I Biden

Prof. Dr. Burak KÜNTAY
Prof. Dr. Burak KÜNTAY DÜNYA’NIN POLİTİKASI [email protected]

Başlık yanlış mı?" demeyin: “I Biden” ya­ni “Ben Biden.” Nerden çıktı mı bu baş­lık? Tabii ki Margot Robbie’nin başrolün­de olduğu 2017 yapımı “I Tonya” filminden. Joe Biden ile buz patenci bir sporcu nerden bağlanmış olabilir derseniz, az sabır başlıyo­ruz. Belli dönemler, beraberinde belli şartları doğurur. Bu devir de teknoloji üzerinden ya­şanan savaşlar devri olma yolunda ilerliyor. Bizler, bundan kısa bir süre öncesine kadar ekseriyetle büyük markaların domine ettiği Avrupa ve Japon ağırlıklı bir araba endüstri­si üzerinden yetiştik.

Oysa ki bugün hayalle­rinizde göremeyeceğiniz arabalar elektrik­li ve muazzam donanımlı olarak karşımız­da. Hem de fiyatları daha alınabilir durumda. Buna Çin etkisi desek yanlış olmaz. Çin’in son dönemlerde araba ve diğer elektrikli araç aküleri konusundaki büyük atılımı dünyada­ki ticari dengeleri de sistemsel gidişatı da de­ğiştirdi. Çin gerek elektrikli araç üretiminde gerekse bu araçların altyapılarını sağlama ko­nusunda rekabette büyük farkla önde. Hatta Amerikan piyasası bile Çin tarafından ele ge­çirilmiş durumda.

Buna "Harding etkisi" deniyor

Peki Amerikan yönetimi bu gidişata dair ne yapıyor? Birincisi, teknoloji konusunda ger­çekten büyük altyapı yatırımlarına bütçe ayı­rıyor. Bunu başka bir yazımda, Tayvan’ı ele alırken değerlendireceğiz. Diğer önlemi ise elektrikli araç akülerinden, güneş panellerine alüminyumdan, başka birçok madene kadar Çin’den ithal edilen ürünlere küçümsenme­yecek vergiler getirdi. Bunu yaparken mak­sat net. Madem ki bizim pazarda dans ediyor­sunuz o zaman bize daha çok para kazandıra­caksınız. Böyle baktığımızda mantıklı geliyor ama aslında değil. Neden mi? Anlatayım.

Elektrikli araçlarda kullanılan madenler normal araçlardan daha fazla Çin bu maden­lere Amerika’ya göre daha fazla sahip. Çin bu yapılanmayı oturtalı çok oldu. İşçi maliyetleri ve oturmuş düzen en büyük avantajı. Amerika ise hem ham madde kaynağı hem de bu sek­törlere yatırımının netice verme süresi nok­tasında, geride kalma ihtimali büyük. Ameri­kan sanayii eskisi kadar rekabetçi ve atılımcı değil. Üzerine ağırlık çökmüş durumu var.

Yani yaptığınız yatırımlar netice verip, iç piyasanın ihtiyaçlarını karşılayıp Amerikan sanayi ayağa kalkana kadar, bu vergilerin ya­rattığı maliyetler Amerika’da pahalılaşmaya yol açacak. Bu vergiler direk Amerikan halkı­nın sırtına binecek. Alternatif oluşturulama­dığı için halkın bu ürünlere ulaşımı daha da maliyetli hale gelecek.

Buna “Harding etkisi” diyorlar. Nedir bu etki, nerden geliyor hatırlatayım. 1990’ların başlarında ABD’de iki büyük buz pateni spor­cusu var. Biri Nancy Kerrigan, diğeri Ton­ya Harding. Harding çok iyi, başarılı ve ünlü ama yeni gelen Kerrigan’la baş edemez halde. Kerrigan, gerçekten parlayan yıldız. Büyük müsabaka öncesi, ne hikmetse, Nancy Ker­rigan’a saldırı oluyor ve ayağından büyük bir yara alıyor. Kısa bir süre sonra şansı da yaver gidince, Kerrigan iyileşiyor ve ilk büyük tur­nuvada ikinci oluyor. Ama ne ikincilik. Her­kesin sempatisi onun üzerinde.

Herkes artık mağdur olan Nancy Kerrigan hayranı. Çünkü kısa bir süre sonra bu saldırıyı yapanın Ton­ya Harding’in eski kocasının koruması oldu­ğu anlaşılıyor. Davalar üst üste geliyor. “O bü­yük patenci Harding, yenemeyeceğini bildiği için rakibini ortadan kaldırmak istedi” algı­sı artık tüm dünyaya hakim oluyor. Sonraki dönemde saldırıya uğrayan Kerrigan, herke­sin sempatisini kazanmış büyük bir fenomen haline dönüşüyor ve gelsin paralar şöhret ve sevgi. Harding ise hâlâ toplumun düşmanı durumunda, o büyük başarıları hiç kazanma­mışçasına halkın ve dünyanın gözünde reka­bet edemeyeceği için rakibinin ayağını kırdı­ran kişi. Tonya filmi ve Margo Robie sağ ol­sun biraz nefes aldı ama olmadı, bu kanaat artık oturdu.

Bak Tonya'ya, ders al

ABD bu vergilerle Harding sendromunu te­tikliyor. Rakibiyle mücadele etmektense önü­nü kesme yoluna gidiyor. Bu arada zaten İsrail ve Irak meselesi başta olmak üzere dünyada­ki moral liderliğini kaybetti, iki kuruş kaza­nacağım diye Çin’e büyük bir misyon yüklen­mesi için vesile oluyor. ABD’nin bu vergileri öyle ya da böyle ekonomik olarak halkın sır­tına binecek. Kısa zamanda Çin ile elektrikli araçlar konusunda rekabet edebilecek düze­nin kurulması zor. Asıl soru, Amerika elleri ile Çin’i sempati duyulan potansiyel bir dün­ya liderine mi dönüştürüyor? Ne diyelim. Bak Tonya’ya, ders al.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Trump’a az kala 17 Aralık 2024
Suriye 10 Aralık 2024
Malumun ilamı 19 Kasım 2024
Akılda kalan sorular 12 Kasım 2024
Ruhsuz seçim 24 Ekim 2024
Değişen dünya 15 Ekim 2024