İhbar tazminatının süresinde ödenmemesi halinde faiz uygulanabilir mi?

İbrahim IŞIKLI
İbrahim IŞIKLI SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU [email protected]

İş sözleşmesinin işçi veya işveren tarafından haklı bir neden (derhal fesih) olmaksızın feshedilebilmesi için, işverenin işçiye işyerindeki kıdemine göre, ya belli bir süre önceden bildirimde bulunması ya da uygulamada ihbar tazminatı denilen bu süreye ait ücretin diğer tarafa peşin olarak ödemesi gerekmektedir.

Bildirim süresi;

"  İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta,

"  İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta,

"  İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta,

" İşi üç yıldan fazla sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak sekiz hafta,

Olarak belirlenmiştir. Ancak bu sürenin sözleşmelerle artırılması mümkündür.

İhbar tazminatına esas olacak ücretin hesabında, asıl ücretle birlikte işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün sözleşmeden ve kanundan doğan menfaatlerin de göz önünde tutulması gerekmektedir.  

Bildirim süresini beklemeksizin işçinin iş sözleşmesinin sona erdirilmesi durumunda, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihte ihbar tazminatının da derhal ödenmesi gerekmektedir.

İşçinin ihbar süresini vermeksizin iş sözleşmesini sona erdirmesi durumunda, işverenler ihbar tazminatı alacakları için işçinin ücret vb. alacaklarını bloke edemeyecekleri gibi takas da edemeyeceklerdir.

Gerek bildirim sürelerinin sonunda akdin feshedilmiş sayılması, gerekse bildirim sürelerine ilişkin ücretin peşin verilmesi nedeniyle akdin derhal feshedilmesi hallerinde, işverence işçiye yapılan ödemeler ücret niteliğinde olup gelir vergisi kapsamına girmektedir.

İhbar tazminatının süresinde ödenmemesinin sonuçları

İhbar tazminatının süresinde ödenmemesi halinde, mahkeme tarafından ihbar ve diğer işçilik hakları için temerrüt tarihinden veya  (temerrüdün ispat edilememesi halinde) davanın açıldığı tarihten itibaren kanuni faize hükmetmektedir.

İhbar tazminatının hesabında, kıdem tazminatına esas olacak ücretler ve ödemeler dikkate alınmaktadır. Ancak, kıdem tazminatının süresinde ödenmemesi halinde akdin feshi faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmaktayken ihbar tazminatı için faiz başlangıç tarihi işverenin temerrüde düştüğü tarih olacaktır. Yani, kıdem tazminatı dışındaki diğer işçilik hakları için faiz başlangıcı akdin feshedildiği tarih olmayıp, işverenin temerrüde düştüğü tarihtir.

Uygulamada iş sözleşmesi feshedilen işçi noter tebligatıyla alacaklarının ödenmesini isteyerek işvereni temerrüde düşürmektedir. İşverenin bu şekilde temerrüde düşürülmemesi halinde ise davanın açıldığı tarihten itibaren kanuni faiz uygulanmaktadır.

İhbar tazminatı, işçinin fesih bildirimi süresine ilişkin gün sayısı ile kıdem tazminatına esas tutulan (giydirilmiş) bir günlük ücretinin çarpılması suretiyle hesaplanacaktır. İhbar tazminatında, kıdem tazminatında olduğu gibi herhangi bir tavan tutar uygulaması yoktur. İşçinin, giydirilmiş ücreti üzerinden hesaplama yapıldığından bazı durumlarda (özellikle çok yüksek ücretli) işçiye ödenecek ihbar tazminatı kıdem tazminatından fazla hesaplanabilmektedir. İhbar tazminatı için faiz temerrüt tarihinden itibaren yürütülür. Davalının dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğünün belirlenememesi halinde, bu tazminat için dava tarihinden itibaren yasal faize karar verilmektedir. Bu konuda kıdem tazminatında olduğu gibi mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilemeyecektir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar