İK kendini kurtarmak için ne yapmalı?
İnsan kaynakları (İK) profesyonelleri, iş dünyasında üstlendikleri kritik rol nedeniyle sürekli baskı altında çalışırlar. Üst düzey liderlerle çalışanlar arasında köprü olmaları beklenirken, genellikle her iki taraftan da eleştiri alırlar.
İK profesyonellerinin yaşadığı bu zorlukları anlamak ve çözüm yollarını araştırmak iş yerindeki verimliliği ve çalışan memnuniyetini artırmak için hayati önem taşıyor.
İşte tam da bu noktada, Stefan Stern’in kaleme aldığı makale, İK’nın karşılaştığı sorunlara ve çözüm yollarına ışık tutuyor. Stefan Stern, ‘How to Be a Better Leader’ kitabının yazarı ve City, Londra Üniversitesi Bayes İşletme Okulu'nda misafir profesör. Stern, İK profesyonellerinin karşılaştığı eleştirileri ve bu eleştirilerin arkasındaki nedenleri derinlemesine ele alarak, İK’nın iş yerindeki rolünü nasıl daha etkili hale getirebileceğine dair önemli tespitlerde bulunuyor.
İK profesyonellerinin karşılaştığı zorluklar
İK profesyonelleri hem üst düzey yöneticiler hem de çalışanlar tarafından sıkça eleştirilir. Çalışanlar, İK'yı genellikle patronun sesi olarak görür ve çıkarlarına aykırı çalıştığını düşünürler.
Patronlar ise İK'nın müdahale etmesi gerektiğinde nadiren bunu iyi bir şey olarak görürler. Bu durum, İK profesyonelleri arasında yüksek düzeyde tükenmişlik ve mutsuzluk yaratıyor. Queen Mary Üniversitesi'nde örgütsel psikoloji profesörü olan Rob Briner, İK mesleğiyle ilgili bazı eleştirilerin haklı olabileceğini belirtiyor. Briner, “İnsanlar İK ve yönetime karşı şüpheci çünkü sürekli olarak bir şeyler yapmaları istenir ve beş yıl sonra tam tersini yapmaları söylenir. Bu, çalışanların İK'nın ne yaptığını bilmediğini düşünmesine neden olur” diyor.
İK’nın başarısızlıkları ve çözüm yolları
İK'nın başarısızlıklarının karmaşık olduğunu belirten Stern, iyi fikirlerin bile genellikle fazla önem kazandığını veya bağlama yeterince düşünülmeden benimsendiğini ifade ediyor. Çalışan bağlılığı gibi kavramlar, kulağa makul bir hedef gibi gelse de işletme için anlamlı ve gösterilebilir bir fayda sağlamadığında başarısızlığa uğruyor.
Stern’e göre, İK’nın zayıflayan itibarını artırmak için organizasyon tarafından takdir edilecek ve fark edilecek daha etkili müdahalelere odaklanmak gerekiyor. Rob Briner, “İş sorunu nedir ve İK bunu çözmeye nasıl yardımcı olabilir?” sorusunun sorulması gerektiğini vurguluyor. Stefan Stern, İK'nın sürekli kötülenmesinin kısmen, işyerindeki katkısının genellikle temel pratiklikten yoksun olduğu algısından kaynaklandığını belirtiyor.
İK'nın iş yerindeki katkısını artırmak ve çalışanlar ile üst yönetim arasındaki köprüyü daha etkili hale getirmek için kanıta dayalı ve pratik yaklaşımlara yönelmesi gerektiğini vurguluyor. Bu tür yaklaşımlar, İK’nın itibarını ve etkinliğini artırmada önemli bir rol oynayacaktır. İK profesyonellerinin iş yerindeki rolünü ve değerini artırmak için pratik ve kanıta dayalı yaklaşımların benimsenmesi gerekmektedir. Bu, çalışan memnuniyetini ve verimliliği artırarak, kurumların sürdürülebilir büyümesine katkı sağlayacaktır.
Profesyonellere öneriler
-Veri odaklı yaklaşım benimseyin: İK stratejileri oluştururken kanıta dayalı yöntemler kullanarak kararlar alın. İç anketler ve performans verilerini analiz ederek, gerçek sorunları belirleyin ve çözümler geliştirin.
-Şeffaf iletişim sağlayın: Hem üst yönetimle hem de çalışanlarla açık ve şeffaf iletişim kurarak, güven inşa edin. Çalışanların endişelerini dinleyin ve onların geri bildirimlerine değer verin.
-Yaratıcı çözümler geliştirin: Finansal teşviklerin ötesine geçerek, çalışanların içsel motivasyonlarını artıracak projeler ve programlar geliştirin. Eğitim, kariyer gelişimi ve iş ortamını iyileştiren uygulamalara odaklanın.
-Sürekli gelişim için eğitim: İK ekiplerini ve yöneticilerini, değişen iş dünyasına uyum sağlayacak şekilde sürekli olarak eğitin. Yeni trendler ve teknolojiler hakkında bilgi sahibi olun ve bunları uygulayın.
-İş tasarımına odaklanın: İş yerindeki görevleri ve sorumlulukları, çalışanların yeteneklerini ve ilgi alanlarını göz önünde bulundurarak tasarlayın. İş memnuniyetini artıracak esnek ve anlamlı işler oluşturun.