enerji fiyatlarındaki zayıflık kaynaklı olmak üzere baskı altında bir seyir izliyor. Enerji fiyatlarında zayıflığın devamı ABD’de enflasyon üzerinde baskı yaratmaya devam edecektir. Bu da Fed’in ilk faiz artırımı için aceleci olmayacağı ve ilk artırım sonrası ölçülü adımlar atacağı anlamına geliyor. Sonuç olarak; ABD’de iş gücü piyasasında iyileşme sürse de, ilk faiz artırımı için büyüme, ücret artışı tarafında daha fazla toparlanma ve enflasyonda ise düşüş eğiliminin sona erdiğini görmemiz gerekiyor. Buna paralel Fed’in ilk faiz artırımına dair beklentiler Haziran’dan Eylül ayına ötelenmiş durumda. Avrupa tarafında ise ECB’nin aylık 60 milyar Euro dilimler halinde devam ettiği tahvil alımlarının enflasyon ve büyümede iyileşme sağlayıp sağlamadığına bakılacak. Yunanistan’ın 4 ay ertelenen kurtarma paketinin süresi ise Haziran’da doluyor. Erteleme süresinin bitimine yaklaşıldığı dönemde, ülkenin kurtarma paketinin gidişatı piyasalarda yeniden endişeye ve zaman zaman risk iştahında azalışa neden olabilir. Tüm bu gelişmelerin ışığında yılın ikinci çeyreğinde temkinli bir duruş sergilenmesi gerektiğini düşünüyoruz.