İki tez, iki test

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

 

 

Biz "zor zamanda iktisat politikası" falan diye takılırken tartışma tırmanıverdi. Ekonomi yorumcularına hükümet üyeleri de katıldı.  Ekonomiden sorumlu eski bir bakan da topa girdi. Bir  gaz-fren meselesinin içine yuvarlandık.  
Sorunun bir boyutu büyümenin yavaşlıyor olmasıyla ilgili. 2012 yılının ikinci üç ayının büyüme sayıları beklenenden kötü geldi. Üçüncü çeyreği henüz bilmiyoruz ama işaretler çok iç açıcı değil. Sanki yılın geri kalan kısmında ekonomi daha da yavaşlayacakmış gibi bir beklenti oluştu. Bunun üzerine resmi ve gayri resmi gaza basma istekleri yoğunlaştı.
Biz büyümeyi tartışırken bütçe gerçekleşmeleri açıklandı. Bütçede hedeflenenin epeyce ötesinde bir açık oluştuğu görüldü. Son yıllarda en büyük fiyakası "mali disiplin" olan ekonomi yönetiminin canı sıkıldı. Bütçe açığının denetim altına alınmasını için frene basılacağı açıklandı. 
Aslında büyümenin yavaşlaması ile bütçede bozulma olması birbirinden pek bağımsız değil. Ekonomi yavaşlayınca gelir oluşumu da yavaşlıyor.  Gelir artışlarının yavaşlaması  yerli ve yabancı mal-hizmet talebinin de yavaşlamasına neden oluyor. Bu arada büyümenin yavaşlamasında etkili olan beklenti bozulması da harcamaların azalmasına katkı yapıyor. Sonuçta harcamalardan elde edilen dolaylı vergi geliri de azalıyor. Bizim gibi vergi yapısı fazlasıyla dolaylı vergilere  yaslanan ekonomilerde bu tür vergi azalması  daha büyük boyutlu oluyor. Sonuçta bütçe açığı büyüyor.
Yani sorun birken (büyüme)  iki oluyor (büyüme artı bütçe). Yavaşlayan ekonomin yanına bir de kamu açığı büyüyen bir ekonomi geliyor.
                                              *                   *                   *
Sorun olarak algılanan mesele sayısı ikiye çıkınca ne yapılması gerektiğine ilişkin olarak üretilen tez sayısı da ikiye çıktı.
Basitleştirme pahasına şöyle özetlemek mümkün galiba. Birinci mesele büyüme. Bu alanda sorun büyümenin yavaşlıyor olması. Durgunluk riski taşıyan yavaşlama karşısında ne yapılacağı konusunda tam olmasa da bir tür  fikir birliği olduğu söylenebilir.  Kamu dengesinin bir miktar bozulmasına razı olup, kamu harcamalarının arttırılması (belki bazı vergilerin düşürülmesi) böylece gerileyen harcamalar  ve toplam talebin telafi edilmesi gerektiği düşünülür.  Yavaşlayan büyüme konusunda üretilen en etkileyici tez budur.  Artan kamu dengesizliğinin enflasyonu kışkırtacağını öne sürerek bu teze karşı çıkanlar vardır.
İkinci mesele kamu disiplini algısını bozma riski taşıyan biçimde bütçe açıklarının büyümesidir.  Mesele sadece bu olsa buna karşı ne yapılacağı az çok açıktır. Bütçe dengesini yeniden onarmak üzere kamu gelirlerini arttıracak kamu harcamalarını azaltacak önlemlerin alınmasının gerektiği söylenir. Yani,  bazı vergileri arttıracaksınız ve/veya devletin bazı harcamalarını azaltacaksınız. Büyüyen bütçe açıkları konusunda genel olarak benimsenen  tez de budur. Kamu dengesini düzeltmek amacıyla alınan bu tür önlemlerin ekonomiyi yavaşlatıp, işsizliği kışkırtacağını öne sürerek bu teze karşı çıkanlar vardır. 
                                                *                  *                 *
Tek bir meseleniz varsa fazla bir sorununuz  sorun yok. İki mesele bir araya gelince ortaya sorun çıkıyor. Ekonomi durgunluğa gidiyor kaygısına kapılanlar kamu harcamalarını arttırarak gaza basılmasını, ekonomiye ivme verilmesini istiyorlar. Bu arada zaten büyümekte olan bütçe açığının  daha da büyümesine, uzun sürede  itina ile inşa edilen mali disiplin algısının bozulmasına razı olunması gerekiyor.  Bir süre sonra enflasyonun devreye girecek olması da caba.

Bütçe açığı büyüyor, mali disiplin bozuluyor, borç dinamiği hızlanıyor,  uluslar arası itibarımız aşınacak ve yeniden zor günlere döneceğiz kaygısını taşıyanlar frene basılmasını istiyorlar. Kamu dengesi kaygısıyla fren yapılırsa zaten yavaşlayan ekonomi daha da  yavaşlayacak, belki  resesyona kapı açılmış olacaktır. Bu durum üretim, istihdam ve gelir kayıpları yaratır.  İşsizlik büyür.

Gördüğünüz gibi gaz-fren  meselesinde birbiriyle uyuşmayan  iki durum-iki tez var. Aslında bu iki tezin test edilmesini sağlayacak iki de olası sonuç var. Gaza basılması gerektiğini savunan tezin testi enflasyondur. İktisat politikaları gevşetildiğinde enflasyon başını kaldırırsa büyüme gayretinin maliyetli olacağı anlaşılır. Mali disiplin yanlıları güç kazanır.  
Frene basılması gerektiğini savunan tezin testi ise işsizliktir. İktisat politikaları sıkılaştırılınca işsizlik başını alıp giderse mali disiplin için önemli bir reel bedel ödeneceği anlaşılır. Bu durumda da büyümeciler güç kazanır.  Gaz-fren meselesinin özü budur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018