Hükümet ve TCMB’den büyümeyi destekleyici adımlar
İrem DIŞPINAR - FİNANSINVEST
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmesi ve TCMB’nin zorunlu karşılık indirimi, TL ve TL varlıkların değer kazanmasını sağladı. Her iki liderin ekonomik, askeri ve kültürel alanlarda yeni bir sayfa açmak için bir araya gelmesi ve bu yönde kararlılık göstermeleri ilişkilerin düzelme sürecine girdiğini gösteriyor. Rusya ile buzların eritilmesi zamanla her iki ülkenin makro ekonomik dengelerine olumlu yansıyacaktır. Buna paralel önümüzdeki dönemde yurtiçinde özellikle de turizm ve havacılık sektöründe canlanma ve Türkiye’nin ödemeler dengesinde bu kanaldan pozitif katkı görebiliriz. Ancak Rusya’nın yaptırımlarını kaldırması aşama aşama olacağından alınan kararların rakamlara yansıması zaman alabilir.
Öte yandan bu hafta Rusya gelişmelerinin yanı sıra TCMB’nin attığı adım da yurtiçi piyasalara olumlu yansıdı. Buna göre, TCMB bankaların Merkez Bankası’nda bulundurmak zorunda oldukları mevduat oranı olan zorunlu karşılık (munzam karşılık) oranlarının Türk Lirası cinsinde tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirime gitme kararı aldı. Bu oranın arttırılması daraltıcı, azaltılması ise genişlemeci para politikasına işaret eder. TCMB’nin munzam karşılık oranlarında indirimi önümüzdeki dönemde borçlanma maliyetlerinin ve bankaların kredi faizlerinin düşmesine neden olabilir.
Bu hafta içerisinde açıklanan ve ekonomiye yönelik öncü göstergelerden olan Haziran ayına dair sanayi üretim verilerinin zayıf açıklanması ikinci çeyrekte ekonomik aktivitenin yavaşladığına işaret ediyor. Ancak bu rakamlar yaşanan darbe girişiminin etkilerini yansıtmamaktadır. Haziran ayına dair ekonomik göstergeler zayıfl amaya işaret ederken, TCMB’nin almış olduğu kararlar bankaların kredi büyümesini/hacmini destekleyici nitelik taşımaktadır. Önümüzdeki dönemde TCMB’nin zorunlu karşılık ve rezerv opsiyon katsayılarında indirime devam edeceğini, ayrıca kredi kartlarında taksit sayısının artırılması ve limit kısıtlamalarının değiştirilmesi gibi konularda esneklik sağlanarak, hükümetin yavaşlama eğilimindeki büyümeyi yeniden canlandırıcı adımlar atacağını tahmin ediyorum. Bankaların kredi maliyetlerini aşağı çekmesi dolayısıyla da borçlanma maliyetlerinin düşmesi tüketim talebinin artmasına neden olabilir. Bu gelişmeler aktarım mekanizması kanalı ile Türkiye’nin ekonomisine katkı sağlayabilir. Diğer yandan BIST’te, TCMB’nin aldığı kararlar ile banka, GYO ve tüketim, Rusya gelişmeleri ile ise havacılık sektörleri hisseleri öncülüğünde yukarı yönlü hareketlerin devamını görebiliriz.