IKBY’nin referandum kararıyla yaşanan yarın belirsizliği
Kuzey Irak’ta dün referandum yapılırken, Başbakan Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde bir grup gazeteciye yaptığı değerlendirmede, referandumun sonuçlarının tanınmayacağını, yok hükmünde olacağını belirterek, “Bundan sonraki adımlarda Irak Merkezi Yönetimi'ni daha fazla muhatap alarak ona göre kararlarımızı vereceğiz” açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Ombustman toplantısında konuyu değerlendirirken, "Ayrılık asla kabul edilemez. Kuzey Irak tüm halkların hayat alanıdır. Irak’ta Türkmen ve Arap kardeşlerimiz var. Sadece bir şahsın ve aşiretin kararı kabul edilemez. Referandum yok hükmündedir, gayri meşrudur” değerlendirmesini yaptı.
Dicle Toplumsal Araştırma Merkezi DİTAM, referandum konusunu gözlemlemek için bölgeye 10 gözlemci göndermiş. DİTAM Başkanı Mehmet Kaya’ya gözlemlerini sordum. Aldığım yanıt şöyle:
“Oy kullanılan alanlarda gerginlik yok. Dünyanın birçok ülkesinden bölgeye seçimleri izlemeye gelen Kürtler var. Disiplinli ve şeffaf bir raferandum yapılıyor. Dünyadan, Türkiye ve İran’dan eleştiriler katılımı artırmış görülüyor. Kadın katılımı çok yüksek. Hayır cephesi söz konusu değil. Düne kadar eleştirilerini dile getiren GORAN ve İslami Parti de geri adım atarak referanduma katılacaklarını açıkladılar. Kerkük’teki gözlemcilerimiz orada katılımın düşük olduğunu söylediler. Diğer bölgelerde katılım çok yüksek. Ayrıca, Türkiye’ye karşı bir tutum yok. Başbakan Neçirvan Barzani, ‘26'sında bağımsızlık ilan etmeyeceğiz’ diyerek, Türkiye ve İran’ın tedirginlik duymaması gerektiğini ortaya koydu. Asıl amaçları Merkezi Hükümet'ten alamadıkları petrol gelir hakları gibi konularda pazarlıkta ellerini güçlü kılmak gibi görülüyor.”
Bölgede iş yapan Türkiye Müteahhitler Birliği Üyesi Teyfik Öz, “Irak’ta üç bölge söz konusu Bağdat, Kürt Bölgesi ve IŞİD'ın in püskürtüldüğü alan. Kuzeyde ve güneyde devam eden işler var. Ama genelde iki bölgede de ödemelerde sıkıntılar var. Ekonomi Bakanlığı, TMB ve DEİK mevcut işlerle ilgili sorunları ele alıyorlar. Eximbank’ın yeniden yapılandırılması nedeniyle ciddi beklentiler var. Siyasi gerginliğin azalmasıyla yeni imkanlar doğacağına inanıyoruz”diyerek yarından umutlu olduğunu dile getirdi. Kuzey Irak’ta iş ilişkileri olan müteahhitler, petrolcüler, hububatçılarla konuştum. Edindiğim izlenim, hepsinin referandum kararı sonrası, bir yarın belirsizliğinden endişeli oldukları. Ama ilişkilerin düzeleceği umutlarını korudukları şeklindeydi. Habur Sınır Kapısı'nın kapatılmasının sadece Kürt bölgesi ticaretine değil, Bağdat'la ticarette de olumsuzluğa neden olacağını, hatta Irak’tan geçerek gidilen bölgelerle ticarette de etkisi olacağı görüşündeler. Çatışmanın değil, barışın hüküm sürdüğü bir yarın beklediklerini dile getiriyorlar.