İhracat güzel arttı da?
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın yayınladığı verilere göre Ocak 2018 dış ticaret rakamları ihracatın, geçen yılın aynı ayına göre artış oranı açısından sevindirici ki bu madalyonun parlayan yüzü. Madalyonun arka tarafta kalan yüzü ise iç karartıcı ki o da ithalat rakamları.
Geçen yılın aynı ayına kıyasla İhracat, %10,79 artarak 12 milyar 464 milyon dolar, İthalat, %38,01 artarak 21 milyar 518 milyon dolar olmuş.
Bu veriler çerçevesinde de İhracatın ithalatı karşılama oranı Ocak 2017'de %72,2 iken, Ocak 2018'de %57.9 olarak gerçekleşmiş. İhracata sevinelim derken ithalatın sıçraması, bizi daha da dikkatli düşünmeye yönlendiriyor. Herkesin fikir birliği yaptığı, katma değeri yüksek ürün ihracatında gelişme yaşamadığımız takdirde, ihracat ve ithalat rakamları arasındaki ilişki bize, pek de kolay yüz güldüren bir tablo göstermeyecek gibi görünüyor.
Bir de biraz gözlerden kaçan bir noktaya dikkatinizi çekmek isterim. Yayınlanan rakamlar arasında ödeme şekillerine baktığımızda, ihracatta peşin ödeme şeklinde %23 oranında bir düşüş görünüyor. Ancak ithalattaki peşin ödemeye baktığımızda ise %25 oranında bir artış görüyoruz. Bunu başka bir ifade ile dile getirirsek, satarken tahsilatta zorlanırken, alırken de ödeme yapmada sert kayaya çarpıyoruz. Birçok dış ticaret erbabının, güvenli bir ödeme şekli olduğunu söyledikleri akreditifli ödemeler ise hem ihracatta ve hem de ithalatta azalma gösteriyor.
Alım yapanların ülkelerine baktığımızda da değişen bir şey olmadığını görüyoruz. Almanya yine en başta, onu İngiltere, İtalya ve Irak izliyor. İhracatın artması bizi memnun ediyor amma katma değeri yüksek ürünlere geçiş sağlanamadığı ve pazar çeşitliliği arttırılamadığı takdirde, çamurda patinaj yapan arabalara benzeyip kalacağız.