İhracatta miktar azalması alarm veriyor

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Küresel kriz sürecinde dış ticaret hacminin daralması kimse için sürpriz değil. Bu konuda en yetkili ağız olan dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen de 2009'da hem ihracat, hem de ithalatın daha düşük gerçekleşeceğini söyledi. Aslında dış ticaretteki daralma çoktan başladı bile. Özellikle kasım ayındaki ihracat gerilemesi çok dramatik. Türkiye İhracatçılar Meclisi kayıtlarına göre kasım ayı ihracatı geçen yılın yüzde 22 altında kaldı. Türkiye İstatistik Kurumu verilerinin de aynı doğrultuda gelmesi, aynı şekilde ithalatın da hızla gerilemesi bekleniyor.

İhracat ve ithalatın gerilemesi ve artması iki yolla olur; ya fiyatlar çok değişmiştir ya da miktar değişimi vardır. Örneğin ihracatta fiyatlar çok artmışsa, aynı miktar malı ihraç ederek daha çok döviz elde edersiniz. Ama ya miktar olarak daha az ihracat yapabilir duruma gelmişseniz...

Türkiye şimdi bu sorunla karşı karşıya. Türkiye İstatistik Kurumu'nun dış ticarette miktar ve fiyat endeksleriyle ilgili verileri ekim ayına ilişkin. Buna göre, ekim ayındaki ihracat miktarı geçen yıla göre yüzde 6.5 geriledi. TÜİK'in 2003 yılını baz alarak oluşturduğu dış ticaret miktar ve fiyat endekslerine göre, ihracat miktarında bir önceki yıla ilk kez böylesine büyük oranlı bir gerileme görüldü. Aslında, 2003'ten sonraki dönemde ihracatın miktar olarak zaten pek gerilediği yoktu, gerilemeler de çok daha düşük oranlı oluyordu. İhracat miktar endeksi, önceki yılın aynı ayına göre olmak üzere, 2005 yılının ocak ayında yüzde 2.1, temmuz ayında yüzde 2.9, 2006 yılının ekim ayında yüzde 2.2, 2007 yılının aralık ayında yüzde 4.7 gerilemişti. Bu kez, ekim ayında gerilemenin oranı yüzde 6.5'i buldu.

Türkiye'nin ihracatı ağırlıkla imalat sanayi ürünlerinden oluştuğu için toplamdaki miktar artış ya da azalışını da aslında imalat sanayindeki hareket belirliyor. Ekimde toplam ihracat miktarı yüzde 6.5 gerilerken, imalat sanayindeki gerileme yüzde 7.8 oldu. Tarım ve ormancılık ihracatında yüzde 16.2, balıkçılıkta yüzde 63.9, madencilik ve taşocakçılığında yüzde 6.3 artış sağlandı, hurda ihracatında ise yüzde 20.7 gerileme kaydedildi. Ama dedik ya, toplamı belirleyen imalat sanayi ve yüzde 7.8'lik gerilemenin etkisiyle toplamda yüzde 6.5 düşüş oldu.

Ekim ayında imalat sanayi kapsamında yer alan alt sektörlerin bazılarında çok belirgin miktar düşüşü gözlendi.

İhracat miktarı tekstil ürünlerinde geçen yılın ekim ayına göre yüzde 10.2, giyim eşyasında yüzde 21.5, ana metal sanayinde yüzde 6.6, haberleşme teçhizatı ve cihazlarında yüzde 18.6, motorlu kara taşıtlarında yüzde 21.8, mobilya ve benzerlerinde yüzde 18.8 geriledi.

İmalat sanayinde gerileme olmakla birlikte ihracat miktarı artış gösteren alt kalemler de yok değil. İhracat miktarı gıda ve içecekte yüzde 13.3, tütün ürünlerinde yüzde 40.2, kağıt ve kağıt ürünlerinde yüzde 7.7, petrol ürünlerinde yüzde 12.3, elektrikli makine ve cihazlarda yüzde 5 artış gösterdi.

Miktar gerilemesi yalnızca ihracatta görülmüyor. Daha yüksek oranlı bir gerileme ithalat için de geçerli. Ekim ayındaki ithalat, miktar olarak geçen yılın yüzde 15.4 altında kaldı. İthalat miktarının gerilemiş olması ilk bakışta sevinilecek bir durum gibi görünebilir. Ancak, Türkiye'nin ihracatta artık neredeyse tümüyle ithalat bağımlısı olduğu dikkate alınırsa, ithalat miktarındaki bu düşüşün biraz gecikmeli olarak ihracata yansıyacağı çok açık. Nitekim, ekim ithalat miktarında gördüğümüz yüzde 15.4'lük düşüş, belli ki kısmen de olsa kasım ihracat rakamına bile yansımış durumda. Yoksa, ihracatın bir ayda yüzde 22 gerilemesini açıklamak pek kolay olmazdı.

Ayrıca imalat sanayindeki üretim nasıl böylesine hızlı geriliyor dersiniz. İhraç edemeyen, yurtiçindeki satış olanakları da iyice daralan sanayici üretimi kısıyor ya da bir süreliğine üretimden tümden vazgeçiyor. Ekimde yüzde 10.3 olan, kasım ayı için yüzde 20'nin üstünde beklenen imalat sanayindeki üretim gerilemesi, ihracattaki düşüşün çok somut ön işareti niteliğinde.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar