Hızlı trende, yük taşımacılığı öncelik olmalıydı (4)
Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun, “Hızlı tren projeleri, yük taşımacılığına uygun şekilde projelendirilecek…” cümlesi, ön plana çıkmalıyken, çıkmadı…
***
Bana da, “Demiryolunda yük taşımacılığına öncelik verilmeliydi (1)-(2)-(3)” başlıklı; 2016, 2018 ve 2020 tarihli yazılarımı hatırlattı…
***
Şöyle anlatmışım, yük taşımacılığında önceliklendirdiklerimizin verdiği/vereceği zararı:
“Yük taşımacılığı:
Verimliliği/kârlılığı etkileyen; Enflasyonu/israfı tetikleyen maliyetlerden en önemlisi…
***
Ankara’nın Kazan ilçesinden, her gün, 2 binin üzerinde kamyon çıkış yapıyor… Sadece 1 şirketin, 500’ün üzerinde kamyon ile yük taşıdığı biliniyor… (Türkiye, 850 bin kamyon sahipliğiyle, dünya liderliğini bırakmıyor!)
***
Demiryolu yatırımı yapılmadığı; Özel sektöre de izin verilmediği için… 3-5 trenle toplu yapılabilecek taşıma, yüzbinlerce kamyon ile yapılıyor…
***
Sonra: Trafik yoğunlaşıyor… Sonra: “Otoyol/karayolu/tünel/köprü yapımı zorunlu hale geldi” deniliyor!!!
***
Dahası: Verimli araziler “karayoluna” gidiyor… Petrol/kamyon/yedek parça gibi kalemler ile ithalat büyüyor… Farklı alanlarda değerlendirilebilecek işgücü/zaman/arazi/sermaye israf oluyor…”
***
Sonuç ortada…
VELHASIL…
O yatırımlara rağmen; Hatta önceliğimiz olmayan ve üreticinin maliyetlerini düşürmeyen (hatta artıran) o yatırımlar sayesinde; Ekosistem daha da sıkıntılı bugün…
***
Uraloğlu’nun laf arasında söylediği yük taşımacılığı ayrıntısı, aslında, dün de bugün de ekonomimiz için hayati değer taşıyordu/ taşıyor… Bu adım da dahil “geciken rasyonel adımlar”da hızlanmamız gerekiyor…